BAŞIMIN BELASISIN

1. BÖLÜM: KARŞILAŞMA

"Araz bey geldik birtek şu sahili geçersek su deposunun olduğu yere varmış oluruz." "İyi artık gerçekten sıkılmaya başladım hemen birinin kemiklerini kırmak istiyorum." "Araz bey siz nasıl bir psikopatsınız acaba insan öldürmek için can mı atıyorsunuz?" "Evet nolmuş bir sorun mu var benim işim bu safet." "Anladım efendim neyse devam edelim mi?" "Tabi akşama kadar burda kalacak halimiz yok." Konuşmayı bırakıp yolumuza devam ettik sahili geçmek için küçük bir tekne tuttuk safet kürekleri çekiyordu ben ise kollarımı kafamın arkasına koymuş yatıyordum "araz bey orda yatıcağınıza bana biraz yardım etseniz." "Safet az birşey kalmış onunda hallet herşeyide ben yapmıyım dimi." "Ama efendim hiç yardım etmediniz ve artık kollarım ağrıdı." Yattığım yerden kalmıştım bu herif niye bu kadar mızmızdı "safet artık çeneni gerçekten kapasan mı bazen seni kovsam mı diye düşünüyorum." "Valla efendim kalktığınız çok iyi oldu hem beni kovmaya kıyamazsınız." Tebessüm etmiştim bu herif niye böyleydi "ilk defa tebessüm ettiğinizi gördüm gerçekten çok güzel gülüyorsunuz." "Sen bana mı...yoksa erkeklerden mi hoşlanıyorsun safet." "Efendim ne alaka sadece gülüşünüz güzel olduğunu söyledim." " Her neyse nerede bu depo." " İşte burada efendim Karşımızda," hemen o tarafa bakmıştım evet oradaydı tamam "safet silahlar hazırmı?" "Evet efendim." "Tamam o zaman başlayalım."

                    ****************
"Şey, merhaba ben Açelya Yıldırım abim Mert Yıldırım'ı görmek istiyorum." " tabi siz görüşme odasına geçin bende abinizi çağırayım." "Tamam" gardiyan çıkmıştı bende heyecanla abimi bekliyordum acaba ne yapıyordu nasıldı iyimiydi hepsini sorucaktım ve işte kapı açılmıştı abim gelmişti kendimi tutamayıp ağlamaya başlamıştım koşarak abime sarılmıştım. "Abim nasılsın iyi misin bir yerine zarar geldimi?" " Açelya sakın ol ben iyiyim beni ilk defa görmüyorsun." " Evet biliyorum ama ne yapabilirim ki seni çok özlüyorum?" "bende açelyam bende ama ne yapabilirim ki ne gelirli elden." Üzülüyordum bir tek hayatımda abim vardı oda hapisteydi gardiyanlardan biri "süreniz doldu lütfen vedalaşın." Abim "tamam." Demişti "Açelya sana bir şey söylemem lazım 1 ay sonra yine mahkemeye çıkıcam eğer o mahkemede sonucum olumsuz çıkarsa yanı bir daha burdan çıkamazsam buraya gelme kendi hayatının tadını çıkar sana ayak bağı olmak istemiyorum sevgili bul evlen tamam mı." "Abi saçmalamayı kes! Benim yanımda olucaksın böyle konuşma lütfen neyse gitmem lazım getirdiğim yemekleri ye tamam mı sağlığına dikkat et." "Tamam yerim sende dikkat et." Abimle vedalaştıktan sonra çıktım ilerliyordum ve iş bulmalıyım ne yapacaktım yolun karşısına geçtim çantamdan telefonu almak için elimi sokmuştum ve çantamın içinde poşet vardı aaah ben ne kadarda salaktim abime kıyafet getirmiştim ve vermemiştim cezaevinden çokta uzaklaşmamıştım arkama dönüp karşıya geri gecicektim yola geçmiştim ki telefonum çalmıştı çantamı telefondan arıyorumdum evet telefonumu bulmuştum ama araba sesi vardı sağıma bakmıştım ki bir araba hızla buraya geliyordu araba yaklaşınca korkudan gözlerimi kapatmıştım, gözlerimi açtığımda araba hemen yanımda durmuştu başım dönmeye başlamıştı niye bilmiyorum ama tek şey bayıldığım

                     *************
"Araz bey nasıl dövüştüğümü gördünüz mü herifleri ne güzel dövdüm tabi biraz ağzım burnum patlamış olabilir." "Biraz mı?" "Yani biraz fazla olabilir" "bu arada Tayland herifine ne yaptınız orayı kaçırdım da." "Ne yapıcam tabikide kemiklerini teker teker kırmış olabilirim yani kısaca öldü." Elimdeki dosyaları bırakıp safete dönmüştüm bana şaşkın şaşkın bakıyordu "ne" dedim. "Araz bey bunu nasıl bu kadar rahat anlatabiliyorsunuz." "Neden anlatmiyimki" "çünkü o bir insan can alıyorsunuz." "Onlar insan değil kötüler hem bu benim işim 10 yıldır yanımdasın hem artık önüne mi baksan yoksa kaza yapıcaz."  "Sizde Haklısınız artık alıştım." "Safet kapat  çeneni önüne bak"  "merak etmeyin araz bey benim işim bu." bu herif ne yapıyordu biraz ileri gittikten sonra önümüzde kız belirdi. "Safet önümüzde kız var." En sonund baktı kıza çarpcaktık "Safet arabayı durdur." En sonunda durmuştu az kaldı kız çarpıyorduk yada çarpmış mıydık kız bayılmıştı "Safet sen tam bir süzme salaksın." Diyerek aşağı inmiştim kızın yanına gelmiştim safet arabadan inip oda yanıma gelmişti "araz bey kız iyi mi." "Ben nereden bilebilirdim acaba safet ben doktor muyum şuanlik kanaması yok." Biraz baktıktan sonra kızı kucağıma almıştım hiç sevmediğim şeydi birini taşımak ama mecburum arabaya kadar taşıdım arka koltuğuna yatırmıştım bende ön koltuğa oturdum safette şoför koltuğuna oturdu "safet kızı hastaneye götürelim birşeyi varmı diye hemde senin yaralarına bakalım." "Tamam" 5-10 dakika sonra hastaneye varmıştık. "Araz bey kızı uyandıralım mı?" "Herhalde burası otel değil uyandır."

                   ******************
"Hey, hey, uyan uyan." Beni biri sürekli sallayıp duruyordu gözlerimi yavaş yavaş açtım araba ben hariç kişi vardı ikiside simsiyah giyinmişlerdi ve hastanenin önündeydik şoför koltuğundaki adam "şuan bu siyah kıyafetlerle seni kaçırdığımızı düşünüyorsunuz dimi." Gülerek "Hastaneye mi?" Diğer koltuktaki adam "Allah sohbetinizi arttırsın." Bana bakarak " hastaneye gidelim seni bi muane etsinler." Bu adam niye bu kadar soğuktu " gerek yok bence bu adamın muaneye ihtiyacı adamın dudağa kanıyor." "Adım safet" demişti adamın ismini öğrenmiştim. "Peki safet bey kavga mı ettiniz." " Evet yani küçük bir şey hem bana sadece safet diyin." "Peki safet ama yaranız Pek küçük gibi durmuyor ama siz bilirsiniz bu arada şey beni hastane yerine başka yere götürebilir misiniz." Safet bey tabiki derken diğer adam hayır demişti. Diğer adam "burda sizin şoförünüz gibi mi duruyoruz." "Ama benim gideceğim yer yakındı siz beni burdan alıp yolumu uzaklaştırdınız." "Sende yolun ortasında bayılmasaydın hangi akıllı yolun ortasında bayılır ki." "Sizde arabanızı doğru düzgün sürseydiniz." "Sende geçerken sağına soluna baksaydın." "Zaten baktım araba yoktu hem kırmızı ışık yanıyordu yani sizin yavaşlayıp durmanız gerekirdi." "Sen..." "evet ben." susmuştu çünkü haksız olduğunu biliyordu "her neyse unutun gitsin ben kendim giderim size söyleyende kabahat dedim." Arabanın kolunu tuttum tam açıyorsun ki "nereye" dedi. " Gerek yok ben kendim giderim" dedim. "Emin misin bende teklif var ısrar yok." "Cezaevine" dedim. Ve ikiside bana bakmıştı safet " niye ki orda ne yapacaksınız yoksa bizimi şikayet edeceksiniz." Gülmemek için kendimi zor tuttum "safet ben sizi şikayet edeceksem cezaevine değil karakola giderdim." "Peki orda ne yapacaksın." "Birini ziyaret edicem." "Anladım" arabayı sürmeye başlamışlardı 2-3 dakika sonra o adamın telefonu çalmaya başlamıştı evet adam diyordum çünkü adını bilmiyordum. "Efendim aslı" aslı demişti ablamın adıda aslıydı acaba şimdi ne yapıyordur evlendimi yaşıyormu çok merak ediyordum. "Anladım geldiler yani, hepsi kriterlere uygun mu işti bu iyi peki sırada kaç kişi var anladım biraz fazlaymış tamam yarım saate orada olurum." "Noldu araz bey kişisel asistanlık için gelmişler onun için aramışlar." "Araz bey neyinize  aslı yetmiyo niye uğraşıyorsunuz ki." "Kız şirketlerin işiyle zor uğraşıyor benim işlerimi nasıl halledecek." Bende aralarındaki konuşmaları dinliyordum yani bu adamın şirketi var ve kişisel asistan mı arıyordu ve ben atlayarak "şey bende bu başvuruya katılsam olurmu?" Diye sormuştum ve ikisi bana bakmışlardı. Adını bilmediğim adam " anlamadım." "Bende katılmak istiyorum." "Kadın sen baş belası mısın." "Niyeki bende katılmak istiyorum." "Tabiki hayır" "ama..." Sözümü bitirmeme izin vermedi "istediğin yere geldik in aşağı." Bu herif niye bu kadar kabaydı anlamadım ama ablamın dediği gibi asla pes etmeyeceğim bir kağıda ismimi ve numaramı yazıp verdim "aramanızı bekleyeceğim." "Çok beklersin kadın" demişti ve ben araban çıkmıştım. Asla vazgeçmeyeceğim o işe gireceğim.

               1 GÜN SONRA (AKŞAM)
öf bu adam beni niye aramadı acaba yoksa gerçekten birini mi buldu neyse şuan onu düşüncek halim yok açıkmaya başlamışdım bence bugün değişiklik yapıp yemeğimi dışarıda yemeliyim. Üstüme hırka alıp saçımı salmıştım ayakkabımı giyip anahtarı çantama attıktan sonra dışarı çıktım hava biraz soğuktu ama rahatsız etmeyecek kadar ilerde hemen restoran vardı oraya girmiştim etrafı göz gezdiriyordum ki onu görene kadar adını bilmediğim adam gözümü onun üstünden çektim bir masaya oturdum yine ona baktım kollarını birbirine bağlamış bana bakıyordu emin olmak için arkama baktım ama kimse yoktu bu herif niye sürekli bana bakıyordu yanıma garson gelmişti. Siparişimi verdikten sonra garson yemeğimi getirmişti. Son kez o adama bakıyordum bu sefer bana bakmıyordu ama başka bir masada oturan bir adam bana bakıyordu karşımda sırıtıyordu. Yemeğime odaklanarak hızlı bir şekilde yedim. Yemeğimi bitirdikten sonra garsondan hesabımı istedim ödedikten sonra dışarı çıktım dışarısı karanlıktı evime gitmek için sokak aralarından geçiyordum ki birinin beni takip ettiğini gördüm hızlı adımlarla gitmeye başlamıştım. Yine arkama baktım ama bu sefer yoktu arkama iyice baktıktan sonra önüme döndüm üç adım geriye gittim o herif bana pis pis sırıtan önümdeydi "o güzellik noldu korktun mu?" O Üstüme doğru geliyordu ben ise geriye doğru gidiyordum "yaklaşma" hala yaklaşıyordu "sana yaklaşma dedim" karşımda hala sırıtıyordu bu sefer kolumu tutup kendisine çekmişti bu sefer çok sesli bağırmıştım "imdattt" bağırırken ağzımı kapatmıştı. "Sessiz ol lütfen bence iyi anlaşabilir." Kafamı iki yana salladım "niye olmasın" elinden kurtulmaya çalışıyordum ki silah sesi duymuştum, kim vurulmuştu adam kolumu bırakmıştı ve ağzımızda adamın alnı kanıyordu alnından vurulmuştu. Adam gözü açık bir şekilde yere yığılmıştı "iyi misin" arkamdan bir ses duymuştum. Arkama döndüğümde o adamdı