8

166 17 5
                                    

Taehyung saat yedide bizi uyandırdığında hazırlandık ve belirlenen noktaya gittik.

Saat sekiz buçuktu ve kimseler yoktu, kahvaltı bile yapmamıştık, jungkook taehyung'a baktı.

"Saat kaç da otobüs geliyor?"

"Saat On da"

"Kim taehyung"

Hipimiz bağırınca yerinde küçüldü, çok heyecanlıydı ama bu kadar erken de yola çıkılmazdı.

Arabayı çevirip kahvaltı için yakın arkadaşımın restoranına gittik.

İçeri girdiğimde kasada o duruyordu, diğerleri oturunca kasaya gittim.

"Somi bize 6 kişilik kahvaltı"

Jimin kahvaltı yapmayı fazla sevmediği için onu saymadım, somi gülerek kafasını salladı.

"Emredersiniz"

Güldüğümde arkaya giderken bende masaya geçtim,

"Ben fazla aç hissetmiyorum"

Hoseok konuşunca kaşlarımı çattım.

"Bir saattir su içtin, yemek ye"

"Ama"

"Kilo vericem dersen sikerim seni"

Kafasını eğdiğinde ne dediğimi idrak ettim ve sessiz kaldım, bu iki gün kilo aldım diye dolaşıyordu, jimin güldü.

"Eskisi gibi olmuşlar"

Diğerleri gülerken göz devirdim, kahvaltı geldiğinde tabaklarımızı doldurduk, jimin kahveyi aldı ve tabağına bir şey koymadı.

Göz devirdiğimde jungkook elinden kahveyi aldı.

"Yemek ye"

Sırıtarak onlara baktığımda jimin'in yanakları kızardı, jungkook tabağını doldurduğunda sessizce yemeye başladı, bunlardan olucak gibi geliyordu.

Hoseok'a baktığımda tabağı neredeyse boştu, yanda duran patatesli böreği önüne koyarak, salata, yumurta ve zeytinde koydum, ağızını açacak iken sinir ile baktığımda yemeye başladı.

Bende önüme döndüm ve yemeye başladım, hesabı ödeyerek kalktık, 20 dakika kalmıştı ve biz de sohbet ederek 5 bardak çay içtiğimiz için zaman su gibi akmıştı.

Yere geldiğimizde bir kaç grup daha vardı, araba geldiğinde taehyung koşarak insanların arasından geçti ve arabaya bindi.

Göz devirip bizde geçtik, ortada cam kenarında oturmuştu, yanına oturduğum da kaşları çatıldı.

"Lan hoseok'un yanına otursana"

"Neden amk"

"Size ne oldu? Kaç gündür uzaksınız"

"Bir şey olmadı"

Konuşmayacağımı anladığında önüne döndü, araba hareket ederken çaprazımda duran hoseok'a baktım, yanında duran kız ile gülerek konuşuyordu.

Sinir ile önüne döndüm, erkek ağırlıklı bisex di, bende öyleydim ama o istemediği için sevgili ve flört yapmıyordum, bu istekleri garip gelsede ona zaafım olduğunu bildiği için rahattı.

Kolumu biri dürtünce kafamı çevirdim, o kız eğilerek konuştu.

"Buraya oturabilir miyim?"

"Neden"

"Yanınızda olan beyfendi ile konuşmak istiyorum da"

Yanakların kızardığında kalktım, oturduğunda taehyung hemen flört moduna geçmişti.

Hoseok'un yanına oturduğumda camdan dışarı bakıyordu.

"Sohbetiniz sarmış galiba"

Bana dönerek gözlerini kırpıştırdı, daha sonra neyi ima ettiğimi anlamış gibi gözleri parladı.

"Taehyung için geldi, tanışmak istiyordu"

Kafamı salladığımda kaşlarını çattı.

"Niye sordun ki?"

"Bana yasaklar koyup istediğin gibi hareket ettiğin için"

"Ne yasağı koymuşum ben?"

"Flört ve sevgili yok, yakınlaşma yok, spor yok"

Gözlerini kaçırdığında bileğini tuttum.

"Sana değer viriyorsam aynı şeyi senden de beklerim hoseok, sevişmemiz bir şey değiştirmez"

Bileğini çekmeye çalıştı.

"Acıtıyorsun"

Bileğini bıraktığımda kafasını eğdi, kulaklığımı çıkartarak taktım, kamp yerine varana kadar gözlerim kapalı kaldım, şuan sinir doluydum ve patlayabilirdim.

sope:friendHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin