Kim o?

Kara büyü

Patika yola vardılar etraf çok sessizdi.
Ormanın derinliklerine ilerlediler. Buse korkuyordu.
Kaan yaşlı teyzenin verdiği büyüyü okumaya başladı.
Uzaktan birinin geldiğini gördüler ve birden okumaya bıraktı. Buse okumaya devam ediyordu.
Gelen gizemdi. Ama nasıl olur?
O hastanedeydi belli ki kaçmıştı.
Buse bozulma büyüsünün sonuna yaklaşmıştı artık.
Birden gizem çok korkunç bir çığlık attı.
Peşinden ağaçlarda çığlık atmaya başlamıştı.
Ama onlar ağaç değildi kasaba halkıydı.
Kayıp insanlar ağaçlarda baykuş gibi bekliyorlardı ve çığlık atıyorlardı.
Birden ağaçtaki herkes yere atladı.
Buse korkudan ağlıyordu ve büyüyü okumaya devam ediyordu.
Kaan elinde tuzla sembolü çiziyordu.
Gizem Kaan doğru koşmaya başladı bunu gören Buse çığlık attı.
O artık gizem değildi. Bir iblisti.
Kaana yaklaştığı anda sanki bir görünmez kalkan onu itmişti.
Kaan şaşırdı ve sembolü bitirmek için hızlandı.
İblis daha çok sinirlendi ve defalarca kendini görünmez kalkana vurdu.
Kaan sonunda sembolü çizmiş Buse de okumasını bitirmişti.
Şimdi ne yapacaklardı?
Yaşlı mucize teyze ne demişti?
İkisi de unutmuştu.
Uzaktan bir ses onlara kan ile sembolü boz diye bağırdı.
Bu mucize teyzeydi ve görünmez kalkanla onları koruyordu.
Bunu gören iblis kasaba halkını yaşlı mucize teyzenin peşine saldı.
Mucize teyze yakalanana kadar Kaan ve buseyi korumaya devam etti.
Kasaba halkının eline düşmüştü ve ormanın zifiri karanlığına sürüklendi.
Buse ve Kaan ağlıyordu çünkü artık onları koruyan yoktu.
İblis gülmeye başladı ve yaklaşıyordu.
Kaanın elinde bir satır vardı. Elini kesip sembolü dağıtmalıydı artık zamanı gelmişti.
İblis daha da yaklaştı Kaan buseye koş diye bağırdı.
Buse koştu ama önü kasaba halkı tarafından çevrilmişti.
Artık kaçış yoktu.
Kaan bi anda elini kesti ve satırı iblise fırlattı.
İblis kaanı boynundan yakaladı ve savurdu.
Kaan sembole doğru koşmaya başladı ama iblis başındaydı.
Buse kasaba halkının elindeydi.
Kaybetmişlerdi.
Teslim oldular ikisi de ağlıyordu.
İblis uzun tırnaklarını busenin yüzüne geçirdi.
Kaanın bileklerine tırnaklarıyla ölüm yazdı.
İblis artık zevk alıyordu oyun oynuyordu onlarla.
Ama bu oyun kısa sürdü.
Mucize teyze son nefesinde yardım etmeye çalışıyordu.
İblise sersemletme büyüsü yaptı.
Ve çocuklara çabuk olun yalnızda bir kaç dakikanız var diye bağırdı.
Kaan zor bela sembole geldi.
İblis uyanmıştı ve busenin boğazını sıkıyordu.
Kaana bozarsa onu öldüreceğini söyledi.
Artık bitmeliydi tüm bunlar, buseyi kurtaramazdı.
Ağlamaya başladı.
İblis buseyi öldürmek için daha güçlü sıkmaya başladı.
Buse son nefesini veriyordu.
Kaan sembolü dağıttı.
Gizem ve Buse yere yığıldılar.
Kasaba halkı kendine gelmişti ve neden burda olduklarını sorguluyordu.
Kaan busenin başında ağlıyordu.
Sevdiği ölmüştü.
Gizem ayıldı ve kusmaya başladı.
Kaan nefretle ona bakıyordu.
Tek hamlede öldürmek istedi ama yapamadı.
Acısı çok büyüktü.
Göz yaşları busenin saç tellerine düşüyordu.
Her düşen gözyaşı busenin saç tellerini yıldız gibi süsledi.
Kaan delirmişcesine ağlıyordu.
Birden elini biri tuttu.
Kaan göz ucuyla baktı ve şaşırdı.
Buseydi.
Yüzündeki yaralar geçmiş ve parlıyordu.
Ama nasıl ?
Kaanın gözyaşları şifalıydı.
Gerçek aşkını iyileştirmişti.
.
.
.