Bölüm 6

1.1K 54 44
                                    

______________________________________

Bunu söylediğim an kapıya doğru yürüyüp hiçbir şey söylemeden odadan çıktı Gece. Bir anda ne olmuştu anlamamıştım ama pek de sorgulamadım. Tekrar yatağıma uzanıp olanları düşünmeye başladım yalnızca.

Orada öylece ne kadar durmuştum bilmiyorum ama saatler geçmişti, buna emindim. Bir ara içim geçmişti, uyuyakalmıştım hatta.

Uyandığımda biraz başım ağrıyordu. Ve terlemiştim. O yüzden Ilık bir duş alıp öyle gittim salona.

Giray da benim gibi odasından çıkmamıştı sanırım, ortalıkta gözükmüyordu çünkü. Diğerleri ise PlayStation oynuyorlardı.

Diğerleri dediğim, Samet, Yağız ve Gece.. Sanırım Gece'ye pes oynamayı öğretiyorlardı. Anıl'sa onlardan ayrı bir koltukta oturuyor, telefonu ile uğraşıyordu.

İçeri girdiğimde beni tek fark eden Anıl olmuştu, sanırım diğerleri oyuna daldıkları için ruhları bile duymamıştı. Bu yüzden ben de onlara hiç bulaşmadan Anıl'ın yanına oturdum ve "Ne yapıyorsun?" dedim elindeki telefonu işaret edip.

Samet, Gece ve Yağız zaten beni duymamışlardı ama Anıl yine de sessiz olmamı işaret etti. Sonra kendisi de sessiz bir şekilde konuşup "İnternette geziniyordum." dedi biraz morali bozuk bir şekilde. "Daha doğrusu, birkaç araştırma yapıyorum diyelim.."

Bunu söyledikten sonra bir süre sessiz kalıp oyun oynamakla meşgul olan Gece'yi izledi. Ardından tekrar bana dönüp "Çok tuhaf Kayra.." dedi düşünceli bir şekilde. "Gece hakkında hiçbir şey bulamıyorum.."

Benimde bakışlarım Anıl'ınki gibi Gece'nin üzerinde gezinmeye başladığında "Nasıl yani?" dedim merakla.

Bu sorunun cevabını gerçekten merak ediyordum. Ama bakışlarım Gece'nin üzerinde olunca, bir anlığına dikkatim dağılmıştı. Bu yüzden Anıl'ın cevabını duyamamıştım.

Gözlerim ve zihnim yalnızca Gece'ye aitti o an. Omzuna dökülen simsiyah saçlarına ve insanın içini ısıtan gülüşüne bakarken dünyadan soyutlanmış gibiydim.

Beni kendime getiren şeyse Anıl'ın kolumu dürtmesi olmuştu.

"Hı?" diyerek ona döndüğümde söylediği hiçbir şeyi duymadığımı fark ederek yeniden başladı konuşmaya.

"Bu nasıl oluyor anlamıyorum.." dedi ve elindeki telefonu bana çevirdi. "Şuna bak! Araştırmadığım yer kalmadı. Ne bir haberde, ne de sosyal medyada, Gece'ye dair hiçbir şey yok. Onu arayan biri veya birileri yok. Herhangi bir kayıp ilanı, ya da onu tasvir eden hiçbir bilgi.. Bu kız o gece o ormana gökten düştü sanki.. Ona dair tek bir bilgi dahi yok!"

Anıl konuşmayı bitirdiğinde kaşlarımı çatıp "Bu nasıl olabilir?" dedim. "Kız hamile.. Hiç değilse onu arayan bir kocası, ya da sevgilisi olmalı."

Kafa sallayıp "Yani.." dedi Anıl. "Durum o şekilde olsaydı, belki olurdu."

"Ne demek istiyorsun?"

Anıl telefonunu hemen yanına, koltuğun üzerine bırakırken söyleyeceği şeyden oldukça rahatsızmış gibi huzursuzca kıpırdandı yerinde.

"Bilemiyorum." dedi sonra. "Bunu söylemek hiç hoşuma gitmiyor ama, belki de o kendi isteğiyle hamile kalmamıştır. Demek istediğim, taciz veya-"

"Anladım."

