21. Ağla Kalbim.

330 91 13
                                    


Ali sabaha kadar tüm yaşadıklarını düşünmüştü. Ablasının tavrına küsmüş, Açi'ye tavır almış, bir çocuk gibi sevdiğine kavuşmak için gizli gizli ağlamıştı çünkü sevdiği kadın zor günlerinde tek başına kalmıştı zor bir ameliyat ve tedavi sürecinde yanında olmak istemiş ama Açelya ve ablası yüzünden hep ayrı kalmıştı. Sonra nasıl olduysa yine onlar sayesinde birleşmiş hatta yaşamadığı bilmediği bir çok duyguyla tanışmıştı.

İlk bir ay gizli tutma konusunda birlikte karar almış olsalar da ikinci ayın devamında Nazlı'nın işine geri dönmesi ile Ali için bu gizli saklı buluşmalar zorlaşmış ablasının ve kardeşi gibi sevdiği sarı şeytanın baskıları karşısında her gün daha fazla zorlandığını hissetmişti. Defalarca bu konuda Nazlı ile konuşmalarına rağmen hep bir şekilde Nazlı'nın isteği ile kapalı kapılar ardında görüşmeye devam etmişlerdi.

Oysa bu gün olanlar aslında daha fazla gizlememeleri gerektiğinin de kanıtı gibiydi. Herkesin görebileceği bir yerde koridorda sevdiği kadını kucağına almış, öpmüş hatta karşılığında boynundan öpülmüştü - ki bunu kimsenin görmemiş olması mücize gibi bir şeydi...

Sonrasın da ne olmuştu da Nazlı bu kadar yükselmiş avazı çıktığı kadar bağırarak istemiyorum demişti...

Ali sesten rahatsız olmayı bir kenara koymuş dışarıdan dahi rahatça duyulan kelime ile gerçekliğe resmen adım atmıştı. Şimdi burada elinde bir fincan çayıyla gökyüzüne bakıp daha net görüyordu herşeyi.. Nazlı onu ilk tanıdığında otizm yoktu hayatlarında aslında Ali'nin her anında vardı ya o da ayrı bir meseleydi. Nazlı sonradan öğrenmişti otizmli olduğunu o sıralar başına gelen talihsizlik ile düşünmeye fırsatı olmadı diye düşündü Ali zaten sonrasında Nazlı kendi hastalığı ile yüzleşmiş onunla savaşmıştı. Demek ki o dönemde düşünmediği, düşünmeye fırsat bulamadığı otizmi birlikte oldukları bu iki ayda sıkça düşünmüş ve kendine yakıştıramamıştı.

Haklıydı belki, belki de değil. Yine de bu kadar kırıcı olmasını beklemiyordu -ki ilişkilerinin en başında otizmli olduğunu spektrum seviyesinin en düşük seviyede olsa dahi arada yapmaya çekindiği ve düzenli bir takıntısı olduğunu açıkça söylemiş devam etmek istemezse iki arkadaş olamasak dahi iki meslektaş oluruz demişti Ali. Karşılığında kocaman bir sarılma ve ateşli bir öpücük ile asla kendisinden vazgeçmeyeceğini söyleyen bir kadın vardı..



Şimdi ise.........

Sabaha yakın bir saatte ekranına düşen iki yeni bildirim ile başını telefonuna çevirdi. Mesajın biri Nazlı'dan diğeri ise Gizem'den gelmişti.

Nazlı'nın mesajını açmadan önce dün akşam gidemediği buluşmadan dolayı mahçup olduğu arkadaşının mesajına baktı sahi haber dahi vermemişti Gizem'e..

- Hey kıvırcık saçlı yakışıklı bey öncelikle seni beklettiğim için özür dilerim haber dahi veremedim affet 🙏🏻 acil bir ameliyat için son dakika çağırdılar seni defalarca aradım açmadığın için biraz da suç senin aslında 🤭 neyse şimdi çıktım ameliyattan yorucu bir travma vakası tam senlikti neyse canım uyandığında ben uyuyor olacağım akşam ya sen bana gel ya da sevgilin için sorun olmayacaksa ben sana geleyim dışarıda buluşmayalım huzura ihtiyacım var. Sana günaydın, bana iyi geceler bay deha.

Ali hafif bir tebessüm ettikten sonra içinden "hala bir sevgilim varsa tabii" diye düşünerek mesaja karşılık vermişti.

- Önemli değil ve bana kıvırcık demekten vazgeç lütfen! Sanırım bana gelsen daha iyi olur uyandığında atacağım konuma gel saat kaç olursa olsun evde olacağım iyi uykular.

Sen tek umudumsunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin