2522

90 5 2
                                    

Yarış başlayalı 2 saat kadar olmuştu.Bomboş ve mavi denizde öylesine hareket ediyorduk.Açıkça belirtmem gerekirse sürükleniyorduk. Kıyıdan tam olarak fazla uzaklaşmamıştık.Hiç birimizin bizim dışımızdaki 36 kişiyi nasıl bulacağımız hakkında bir fikri yoktu.Evet bu bir yarışmaydı,o halde nerede kameralar?Bu bir tür şaka olmalı!Bir yarışmada ne yapacağımızı bilmeden ilerliyorduk.Ayrıca adamlar zengin ama tekneyle yarışmaya katılıyorlar.Orası da ayrı bir mesele...

Benim karnım yine acıkmıştı.Başımı hemen yan tarafıma çevirdiğimde Elfin'in elinde çiçekle oyalandığını gördüm.O çiçeği hangi ara almıştı."Elfin,o çiçeğin havadan,sudan ve herhangi bir şekilde gelmediğini varsayarsam nereden geldi?"
Sorduğum soru karşısında kıkırdayarak gözleriyle işaret ederek teknenin bölmesini gösterdi."Burada buldum.Çok eski bir yıldan kalmış olmalı.Oldukça kuru."diyerek elleriyle tekrar çiçeğe dokundu.
Önüme doğru döndüğümde Karan'ı düşünceli bir şekilde gökyüzünü izlerken gördüm.
Ne düşünüyordu?Açıkçası merak etmiyorum.Evet kesinlikle merak etmiyorum.

Arkamızda ilerleyen tekneye baktığımda karınlarını doyuruyorlardı."Yemeğinizi bölmek istemem ama Alaz Bey bu bizim 36 kişi ve yarışma yetkilileri ne zaman ortaya çıkacak acaba?"sorumla birlikte hepsi Alaz'a doğru baktı.
"Bu akşam"dedi yemeğinden bir ısırık daha alarak adaya vardığımızda onları kalede buluruz.Yarışma yetkilileri de kalede.Seni ikna edebilmek için zaman kaybettik,onlar çoktan varmıştır."
Tüm bunlar benim suçum değildi, hâlâ da değil.Tanımadığın birine veya birilerine inanmamak suç olmazdı.
"Bizim yemekler ne zaman gelir,Alaz?"bende tam bu soruyu bekliyordum.Aslan Elfin'im.
Bu soruya Alaz cevap vermek yerine yemeğine devam edince yanındaki kumral adam cevap verdi.
"Sizin yemeğiniz bizim teknede.İsterseniz verebilirim.."diyerek saatine baktı."ancak şuan yerseniz önümüzdeki saatler boyunca aç kalırsınız.Adaya varmak sandığımızdan daha uzun sürecek."
"Yeter bu kadar bilgi,Cemal"dediğinde adamcağız açtığı ağzını kapattı.Hepimizin delici bakışları Alaz'ı bulduğunda o umursamazca yemeğinin son kısmını yemişti.Sonraki saatlerde aç kalacağından onun gözünün önünde yemek yemek zevk verici olacaktı.

Derin düşüncelere ne zaman dalmıştım bilmiyordum ama uykuya dalalı 1 saat olmuştur.

***
Su sesleriyle gözümü açtığımda etraf karanlıktı ama etrafı aydınlatan birşeyler vardı.Bunlar ağaçlık ormanı görmemi sağlıyordu.Yavaş hareketlerle yerimde doğruldum.Gözlerimi aralamakta hafif zorlanıyordum.Uyuduğumda öğlene doğru gelen saat hangi ara akşam olmuştu,bu kadar uyumuş muydum?Elfin 'i göremiyordum.Teknede sadece Asır ve ben vardık.
Kuruyan boğazımın acısı geçtiğinde "Elfin nerede?"dedim.Uyandığımı fark eden Asır arkasını dönerek yüzüme iyice baktı.
"Tuvalete gitmesi gerektiğini söyleyince Alaz'ın olduğu tekneye bindi ve şu gördüğün ormana gittiler."Başımı çevirip baktığımda Elfin tekneye binmeye çalışıyordu.Teknenin yüksekliği onun boyuyla ters orantılı olacakki tam binemiyordu.Alaz dayanamayıp Elfin'i kaldırıp tekneye attığında Elfin sinirli bir şekilde kalkıp bağırmaya başladı.Bu sırada ben ve Asır dayanamayıp gülmeye başladık.Etrafıma bakındım.Şuan bir adaya çok yakındık ama gideceğimiz yere yaklaşıp yaklaşmadığımızı bilmiyordum.
Aç olmama gelirsek uyuduğum için aç değildim.Karnımı uyku ile doyurmuştum."Ne kadar kaldı?"Bıkkın nefesim ve sesimle sorduğum soruyu Karan cevapladı.
"Son iki saat"gökyüzüne doğru bakarak devam etti."Biraz daha dayanamam gerek.Kaleye vardığımızda bir oburdan,bir huysuzdan ve bir uykucudan kurtulmam için son 2 saat."
İşte tam sırasıydı.Bu sözleri yedirmenin hakkını bilirim yiğidim.Aklından geçdn şeytani planlarımla ayağa kalktım.Karan'ın tam karşısına gelince durdum.Tekne hareket ettiği için sarsıntılıydı."Ay!Karan'ın oturduğu taraf su alıyor!"diye bağırdığım esnada Karan yani Asır aceleyle ayağa kalktı.Kalktığı yere baktığında su olmadığını gördü.Tam bana doğru döndüğü esnada onu omzundan itekledim.Ama bunu yapacağımı anlamış gibi bileğimden yakalayarak beni soğuk suyun içine çekti.
Ben soğuk denizin içinde cebelleşirken o her zamanki alaycı gülüşüyle sırıttı.
"Ödeştik,uyuyan güzel."dediğinde duyduklarımı algılamaya çalışıyordum.
Az önce Elfin ile Alaz'a güldüğümüz için şimdi onlar da bize gülüyordu.Ama komik değil di ki.
"Pardon,ne ödeşmesi?"diyerek bağırdığımda tekneye doğru yaklaştı.
"Boğuluyormuş gibi yaptın ve ben o soğuk denize atladım.Seni kurtarmak için!Şimdi de sen beni düşmekten kurtarmaya çalıştın.Başaramamış olsan da iyi niyetin gözümden kaçmadı"dedi eğlenir gibi.
Onu kurtarmaya falan çalışmamıştım.O benim bileğimden tutarak peşinden denize çekmişti.Tekneye çıkmakta olduğunu görünce peşinden bende giderek sırılsıklam olmuş tişörtünü tutarak çekmeye başladım.Ama benim neredeyse 2 katım olduğu için onda hiçbir etki yapmamıştı bu hareketim.

Asrın HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin