Bölüm 5.

918 131 76
                                    

Bölümü atıyorum ama yorum yapın ya bak kaç seferdir sınırı da geçmiyorsunuz. Kavga edicez haaa.

Medya: Alyssa.

Neyse iyi okumalar<33

Sınır: 30 yorum.

×××××

Helin yine bir mesai bitiminde evine gitmek için hazırlanıyordu. Leman'la oturup, konuştuğu o geceden sonra bugün boyunca hiç arayıp sormamıştı. Gerçi, Leman'ın giderken de pek bir keyfi yoktu. Merak etse bile, arayıp sormadı. Akışına bırakmaya karar verdi.

"Yani diyorsun ki, eve gittiniz ama bir şey yapmadınız mı?"

O hazırlanırken Feride masanın önündeki sandalyeye oturmuş, onu izliyordu. Helin ceketini giyerken ona baktı ve gözlerini devirdi.

"Ne olacaktı? Ne olmasını bekliyordun?"

Feride gülerek omuz silkti. "Bilmem, yani bilirsin, geceleri insanların özlemi fazla olur."

Helin durup ona baktı. Tek kaşını kaldırarak 'ee' dercesine bakıyordu.

"Yanisi kızım, bir şeyler olabilirdi. Bir öpüşme, hatta daha ilerisi."

Feride bunu dediğinde Helin gözlerini genişleterek ona baktı. Elindeki küçük defteri onun kafasına doğru fırlattı.

"Kes sesini be." Helin bunu derken o gülerek eğildi ve üzerine doğru gelen defterden kaçındı.

Ardından eğilip yerden defteri aldı ve oturduğu yerden kalktı. Helin'e doğru gelirken gülmeye devam etti.

"Niye kızıyorsun? Sen utandın mı?" Sondaki ı harfini uzatarak onun yanağından bir makas aldı.

"Kes sesini." Onun karnına hafifçe vurarak odadan çıktı. Feride de odadan çıkarak onun peşine takıldı. Helin gidiyordu fakat, Feride'nin nöbeti vardı. Ama yine de onu yolcu etmeye karar vermişti.

"Utanma, utanma, sevişmekte bir ihtiyaçtır." Feride onun koluna girerek söyledi. Helin'le uğraşmak fazlasıyla hoşuna gidiyordu. 100 metre uzaktan bakan birisi de bunu anlayabilirdi.

"Utanmıyorum, sus." Helin'in bu dediğinden sonra Feride gülse de, bir şey demedi. Onunla bugün fazlasıyla uğraşmıştı ve dozunu almıştı.

"Bugün de gelecek mi?" dışarı çıktıklarında Feride gözlerini etrafta gezdirdi.

"Bilmiyorum, normalde öğlen falan da uğrardı. Muhtemelen gelmeyecek."

Helin çantasını düzeltirken Feride yavasça onun koluna dokundu. "Bence erken konuşuyorsun."

Feride gülerek bunu dediğinde Helin kafasını kaldırıp gelen arabaya baktı. Her zamankinin askine bu sefer arabayı kullanan kişi Leman'dı.

Araba onların önünde durdu. İkisi de onlara bakarken Leman arabadan indi. Üzerinde bu sefer siyah kıyafetler yoktu. Üzerinde kahverengi bol pantolon, beyaz tişört ve pantolonla aynı renkte ceketi vardı.

Arabadan inip kapıyı kapattı. Ama ona yaklaşmadı. Arabanın yanında durup, onun gelmesini bekledi.

"Bir kardeşi falan varsa, kız erkek farketmez. Bana ayarlasana."

Feride'nin bu dediğine Helin güldü ve kafasını salladı. Çantasından arabasının anahtarını çıkarıp ona uzattı.

"Şansına küs tatlım." Ona göz kırpıp, Leman'a doğru giderken gülerek söyledi.

Leman onun geldiğini gördüğünde arabanın diğer tarafına geçti ve kapıyı onun için açtı. Helin ona gülümseyerek arabaya bindi. Leman hemen arabanın ön tarafından geçerek sürücü koltuğuna oturdu.

K.A- Amsterdam | [G×G]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin