İnsan bazen,
Ölür, öldürür hatta yakar..
Ama kimisi bedenleri değil,
Kalpleri ve ruhları yok eder!?Koskoca üç sene olmuştu, hatta üç buçuk bile olabilir insan bir yerden sonra saymayı bırakıyordu değilmi?
Hatırlıyorumda eski oturduğumuz mahelleyi çok güzeldi en mutlu ama en korkunç anlardı...
Canım çok yanmıştı hayatı öğrendiğimde yani anladığımda sadece beş yaşımdaydım ilk şoyle anladım;03/23/2015
Küçük kız çok heycanlıydı çünkü bugün babası onun bisikletinin arka küçük tekerlerini soküp ona iki tekerli bisiklet sürmeyi öğreticekti...yada küçük kız öyle sanıyordu.
Yarım saat olmuştu hala babasıno bekliyordu evde, evleri mustakildi iki katlıydı. Onlar birinci katta kiracılardı.
Küçük kız öylece düşünürken bir anda evin önünden bisikletinin zil sesi geldi, bunları duyan minik kız hızla sokağa koştu, çok heyecanlıydı.
Küçük kız babasının yanına gitti koşarak üstündede en sevdiği elbisesi vardı..Onuda babası almıştı.
Kız heycanla babasına döndü,ama babası ona bakarak şöyle "balığım eğer bisiklet sürmeyi öğrenmek istiyorsan bunu tek başına yapmalısın." Dedi.
Kız ise "ama, herkese babası öğretiyordu send ebana öğretemezmisin, hem bugün benim doğum günüm, olmazmı?" Dedi.Ama gözlerii açtığında babası yoktu o hep gözlerini kapatıp konuşurdu insanlarla, o günden sonra kapatamadı asla. Küçük kız o gün tam 23 kez düştü ve hiç vazgeçmeden, hatta üzerindeki yaralar kanamaya devam ederken bile vazgeçmeden bisiklet sürmeyi öğrendi. O an anladı onu düştüğünde kimse kaldırmazdı, ama o herkesi kaldırırdı hemde o kişi onun düşmanı olsa bile...
O gün büyümüştüm işte o günden sonra anladım herşeyi...Ve şunuda anladım bir başkasın beni sevmesine gerek yoktu, çunkü ben en çok kendimi seviyordum.
Ben farklıydım bunu biliyordum, bana bunu ilk öğreten kişi ise ilkokul öğretmenim oldu Mehmet hoca oldu.Ama haklıydı ben farklıydım. Ben Ay'a bakmayı çok severdim, halada öyle ona baktıkça gerçek adaleti istedim gerçekten istedim ve benim adımda Naz ise bunu almadan durmazdım bunu biliyordum.
Ben bunları düşünürken, araba durmuştu bile. Döndüm ve okula baktım, lise birdim yeni geçmiştim ve benim şansıma eğitim iyice sıkılaştırılmıştı.
Babama döndüm ve ona görüşürüz deyip arabadan indim, mutluydum nedensizce.
Onbeş yaşıma gireli çok olmuştu ama nedense o gün pastamın mumunu üflerken gözümü kapattığımda, bir çift siyah göz görmüştüm korkunç bakıyordu ama nedensizce bana huzur vermişti. Bu oldukça tuhafıma gitmişti nedense.Okula adımımı attım, herşey oldukça normaldi herkes kendi halindeydi, sadece yeni olduğumuzdan dolayı bizlere biraz tuhaf bakmışlardı. Ama olsun dedim onlarda haklıydi çunkü yeniydik normal olarak böylr bir şey beklemiştim zaten.
🖤🌕🖤İlk derse girmiştik, hatta ders bitmek üzereydi.
Sıra arkadaşımla çok iyi anlaşmıştım adı Belnur'du tatlı bir kızdı, cana yakındı, ve olduğu gibi bir kızdı emin olduğum kadarıyla.
🖤🌕🖤Son derse gelmiştik, birazdan zil çalıcaktı ve biz eve gidicektik.
Onbeş dakika sonra.
Zil çalmıştı ve biz hocanın masasının üzerindeki telefonumuzu alıp çıkıyorduk, telefonumu aldım hiç açmadan cebime sıkıştırdım.
Sınıftan çıkmıstım, beni babam alıcaktı, merdivenlerden iniyorduk kalabalık bir şekilde tam o anda bir beni itti her şey o an oldu ben yüvarlanıp düşüceğimi düşünerek gözleremi sıkı sıkıya yummuştum, ama düşmek yerine buz gibi kollar beni yakalamıştı tam gözümü açıcağım sırada "Gözlerini açarmısın, yoksa seni yere atıyorum." Dedi.
Hızla gözlerimi açtım ve konuşmaya başladım etrafa bakarak "Sormadığın için saol iyiyim." Derken, onunla hözgöze geldim o an anladımki bu gözler benim katilimdi öyle arzulu öyle öfkeli bakıyorduki hemde öyle karanlık bakıyorduki, nerdeyse bir çift siyah irisin içinde kaybolucaktım.
"A-ama ama sen o n-na-nasıl o gözler!?" Dedim. Ama o beni dinlemeyip arkasını döndü ve merdivenlerden inmeye devam etti, bense öylece kalakalmıştım, tam o anda birisi "Artık yürürmüsün" dedi.Hızla merdivenlerden indim onun ardına koşmaya bir çift siyah irisin ama gördülerim beni dumura uğratmıştı.