Bölüm 11.

946 125 11
                                    

Bu sefer yb erken geldi hehehe. Ve bir şey eklemek istiyorum.

Tamam, Helin'in Leman'ı affetmesini istiyorsunuz da, arkadaşlar, Leman Helin'in babasını öldürdü. Tamam, siz de şöyle diyeceksiniz ki, Helin'in babası da Leman'ın babasını öldürdü. Adı üstünde babası öldürdü, Helin veya Purs değil...

Neyse uzatmayayım, iyi okumalar bebeler <333

×××××

Helin hastanedeki odasında oturmuş, boş vaktinin keyfini çıkarmaya çalışıyordu. Fakat sürekli aklına Leman'la olan anılar, tekrar deneyebiliriz demesi geliyordu. Bir şeyler oturmamış, eksik gibiydi Helin için. Doğru olmayan bir şeyler vardı. Canını sıkan, geri adım atmasını isteyen bir şey.

Helin artık mutlu olmaya, geçmişi geride bırakmaya çalışıyordu, fakat aklına her babası geldiğinde bu isteği neredeyse yok oluyordu.

Evet, iki taraf da bir birini çok feci şekilde üzdü. Herkes sevdiği birilerini kaybetti, Helin kendisi de gayet iyi biliyor Leman ne kadar fedakâr. Ama hâlâ içinde bir yerlerde bir şey var. Leman'ı tamamen affetmeyen. Muhtemelen babasına olan sevgisi.

Her ne kadar iki taraf bir birini üzse de, babası suçlu da olsa o hâlâ Helin'in babasıydı. Ve Leman'ın onu öldürdüğünü hiçbir şey değiştirmiyordu. Bunu görmezden gelip hayatına devam etmesi ise tamamen imkansızdı.

Derin bir nefes alıp, elindeki fincanda olan kahveyi karıştırırken kapı çaldı. Kapıya hiç dönmeden, "Gel." dedi.

Hemen ardından kapı açıldığında kafasını hafifçe çevirip gelen kişiye baktı. Feride gülümseyerek kafasını hafifçe araladığı kapıdan içeri uzatmış, ona bakıyordu. Fakat yüzündeki gülümseme Helin'in yüz ifadesini gördüğünde silindi. Hızla kendini toparlayarak içeri girdi ve kapıyı arkasından kapattı.

Hızlı adımlarla Helin'in yanına giderek karşısına oturdu. Helin gözlerini onun yerine, pencereden dışarıyı seyretmek için çevirdi. Fakat Feride bakışlarını onun üzerinde tutmuştu.

Sessiz kaldıklarında tek kaşını kaldırarak, "İyi misin?" diye sordu.

Helin gece olanları üstün körü bir şekilde Feride'ye anlatmıştı. Fakat içindeki düşünceleri ona hiç anlatmamıştı. Feride sadece Helin ve Leman'ın birlikte olduğunu biliyordu. Helin'in bu konuda ne hissettiğini vey düşündüğünü tam olarak bilmiyordu.

Helin kaşlarını kaldırıp, indirirken, "Bilmiyorum." dedi dürüst bir şekilde. Çünkü gerçek buydu. Ne hissettiğini veya düşündüğünü bilmiyordu.

Feride kaşlarını çatarak onu dinlediğini belli eder şekilde bakışlarını onun üzerinde tuttu. Helin tekrardan derin bir nefes aldı ve elindeki fincanı masaya bıraktı.

"Tekrar deneyelim dedim, bunu istiyorum ama bir şeyler hâlâ doğru gelmiyor."

Helin'in açıklamasına Feride anlayışla kafa salladı. Helin bakışlarını pencereden dışarı çevirirken, "Yani bunu istiyorum, eskiden güzel, tatlı bir ilişkimiz vardı. Ama sonra büyük olaylar oldu, büyük hatalar yapıldı. Babamdan sonra onu hiçbir zaman tam olarak affedemedim. Şimdiyse araya kocaman 7 sene girdi ve bir kopukluk varmış gibi hissettiriyor." diyerek ekledi.

Helin düşüncelerini tam olarak Feride'ye aktara bildi mi bilmiyordu. Fakat düşünceleri ne kadar karmaşık olsa da, tam olarak böyleydi. Leman'la olmak istiyor, ama buna devam edemiyordu. Bir şeyler onu engelliyordu. Ne kadar sevseniz bile, babanızın suçlu olduğunu bilseniz bile onun katiliyle öylece devam edemezsiniz, anlıyorsunuz değil mi?

K.A- Amsterdam | [G×G]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin