Uyandım.Sıkıcı bir okul günüydü.Neyse ki en güzel dersler vardı.Müzik, İngilizce,Resim ve Proje dersleri bulunuyordu.Müzik,Resim ve Proje de herkes kendi çapında takılıyordu.Bol bir kaç kıyafet giyip okula gitmek üzere hazırlandım.Aynadan kombini kontrol etmeden çıkmadığım için kendimi güzelce inceledim.Güzel görünüyordum.Ayrıca rahat bir kombine sahip olmuştum.Telefonumun şarjı tamamen doluydu.Bu oldukça güzeldi.Daha fazla oyalanmadan tüm hızım ile evden çıkmayı başarmıştım.Koşarak okula gitmek zorunda kalıcaktım çünkü oyalanmanın sonucu kötü olmuştu.Koşmayı seviyordum sorun yoktu bu yüzden.
Kısa bir sürede okula varmıştım.Zaten sınıfa girdiğim gibi ders başlamıştı.Herkes kulaklıklarını takıp şarkı dinlerken ben şarkı seçmeye çalışıyordum.O kadar seçenek vardı ki seçmek imkansızdı.Hepsini oldukça çok seviyordum.
Uzun uzun düşündükten sonra Lildeath-Moment şarkısını açtım.
♪You'll feel it kicking in soon
Are you falling in love?
I've the feeling you are
Are you falling in love?
With a feeling♪Şarkıyı dinlerken çantamdan çıkardığım defterimi sıranın üzerine koydum.Alışmak amaçlı bir kaç çizgi çizdim.
Elimi bir süre alıştırdıktan sonra bir şeyler çizmeye başladım.Onu çiziyordum.
Minik tatlı çekik gözleri,güzel dudakları,şekilli ve hoş duran saçları vardı.Beyaz fakat yakası siyah olan bir t-shirt,üzerine ise gri bir hırka giyiyordu.Tatlıydı ama mükemmel bir çekiciliği vardı.O benim olmalıydı.Birlikte olursak güzel olurdu.Minik ellerini ısıtır,saçları ile oynardım.Beraber uyanır beraber yemek yerdik ve ya sarılırdık.Her aktiviteyi onunla yapmak istiyordum.
*Jisung'un anlatımıyla*
Sınıfta hiçbir şey yapmıyorduk.Büyük ihtimalle ilk günlerden kaynaklıydı.Bu anların tadını doyasıya çıkarmalıydım çünkü geri kalan vakitte çok çalışmalıydım.Derste hoca bile yoktu bu yüzden Hyunjin Hyung'a haber verip lavaboya gitmiştim.Aynaya bakmıştım.Düzgün ve tatlı görünüyordum.Aniden başıma giren bir ağrı ile durdum.Acıdan hareket bile edemiyordum.Sanki başımın için bir şey var gibiydi.Ellerimi yavaşça kafama götürdüğümde etraf bir anlığına kararmıştı.Ne olduğunu bile kavrayamadan acı çekiyordum.
Beklemiştim.Kendime geldiğimde ne olduğunu düşünüyordum.Büyük ihtimalle açlıktan olmalıydı.Hiç bir şey yememiştim.
Kapıdan çıkarken çalan zil ile kantine doğru indim.Şanslıydım sıra da ilk sırayı kapmıştım.Bir poğaça ve meyve suyu alıp yukarı çıkmaya başlamıştım.Aniden sırtıma atlayan Jeongin ile durmuştum.
Jeongin
-Jisung!Jeongin en iyi arkadaşlarımdan dı.Benim için aşırı özel bir yeri vardı.
Jisung
-Merhaba!Jeongin
-Merhaba!Jisung
-Uyanabilmişsin bu sabah.Jeongin
-Evet uyanabildim.Yukarı doğru çıkarken elimde ki meyve suyunu açıp biraz tattım ve Jeongin'e uzattım.
Jisung
-Tadı güzel baksana.Jeongin hafiften eğilip meyve suyunun tadına baktı.
Sonra direkt ona verdim.Jeongin
-Teşekkür ederim güzelmiş.Zil çaldığında bana sarılıp sınıfına gitmişti.Bende yukarı çıkarken yolum kesilmişti.Bu o çocuktu bankta şarkı dinleyen ve kütüphane de gördüğüm.Neden her yerde karşıma çıkıyordu.Onu gördüğümde kalbim tuhaf bir şekilde atmaya başlamıştı.Aniden önümden çekildiğinde korkmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cancer |•Minsung•|
Teen FictionSadece o gün bankta yalnız başına oturup şarkı dinleyen çocuğun bir arkadaştan fazla olabileceğini nereden bilebirdim ki?... Heyecanlı bir şekilde yanına yaklaştım ve kulağındaki kulaklığın bir tarafını çıkarıp kendi kulağıma taktım.En sevdiğim şark...