The Wall Between Us 24. Bölüm

299 40 75
                                    


Kim Taehyung

Bay Jeon ile tanışmamız oldukça garip ve ani olmuştu. Kendimi önce onun şirketinde model olarak bulmuş, daha sonra oğlunun söylediği ağır sözlerin altında kalıp ezilirken bulmuştum. Diyememiştim.. oğlunuza aşığım hatta tüm ilklerim onunla diyememiştim. O kadar acı birikmişti ki yüreğime taşıyamaz hale gelmiştim artık. Mutlu olmaya çalışmaktan sıkılmıştım. Sadece hayalindeki mesleği olup, ailesinin onunla gurur duymasını isteyen, ileride sevdiği insanla beraber olmayı hayal eden biriydim oysaki.. çok büyük hayaller değildi ki bunlar. Peki ya şimdi ne olmuştum..? Sevdiği kişi tarafından kullanılıp çöp gibi bir köşeye atılan, istemediği bir yerde istemediği bir işi yapmayı kabul eden, derslere gitmediği için sürekli ailesine şikayet mesajları giden biri olmuştum. Benim istediğim bu değildi Tanrım..

Jungkook'u ağır sözleri yüzünden engelleyeli iki buçuk saat geçmişti. İki buçuk saattir sadece tekelden aldığım biraları içip ağlamıştım. Annemler teyzeme ziyarete gittiği için ev tamamen bana kalmıştı. Zaten onlar evde olsa bu kadar rahat ağlayamazdım. Yıllardır içime attığım hıçkırıklarım bugün bu duvarları yıkıp geçmişti. İçtiğim her yudumun yerine gözlerimden birer kadeh dökülüyordu adeta. Bana bu kadar kaba olmak zorunda mıydın sevgilim..? Masamın üzerindeki şişeler bitince ayaklanıp buzdolabına ilerlemiştim. Mutfak masasının üzerinde bıraktığım telefonumun ışıklarının arka arkaya yanması dikkatimi çekmişti. Elime alıp kontrol ettiğimde şu kim olduğunu bile bilmediğim fake hesabın yazdığını görmüştüm. Yine bir sürü mesaj atmıştı. Gerek sarhoşluğumdan gerek ağlamamın etkisiyle güç bela cevap verdiğimde ağladığımı anlamıştı.

Onun zoruyla ne olduğunu anlatmış ve kendime bir daha hatırlamıştım yaşadığım iğrenç olayı. O da tıpkı benim gibi sinirlenmişti. Bu yabancı bana o kadar iyi geliyordu ki.. sanki ne istesem yapacağının güvencesini vermişti bana. İçimdeki boşluğu doldurma ihtiyacı duyduğumda onu sahilin civarındaki parka çağırmıştım. Sadece birine sarılıp her şey geçecek denmesini istiyordum. Beni reddettiğinde hayal kırıklığına uğramıştım. Şu an beni ondan iyi anlayabilecek biri olduğunu düşünmediğim için uyuma kararı almıştım. Ta ki teklifimi kabul edene kadar..

Birden teklifimi kabul etmiş ve parka geleceğini söylemişti. 1 saat içinde orda buluşmak için sözleşmiştik. Mutfaktan çıkıp yalpalayarak banyoya gitmiş ve duşa girmiştim. Başımdan aşağı akan sıcak su vücuduma çok iyi gelmişti. Ayıldığımı hissetmiştim. Çilekli duş jelimle vücudumun her zerresini köpüklemiş daha sonra da vanilyalı şampuanımı saçlarıma yedirmiştim. Tüm bedenim baştan aşağı köpüklenmiş adeta kardan adama benzemiştim. Duş başlığını elime alarak tekrar suyu açıp kendimi arındırdıktan sonra bedenimi bornozuma sarmıştım. Odama geçmiş ve kendime rahat kıyafetler seçmiştim. Gece olmasından kaynaklı sahilin soğuk olacağını düşünmüştüm. Lacivertimsi bir sweat, bol pantolon ve başıma bir şapka almıştım. Bu benim vazgeçilmez spor kombinimdi. Saçlarımı gelişi güzel kurutup mesaj atmış ve evden çıkmıştım.

                                         DM
                                            -
               ikitanebounty - kimvantae

Kimvantae
Ben çıkıyorum şimdi
En geç 10 dakikaya orada olurum
Seni bekleyeceğim..

Nedensizce içimde bir heyecan oluşmuştu. Onu göreceğimden kaynaklı olduğunu sanmasam da beni merak edip bir sürü mesajlar gönderen bu gizemli kişiyi de merak etmiştim. Sahile geldiğimde yavaş adımlarla ilerlemiştim. Rüzgar saçlarımı dağıtıyor, yüzümü açığa çıkarıyor ve biraz da olda üşümeme sebep oluyordu. Yeterince ilerledikten sonra yere oturup dalgaları dinlemeye başlamıştım. Telefonumdan attığım mesajı kontrol etmiştim.

The Wall Between Us (texting+düz yazı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin