bir kaç gündür klonlama hakkında uğraşıyordum sonunda bütün düzenekleri hazırlıkları tamamlamıştım geriye sadece minhonun hücresini almak kalmıştı
odama çıkıp minhoyu kolundan sürüklemeye başladım
"lan sürüklemesene yürümeyi biliyorum"
"kes sesini"
"bak bu böyle olmaz ama düzgünce anlaşabiliriz"
"kes sesini"
"şu kolumu çekiştirmeyi bırakır mısın artık"
"kes sesini"
"amına koyim canım acıyor dur"
"kes sesini"
"ne o öyle bozuk plak gibi aynı şeyleri tekrarlıyorsun yoksa konuşmayı unuttunda birtek bu kelimeleri mi hatırlıyosun"
"lan oğlum kes sesini" diye sertçe çıkıştım
"kez sisini"
arkadaki korumam kafasına vurunca susmuştu
"çok iyi yaptın chan, şükür susutu"
"susmadım lan, al al işte konuşuyorum"
labaratuvara gidene kadar canımızı almıştı çocuk, daha geçen kolunu sıktım diye ağlıyordun lolipop.
zar zor 4 tane hücre alabilmiştim yerinde durmuyorki şerefsiz. Tavşan gibi zıplıyor, kedi gibi uzun tırnaklarıyla kolumuzu çiziyordu
klonlama işlemini tamaladıktan sonra 1 hafta bekletecektim sonuçda doğruluğunu bilmiyordum belkide işe yaramayacaktı ve hüsrana uğrayacaktım. labaratuvarın boş bir odası vardı oraya bırakıp üst kata Minhonun yanına çıktım.
"Ne yapıyorsunuz siz"
Seungmin, minhoya bebek gibi yemek yedirmeye çalışıyordu
"lan yesene şunu"
"git"
"uçak geliyor aaaa"
"kesin şunu bebekmisin sen" diyerek seungmini ittirdim "çekil sende şurdan bakıcısı mısın"
minhoya dönüp sinirle baktım, dudağını büzüp göz devirince rastgele bie tokat savurdum
"bana bak minho burda biz senin kölen değiliz, yersen ye yemezsen yeme"
gözleri dolan minhoya baktım,
"özür dilerim" dedi, sesi duyulmayacak kadar az çıkmıştı
"özür dileme akıllı dur yeter"
***
evimde misafir odası olmadığı için Minhoyla beraber uyuyorduk. Gecenin 4ü gibi uyanmıştım tabii ya acıkmıştım ve bu yüzden uyanmıştım gün içinde hiç birşeyde yememiştim
yataktan kalkıp kapıya doğru yürüdüm, kapının kolunu tuttuğum an arkadan bir ses geldi
"nereye gidiyorsun"
"sanane, uyu"
"ben acıktım"
"sabah işkence çektirdin seungmine, yeseydin"
Minho kafasını geri yastığa yatırınca "bende yemek yiyecektim kalk beraber yeriz" dedim. Hemen yataktan fırlayan minhoyu görünce gülmemi tutamamıştım.
Mutfağın kapısına yetişince daha içeri girmeden kapının önünde durdum etrafa bakıp iç çektim
şaşkınlıkla "ne oldu" diye sordu
"gece çalışan yok ben yemek yapmayı bilmiyorum"
"ben iki dakika ramen varsa yapıyım mı? "
"hiç uğraşma gel dolaba bakalım vardır birşey"
dolabı açıp incelemeye başladım, tteokbokki! evet dünden kalmıştı. Dolaptan çıkarıp mikrodalgaya attım biraz ısıttıktan sonra masaya koydum ve yemeye başladık
"bugün neden dürcemi aldın"
"neyini neyini?"
"dürcemiii" bu dediğine dayanamayıp kahkaha atmıştım
"salak dürce değil hücre hücre"
"aman ne fark eder ha dürce ha hücre"
"ikinci bir Minho yapıcam"
"nasıl yani"
"klonladım seni, 5 gün sonra iki tane Minho olucak"
"ne!, neden böyle birşey yaptın ne için kullanacaksın ve neden ben"
"ne için kullanacağımı boşver"
"ozaman neden ben?"
"bilemem öyle"
biraz daha sohpet ettikten sonra bılaşıkları minhoya yıkatıp odama gittik, kapıyı kapatım yatağa uzandım
"yaklaşma bana"
"ne yaklaşıcam be"
"korkuyorum senden, herşeyi yapabilirsin"
"evet herşeyi yapabilirim" diyip dahada yaklaştım Minhoya
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Clone |ᴹᶦⁿˢᵘⁿᵍ
FanficBilim adamı olan jisung, insanların tıpatıp aynılarını yani klonlamayı öğrenir ve yolda görüp çok beğendiği Lee Minhonun klonunu yapmaya karar verir fakat olaylar hiç düşündüğü gibi gitmez ve yaşadığı herşeyin kurmacadan ibaret olduğunu öğrenir. ❀❀...