Nicholas
Sabah Yuma ve Taki'nin evimi basıp üzerime atlamasıyla uyandım. Dün stüdyoda kendimi geliştirmek için fazla mesai yapmış ve eve gelince alarmımı kurmadan yatmıştım, haliyle geç kaldığımdan haberim yoktu. Üzerimde iki ağırlık hissetmemle gözlerimi araladım ve bizim salakların geldiğini fark ettim.
"Lan kalk senin uyuduğun sürece ben 3 işten daha kovuldum amk."
"Sen niye bu kadar uyudun Nicho normalde gecikmezdin hiç."
"Dün fazla mesaiye kalmıştım eve gelir gelmez uyudum." dedim yataktan doğrulurken. Kalkıp dolabımı açtım ve yatağımda oturan ikiliye döndüm.
"Giyinirken de izlemeyeceksiniz herhalde amk?"
Yuma aklına şeytanca fikirler gelmiş gibi sırıttı ve Taki'ye baktı. O da anlamış gibi başını salladı, ikili bir anda bana döndü. Aynı anda "Neden olmasın?" dediler. Sonrası kaos. Bağıra çağıra ikisini de odadan atarak yüzümü yıkadım ve üzerimi giyinmeye başladım. Yeterince geç kalmıştım bir de bu yavşak heriflerle uğraşıyordum.Ben zar zor ayılıp hazırlanmışken aşağıya indiğimde onları gayet rahat bir şekilde annemle çay içerken buldum.
"Kalksanıza lan, hani geç kalmıştık?"
"Kanka şey..."
"Biz sana..."
"Şaka yaptık." dediler bir ağızdan. Tanrının onlara verdiği ömür bu kadarmış diyerek çantamı yana bırakıp daldım bunlara."Sizin yüzünüzden uyandım hep vicdansızlar! bir de diyorum aptal gibi mesaiye kaldım diye, insan acır da uyu der be pezevenkler."
İkisi de gülerek beni seyrediyor ve kahvaltıya oturmamı işaret ediyorlardı. Sanki babalarının evindeler. Oturup bir şeyler atıştırdım ve saate baktım. Saat daha benim çıkma saatime bile gelmemişti. Bu piçleri öldürmek hakkımdı şimdi. İkisinin de omzuna ellerimi koyarak aralarına girdim ve okula gitmemizi söyleyerek masadan kaldırdım. Onları ittire ittire kapı dışarı edip annemi öperek ben de arkalarından çıktım. Yolda ikisine de sağlam şaplaklar atarak devam ettim. Beni kandırdıkları için sinirlendiğimi belli ediyordum ama onlar bunu bile fesata çekerek sinirlerimle oynuyordu.
Okula vardığımızda bugünkü derslerin çoğunluğunun boş geçeceğini öğrendik. Buna olan sevincimiz pek uzun sürmedi çünkü haftaya yapılacak bir proje planı duvara asılmıştı. Bir şekilde yırtmayı planlıyordum ama hocanın gazabı yüzünden bu fikrim de son buldu. Olan uykumu beden dersine kadar almaya karar vererek sıraya yatıp uyudum. Sınıftaki uğultular uykumun anasını sikiyordu ama yapacak bir şey yoktu. En sonunda dayanamayarak kalktım ve deftere bir şeyler karaladım. Hocalardan dersle ilgilenmediğim için bir ton azar yedim ama aynı şekilde devam ettim. Enerjim sadece beden dersinde yüksek oluyordu zaten. Anlamadığım derslere harcayamazdım.
Beden saatine geldiğimizde hepimiz sıra halinde salonda yerimizi aldık. Dikkatimi çeken biri oldu. Beden dersinde bile uzun kollu giyinen bir çocuk. Terlemiyor muydu hiç? Veya oynarken rahat edebilecek miydi? Yoklamada ismimi duymamla dikkatimi o yöne verdim. Biz takım hakkında konuşmak için çağrılırken diğerleri serbestti. Takımdakilerin yanına giderken o çocuğun yanında kimse yoktu. Bu durum garibime gitse de o an takmadım ve diğerlerinin yanına gittim.
Takım işlerini ayarladıktan sonra diğerleri dağıldı. Kaptanlığı bana yıktıkları için onlardan biraz daha geç çıktım. Soyunma odasına doğru ilerlediğimde neredeyse kimse kalmamıştı. Hızlıca duş alanlarına doğru ilerledim ve kapımı kapattıktan sonra sadece bir kişinin sesini duydum.
"Sonunda kimse kalmamış." kim biri kalmayıncaya kadar giyinmeyi ertelerdi ki? Duşumu çabucak bitirdim ve sessizce soyunma odasına girdim. Onu gördüm. O uzun kollu giyinen çocuk. Tüm vücudu yara izi ve morluklarla kaplıydı. Adeta dilimi yutmuştum. Kollarındaki jilet izleri, bel ve sırtındaki morluklar... Öylece onu orada izledim. Her gördüğüm yarasında benim de canım yandı. Aldığı kıyafetle önüne döndüğünde beni fark etti. Vücudunun önü de arkası kadar kötüydü. Ona baktığımı fark edince paniğe kapıldı ve elindeki gömleği hemen üzerine geçirerek arkasını döndü._________________________________________
cok cok kisa ama hemencecik konuya girmek istemedimm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dövmeci || Nichojoo
Cerita PendekNicholas, aynı sınıfta olduğu çocuğun kendine zarar verdiğini fark eder.