Kim o?

Karışık

Gençler masalın evine gitti, kapıyı çalmaya başladılar.
Masal ağlayarak kapıyı açtı ve arkadaşlarını gördüğüne biraz rahatsız olmuş gibiydi.
Gençler hemen içeri daldı ve ne olduğunu sordu.
Masal cevap verdi,
*O delirmiş, hastaneye gidiyormuş yatacakmış tedavi olacakmış. Bana bu işte parmağı olan herkesi öldüreceğini söyledi. Koluma bakım ne yaptı. Ben burdan gidicem. Çok korkunçtu sizde kaçın. Aileme anlattık her şeyi yazlığa gidiyoruz.
Masalın kolunda dört tırnak izi belliydi. Etine tırnakları geçmişti.
Kaan yaraya dokundu ve birden tüm kasları kasılmaya başladı.
Gizeme ait onu hatırlatan her şey kaana acı veriyordu.
Kaan bunun nedenini anlamıyordu ama nedeni basitti.
Kötü olmayı gizem istemişti ama kaan kötü biri değildi.
Ne kadar ruhlar onu zorlasa da işlemiyordu kaana çünkü özünde iyi biriydi.
Gizem öyle değildi, o saf kötülüğün insan haliydi.
Bu zıtlık artık kaana acı veriyordu.
Kaan birden kendine geldi ve arkadaşlarına baktı.
Birden masalın ailesi geldi ve herkesi kibarca evlerine yolladı. Ardından tüm kapılar penceler hızlıca kapatıldı.
Gençler biraz rahatlamıştı ve evlerine dinlenmeye gitmek istediler.
Kim bilir yarın neler olacaktı. Artık bu kasaba eskisi kadar sakin değildi.
Herkes evlerine giderken kaan içinden keşke Buse yanıma gelse diye geçirdi.
Garip şekilde Buse Kaanın yanına geldi ve konuşmak istediğini söyledi.
Kaan sevinmişti ve kabul etti.
Buse onu heyecanlandırıyordu.
Biraz vakit geçirmek ikisine çok iyi gelecekti.
Okulun bahçesine gitmeye kadar verdiler, bahçede çocuklar top saklambaç felan oynarlardı.
Bahçeye doğru yürümeye başladılar.
.
.
.