Ara ara kimsesizlerin ağzından bölümler olacak. Çok uzun tutmayacağım bölümleri. Onların sahnelerini kitabın arasındaki siyah sayfalar olarak düşünebilirsiniz. ❀Keyifli okumalar dilerim.
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın çiçeklerimmm❀
NOVA
Nova. Parlaklığı ansızın artarak başka bir yıldızmış gibi görünen yıldız demekti.
Yarım kalmış bir kadına, yeniden yaşama tutunsun diye verilen bir isim...
İnsan hiç kendi hikayesini yazan kaleme darılır mıydı?
Ben dargındım.
Yarım bırakıldığım için, yeniden tamamlanamayacağım için, devam etmek zorunda bırakıldığım için...
Dargındım beni yazan kaleme.
Kaderimizin bile bir sınırı olmalıydı. Birine dayanmayacak kadar bir acı yüklemek, canilikten başka bir şey değildi.
Elimi saçıma atıp, kısa siyah peruğu çekip çıkardım. Avucumun arasındaki peruğu parmaklarımı gevşeterek serbest bırakıp yere düşmesine izin verdim. Saçımdaki lastik tokayı açtığımda, turuncu saçlarım omuzlarıma döküldü. Bakışlarımı karşımdaki aynadan kaçırmamak için lavabonun kenarlarına sıkıca tutundum.
Aynadaki içli içli ağlayan kıza baktım. Bir... İki... Ü... Dayanamadım. Bakışlarımı kaçırdım.
Ben benim için yazılan kader yüzünden, aynalara küsmüştüm.
Ben buydum işte. Aynadaki görüntüme bakamayacak kadar korkak. Bana emanet edilen saçlarıma sahip çıkacak kadar cesurdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİMSESİZLER ŞEHRİ
Teen Fiction"Kimsesiz." diye fısıldadı. "Kimsesizler." derken sesi biraz yükselmişti. "Biz sokağın bile kucak açmadığı kimsesizleriz. Bizim geçmişimiz kan kokuyor Hazan. Biz yalnızca aynı acıdan vurulmuş insanlarız. " dikleşti. "Burası bizim şehrimiz. Buras...