2 AY SONRA
Yazarın diliyle
Araz 2 ay boyunca açelya'nın başında beklemişti. Hiç bıkmadan onla bebek gibi ilgilenmişti. Sadece araz değil mertte beklemişti. Evet mert cezaevinden çıkmıştı. Araz açelya'nın abisi için en iyi avukatlarını tutmuştu. Ve davayı da kazanmışlardı mertde özgürlüğüne kavuşmuştu. Saat 20.00' di. Araz ve mert içerde oturmuş açelya'yı izliyordu. Mert "Açelya' yı ne zamandan beri tanıyorsun" "uzun bir süre" "anladım" araz hala gözünü ayırmadan Açelya'ya bakıyordu mert "ben bize bir şey alayım" "tamam" mert odadan çıkmıştı. Araz derin bir çekiyordu ayağa kalkıp dolanmaya başladı. Şakaklarını ovuşturdu. "Araz bey" Araz açelya'nın senini duymuşmuydu yoksa hayali bir ses miydi. Başını tutmuştu yine aynı sesi duymuştu. "Araz bey" araz arkasına dönmüştü. Ve hayatının şokunu yaşamıştı.ARAZ
Açelyanın uyandığını görmüştüm.hemen yanına koşarak gittip "Açelya" "araz bey" sesi sakin ve sessiz çıkıyordu. Saçlarına öpücük kondurmuştum. "Araz bey bana ne oldu" "hiç birşey hatırlamıyormusun"
"Yani biraz en son melisayla kavga etmiştik sonra..." "Tamam kendini yorma hem sana sürprizim var" heyecanlı gözlerle bana baktı "nedir" "söyleyemem adı üstünde sürpriz" "merak ettim" ikimizde gülmüştük. "Açelya" "efendim" "sen hani dedin ya bana bana bir şey üzülmez misin diye" "evet" "üzülmem, ölürüm" ikimizde sessizce birbirimize baktık. Sonra kapı açıldı giren mertti. "İkimizde kahve al... Açelya" Açelya şaşkın gözlerle bir bana bir merte baktı" "araz bey ben öldüm mü?" "Hayır sürprizim buydu" "ama abimin mahkemesine 25 gün vardı" mertte açelya'nın yanına gelmişti birbirlerine sarıldılar. "Abim" "açelya" "ilk defa mı birbirinizi görüyorsunuz" dediğimde ikiside bana baktı. "Abi sen nasıl çıktın ve nasıl avukat buldun bide mahkemeyi erkene mı aldınız" mertle birbirimize baktık açıklamayı ben yaptım. "Açelya mahkemeyi öne almadık" "nasıl yani" "iki ay komada yattın." "Ne" "sen bana daha önce abinin mahkemesine bir ay kaldığını söylemiştin ben en iyi avukatı bulup abini çıkmasına yardımcı oldum" "araz bey çok teşekkür ederim ben hakkını nasıl öderim" "bunu sonra konuşuruz şimdi doktoru çağırayım" odadan çıkıp doktoru çağırdım. Birkaç test yaptıktan sonra çıktık. 1 saat sonra eve varmıştık kapıyı Ayça açtı. "Hoşgeldiniz" "hoşbulduk" içeri geçip oturduk Ayça "Açelya çok geçmiş olsun" "sağol" Ayça merte döndü "siz" "ben Açelyanın abisi mert" "Aaa memnun oldum" kafasını salladı. "Sofraya oturalım mı" inşallah yemekleri Ayça yapmamıştır. "Yemekleri sen mi yaptın" dedim. Yapmadım desin lütfen yapmadım desin "evet" "hayır" "abi" "Ayça dışardan söyleyelim mi?" "Abi bu sefer çok güzel oldu tatına baktım" "o zaman sende tat bozukluğu vardır" "abii!" Hepimiz gülmüştük. Sofraya oturduk. Ayça yemekleri servis ettikten sonra herkez yemeğe başlamıştı ama ben yamedim sonra Açelya "araz bence yiyin çok güzel olmuş" "emin misin" "evet" "olsun hayatımı tehlikeye atamam" sonra mert "bencede güzel olmuş eline sağlık" "afiyet olsun" "peki çok ısrar ettiniz" yemekten kaşığın ucuyla aldım yedim aslına kötü değil bu sefer bir kaşık aldım. Şaşırmıştım "bu yemeği nerde aldın" dedim. "Abi ya saçmalama videodan izleyerek yaptım ." "İyi öyle olsun bakalım" yemeğimizi yiyip oturmuştuk. Mert "araz biz gitsek iyi olucak hem açelyada dinlenir" "bugün burda kalın" "yok size zahmet etmiş oluruz" ben söze girecektim ki Ayça atladı "yok ne zahmeti istediğiniz kadar kalabilirsiniz ben Açelya'ya alıştım" "bende sana alıştım Ayça" sonra merte dönüp "Ayça haklı burda istediğiniz kadar kalabilirsiniz hem saat geç oldu" mert biraz daha düşündükten sonra "peki ama sadece bugünlük" "peki zaten açelya'nın odası belli ben sana yeni oda hazırlayayım" Açelya "gerek yok araz bey abim benim odamda yatar" "rahat edemezsiniz" "ederiz" "peki madem" "o zaman ben yatmaya gideyim nede olsa yarın şirkete gidiceğim" "yarın izinlisin Açelya" "neden niye" "dinlenmen lazım" dinlenmeme gerek yok iyiyim ben" mert "araz haklı yarın dinlen" ya ben iyiyim" Ayça "ay kız iyiyim diyor neden hala ısrar ediyorsunuz" "peki" dedim. Açelya "öf" "noldu" "ya ben daha önce aslıyla konuşacaktım ama aksaklıklar yüzünden konuşamadık." Mert Açelyaya dönerek "aslı derken" "bizim şirkette aslı vardı benimle bir şey konuşacaktı." "Ayça sen açelyayı yatağına kadar eşlik et" "tamam" Ayça ve Açelya yukarı doğru çıktılar. Ben merte doğru dönüp "tahmin ettiğin aslı sizin ablanız" "o bizim ablamız değil" "bak mert sen kızgın olabilirsin ama Açelya' onu, ablasını özlüyor" "olabilir Açelya şimdi mi gelmiş onun aklına" "tamam haklısın ama bırakalım onlar çözsün" mert salonda bir iki tür attıktan sonra "size iyi geceler" " iyi geceler" odasına doğru çıktı bende mutfağa su içmeye gittim bardağımı doldurup kafama diktim sonra safeti aradım. "Alo safet" "efendim araz bey" "Melisa nerde" "evinde" "tamamdır" telefonu kapatmıştım. Melisa bana Açelya'ya yaptıklarının hesabını vericekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAŞIMIN BELASISIN
Acakaile sevgisi görmemiş olan kız sadece abi sevgisiyle büyümüş abisi onu bir olaydan kurtarmak için hapishanede yatar. Ve seri katil olan erkek şirketin patronu dur. kimse onun bir seri katil olduğunu bilmiyordur. Instagram hesabı: basiminbelasisinof...