Anıl ağzımdan çıkan tek kelimelik ve oldukça keskin nefesin ardından susup öylece bana bakmaya başladığında düşüncelerimi yok etmek istercesine anlımı ovuşturuyordum.

Anıl'ın bu teorisi sinirlerimin alt üst olmasına yetmişti.

Ben orda öylece sakinleşmeye uğraşırken Gece bir anda bana dönüp "Gördün mü Kayra?" dedi büyük bir heyecanla. "Az önce gol attım!"

Sinirimi belli etmemek ve onu üzmemek adına hafifçe gülümsedim bu söylediğine. O ise heyecan içinde oyununa döndü tekrar.

Hangi or*spu çocuğu böyle bir masumiyete kıyabilirdi ki..? Bir varlık hangi akılla, hangi vicdanla böyle bir şey yapabilirdi? Aklım almıyordu!

Bu teorinin doğru olmaması için yalvarıyordum resmen kendi kendime. Düşüncesi bile sinirden köpürmeme neden olurken, böyle bir şey gerçekten olduysa, o adamı bulur ve kendi ellerimle gebertirdim.

Aldığım derin soluklar sinirimi açıkça belli ederken Anıl kolumu tutup "Biraz sakin ol." dedi anlayışla. "Bu düşünce beni de deli ediyor ama yalnızca bir ihtimal. Biz gerçek olmamasını umalım.."

Son kez derin bir nefes alıp bıkkınlıkla geri verirken kafa salladım Anıl'ın söylediklerine.

Sonrasında Anıl tuttuğu kolumu çekiştirip "Gel benimle." dedi fısıltıyla.

Ne yaptığını anlamasam da oturduğu yerden kalkıp beni çekiştirmesine izin verdim. Mutfağa vardığımızda kolumu bırakıp "Biraz daha normal davransan keşke!" dedi. "Çok belli ediyorsun.."

Söylediklerinden bir anlam çıkarmaya çalışırken "Ne diyorsun Anıl?" dedim merak içinde.

O ise her zamanki ukala tavrıyla masaya yaslanıp "Gece'den hoşlanıyorsun." dedi bir anda. "Ona bakışlarını gördüm."

Ağzımdan yüksek sesli bir "Ne?" nidası çıktığında Anıl eliyle sesimi alçaltmamı işaret edip "Kabak gibi ortada Kayra!" dedi. "Etkilenmişsin bu kızdan."

Ona saçmaladığını ve kesinlikle öyle bir şey olmadığını söylemek istedim ama "Nasıl anladın?" diyiverdim bir anda. Ama yemin ederim yanlışlıkla söylemiştim, bu yüzden düzeltmeye çalışıp "Yani ne alaka?" dedim. "Nerden çıktı bu???"

Göğsünde birleştirdiği kolları zaten ukala olan görüntüsüne biraz daha 'çok bilmişlik' katarken "Oradan bakınca aptal birine mi benziyorum?" dedi imalı imalı.

Saçmalıyordu. Daha 2 gündür tanıdığım bir kızdan bahsediyorduk. Gerçek anlamda saçmalıyordu!

Bu yüzden konuyu dağıtıp omzuna bir yumruk geçirdim ve "Nerden baktığıma göre değişmiyor!" dedim son derece ciddi bir tavırla. "Her türlü aptalsın."

Anıl bu sözlerime göz devirmekle yetindi sadece.

Onunla daha fazla muhatap olup kendim ve Gece hakkında tuhaf düşüncelere kapılmamak için arkamı döndüm ve kapıya yöneldim ama, tam mutfaktan çıkacağım sırada, içeri girmek için kapıya yönelen başka birine çarptım yanlışlıkla.

Ve aynı anda "Pardon.." lafı çıktı ağzımızdan.

Ama birbirimizi görünce bu özür için pişman olmuştuk muhtemelen ikimizde. Çünkü bana çarpan kişi Giray'dı..

_____________________________________

Sonraki bölümde görüşürüz, HAYDİN BB.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 11, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin