Gözlerimi açtığımda tavanla bakışıyordum. Perdenin arkasından görüldüğüne göre sabah olmuştu. Bakışlarım odadaki koltuğa döndüğünde şaşırdım. Bulut koltukta uyuya kalmıştı.
Ne yani akşamdan beri başımda mı durmuştu?
Kesin boynu tutulmuştur düşüncesiyle üzüldüm. Üzerimde ki yorganı atıp ayaklarımı yere değdirdim. Koltuğa doğru yaklaşıp hafifçe bulutu dürterek seslendim.
"Bulut, bulut" hızla gözlerini açıp yatağıma baktı. Yüzüne endişe dolarken başında dikilen beni gördü. Rahat bir nefes verip geriye yaslandı.
Benim için endişelenmiş miydi?
"Boynun tutulmuştur burada hadi yatağına yat"
Gözlerini ovuşturup ayağa kalktı. "Sabah olmuş zaten, kahvaltıya inelim. Uykum olursa yatarım sonra"
"Tamam" yanağımdan makas alıp odadan çıktı. Yavaşça yatağımı toplamaya başladım.
Dün akşam kriz geçirmiş olmam lazımdı. O anları hatırlıyordum. Sonradan sakinleştirici vurulmuş olmalıydı çünkü kolumda bir acı hissetmiştim.
Yatak bitince lavaboda ki işlerimi hallettim. Bir kaç parça kıyafet seçip dün giydiği hırkayı tekrar üstüme geçirdim.
Bu hırkayı seviyordum. Nedeni ise yoktu. Kendi imkanlarımla aldığım telefonu cebime attım.
15 yaşında o insanlar yüzünden çalışmaya başlamıştım. Onlardan gizli saklı bir şekilde para biriktirip almıştım bu telefonu. O zamanlar fiyatlar uygun olduğu için kolaylıkla alabilmiştim.
Sırt çantamda ki sigarayı alıp diğer cebime attım. Evet sigara içiyordum.
O insanlarla yaşarken her gün ölmek istemiştim. Her gün Allaha yalvarmıştım. Denemek istemiştim ama cesaret edememiştim. Dışardan bir kaç kişi konuşurlarken duymuştum.
"Oğlum şu sigara yüzünden erkenden öleceğiz lan"
"Napalım abi, bağımlılık yapıyor illet. Kolay kolay bırakılmıyor be"
Erkenden öleceğiz cümlesi aklımda kalmıştı. Tabi o zamanlar sigara ile ilgili birşeyde bilmiyorum. Baba denilen şahıs emekliydi ve emekli maaşı ile her ay eve koli bir şekilde sigara stoğu yapardı.
İkiside içerdi çünkü. Bende arada kimse yokken bir kaç tane alıp saklardım.
İlk içtiğim anı hatırlıyorum da, tam bi fiyaskoydu.
Dudaklarım arasına aldığım sigaraya baktım. Demek bunu içince erkenden ölecektim ha. Deneyeyim o zaman.
Çakmağı sigaraya yaklaştırıp yaktım. Sigaradan bir nefes aldığımda çok çekmiş olacaktım ki hızla ağzımdan çekip öksürmeye başladım.
Bir süre sonra öksürüklerim durduğunda daha yavaş bir şekilde çektim. Tadı hiç güzel değildi! Hatta tadı bile yoktu. Dumanı dışarıya doğru üfledim.
Sigarayı içirip bitirdiğimde biraz bekledim. Ee hiçbir şey olmadı?
Belki daha fazla içersem olurdu. Paketteki sigaralardan ard arda dört beş tane içtim. Hiçbir şey olmadığını anlayınca umutsuzlukla sigarayı bırakıp cebime attım. Marketten bir parfüm ve naneli sakız aldım.
Parfümü sıkıp naneli sakızı attığımda eve doğru yürüyordum. Koku için çok etki etmese de o insanlarda içtiği için çok birşey anlayacaklarını düşünmüyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gazel Kayla
Teen Fiction"Şu gözlerine bak, normal değiller! Ucubelere benziyorsun." Şizofren bir ailede büyüyen, her türlü şiddete maruz kalan gazel. Gerçek ailesini bulmasıyla içine umut düşer. Peki umudu boşa çıkacak mı? Saygıner ailesi onu yarı yolda bırakacak mı?? "Not...