jisung ağzından anlatım*
Minho ile kendimize telefon almaya gidecektik, daha çok çalmaya diyebiliriz ama biz almaya diyelim. Amacımızın pek telefon almak olduğu söylenemezdi ama-
Felix ve changbine çıktığımızı söyleyip evden çıktık, seoul'un merkezinde olduğumuz için çok yürümemize gerek kalmadan bir telefoncunun önüne geldik. Minho önüme geçip cam kapıyı açıp içeri girdi, bende peşinden girdim. çalışan kadını yakasındaki karta bakıp ismini öğrendim 'huh yunjin' güzel isim.
"kolay gelsin hanımefendi biz telefon bakıcaktık"
"ne model isterdiniz"
"iş görsün yeter"
"peki" i harfini uzatarak söyleyip, tezgahın altına eğilip 3 tane telefon kutusu çıkardı.
"bunların markası Samsung, hem kaliteli hem uygun. Pek oyun yüklemezseniz kasma yapmaz, işinizi görür arama vesaire"
"peki başka modelleriniz varmı" diyip telefon çalma, ay pardon alma planına başlamıştık. Yunjin aşağıya eğildiği an minho 2 telefonu hızla kapıp koşmaya başlayınca bende peşinden koşmaya başladım.
Yunjin olayı farkedince kapıya doğru koşup bağırmaya başlamıştı "hırsız var yakalayın". Mahalledeki 2 kabadayı peşimizden koşmaya başlayınca bir hayli korkmuştuk. Böyle olmasını beklemiyorduk. Bir kaç mahalle koşturduktan sonra nefes almakta zorlanmaya başladım bu yüzden yavaşlamıştım fakat ben yavaşladıkça peşimizden koşanlar hızlanmıştı.
Minho hızlıca elimi tutup beni hızlandırmaya başlanmıştı. Koşturmaca devam ederken kendimizi birden başka bir yerde bulmuştuk, ah evet burası labaratuvarımdı. İkimizde gerildiğimiz için çizgi roman dünyasına geri gelmiştik. Aniden duraksamamızla dengemi zor tutmuştum.
"Bak Minho öpüşmeden de gelinebiliyormuş"
"kes be öpseydim çoktan gelmiştik bu kadar aksiyona gerek kalmazdı"
***
salonda oturmuş televizyondan haberleri izliyorduk, göldeki cesetler her an bulunabilir ya da ihbar edilebilirdi. Daha doğrusu bir tek ben izliyordum Minho elindeki marvel oyuncağıyla uğraşıyordu, adamın kolunu kaldırıp indiriyor, kafasını çeviriyor, ayağını başının üstünden geçirmeye çalışıyor bla bla...
"Minho sen ayağını kafanın üstünden geçirebilirmisin"
"hayır"
"ozaman oyuncağın ayağını niye geçirmeye çalışıyorsun"
"ben oyuncak mıyı- yada evet ben oyuncağım hatta oyuncağın oyuncağıyım ben ayağımı kafamın üstünden geçirebilirim"
"ne" anlamamıştım. Minho ayağını kaldırıp eliyle destek vererek kafasının üstünden geçirmeye çalışmaya başlamıştı. Salak çocuk işte ne beklersin
"minho salak mısın ayağın kopacak" daha fazla abartamazdım.
"lan dur bak, bak! oluyor mu"
tam o sırada haberler dikkatimi çekmiş beklediğim haner gelmişti
"evet sayın seyirciler bugün sıcak bir gelişme ile karşınızdayız, pek çok sayıda soygun yapan Lee Minho ve seri katil Han Jisungun cansız bedenleri ormandaki gölde bulundu"
"planımız işe yarıyor Minho"
"şu an ölü biliniyoruz çok havalı!"
"seninde havana da ha, şuan sen hırsız ve ben birer katil olarak biliniyoruz ve ayrıca ölüyüz?"
"işte havalı olan da bu ya"
"yemin ederim bozuksun, lan dur senle uğraşmaktan planımızı unuttum"
"plan neydi"
"aslında şuan hikayenin bitmesi ve felixin finali yayımlaması gerekiyor, neden hâlâ gerçek dünyaya geçmedik?"
"ne yani plan bittimi, ya burda sıkışıp kalırsak. Yani aslında ya final olmuşsa ve biz burda kalmışsak"
"Dur Minho kafam zaten karıştı" diyip koltuktan kalktım. Etrafta yürümeye başlayınca terleyip korkmaya başladığımı hissettim. Minhoda ayağa kalkıp yanıma gelince kendimizi Felixim odasında bulmuştuk. Yeter ha git gel yapmaktan sıkıldım. Felix bilgisayarın başında oflayarak birşeyler yapıyordu
"felix sorun ne"
"bölümü final bölümü olarak bitiremiyorum hata veriyor"
"nasıl yani"
"FİNAL OLMUYOR İŞTE NORMAL BÖLÜM OLARAK ATABİLİYORUM ANLAYIN SİZDE!"
"ozaman normak bölüm olarak at hikaye final olana kadar uğraşırız"
"tamam ozaman bu plan işe yaramasıysa başka bir final düşünelim ozaman" Changbin odaya girip atılmıştı
"sen kapıda bizi mi dinliyordun"
"iki saattir odaydaydım be"
"ha görmemişiz, çok büyüksün diyedir" Minho kendisinin dediği, kendisine göre espri olan şeye gülmeye başlamıştı. Minho çok komiksin haha
❀❀❀
fazla mı karışık oldu ne?
(neyse oldu oldu anlamayan olursa
yorumlarda belirtsin)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Clone |ᴹᶦⁿˢᵘⁿᵍ
FanfictionBilim adamı olan jisung, insanların tıpatıp aynılarını yani klonlamayı öğrenir ve yolda görüp çok beğendiği Lee Minhonun klonunu yapmaya karar verir fakat olaylar hiç düşündüğü gibi gitmez ve yaşadığı herşeyin kurmacadan ibaret olduğunu öğrenir. ❀❀...