BUZ VE ATEŞ

Bölüm 2

Lyanna bütün yemek boyunca Robert'in bakışlarından kaçmaya çalıştı. Sürekli ona bakıyordu. Mavi gözlerinin ağırlığını bütün vücudunda hissedebiliyordu. Sanki o bakışlar yokmuş gibi herkesle konuşmaya çalışıyordu. Artık boğulacak gibi olunca çok yorulduğunu söyleyip yukarı çıktı. Odasının kapısını kapattıktan sonra sinirini yatıştırdı. Adam ona herhangi bir fahişeymiş gibi bakıyordu. Lyanna sessizce odasında volta atmaya başladı. Boğulmaya başlamıştı. Masasında duran kitabı aldı ve okumaya başladı. Kendisi kadar sert birinin kitap okuması genelde garip karşılanırdı. Lyanna krallık tarihlerini okumayı seviyordu. Özellikle kadın yöneticileri. Şimdi okuduğu kitap kadın bir savaşçı olan Nymeria'nın hikayesiydi. Kendisi ve Nymeria'yı çok benzetiyordu. İki deli dolu, cinsiyet rollerine sığmayan kadın. Lyanna uzunca bir süre kitap okudu. Sonra elbisesini çıkarıp geceliğini giydi. Geceliği kırık beyazdı. Mumunu söndürüp uykuya daldı.

Ertesi sabah hizmetçisinin yumuşakça onu dürtmesiyle uyandı. Kızıl saçlı hizmetçisi ona eski elbiselerinden birini getirdi. Sarı bir elbiseydi bu. Belini diğer elbiseler kadar sarmıyordu ve rahat bir elbiseydi. Elbiseyi mutlulukla giydi. Hizmetçisi hızlıca saçlarını fırçaladı ve önüne gelen tutamları arkasında bağladı. Beyaz çizmelerini giyip mutlulukla aşağı indi. Daha çok kendisi gibi hissediyordu. Yemek salonundan içeri girdiğinde Robert'i görmek bile moralini düşürmedi. Mutluluklar saçarak yerine oturdu. Robert'in bakışlarına aldırmadan neşeli bir şekilde kahvaltı etti. Herkes neşesinin farkındaydı. Öğlende hep beraber at süreceklerdi Lyanna daha da mutlu oldu. Yemeğini erken bitirip hazırlanmaya çıktı. Hizmetçisi bilgilendirilmişti. Tyenne-hizmetçinin adı- hızlıca siyah bir binici kıyafeti getirdi. Eski kıyafeti artık eskidiği için yeni yapılmıştı. Lyanna hızlıca giyindi. Tyenne hızlıca saçlarını topladı. Lyanna aşağıya indi. Abisi Brandon gri binici kıyafetlerini giymişti. Diğerleri daha yoktu. Onun yanına gitti. Abisi daha geçenlerde Catelyn Tully ile nişanlanmıştı. Brandon başkası tarafından ayarlanan eşini beğenmişti. Böyle olan tek tanıdığı insandı. Belki kendisi için de böyle olacağını umuyordu sadece. Hem hanedanı hem de kendisi için iyi olacak biri.

Ned ve Robert aşağıya indiler. Robert kaslı vücudu ve yakışıklı suratıyla bütün hizmetçi kızların aklını başından alıyordu. Lyanna ne kadar aptal olduklarını düşündü. Böyle yaparak onun egosunu arttırıyorlardı. Ned ise her zamanki gibi asil hareketlerle duruyordu. Diğerleri de sırayla geldiler ve kapının önüne herkesin atları getirildi. Lyanna kızıl tüylü atının başını okşadı. Ateş koymuştu adını. Hızlı bir şekilde atına atladı. Her zaman atlarla arası iyiydi. Ailedeki en iyi binici açık ara oydu. Bazen insanlar ona yarı at olduğunu söylerlerdi.

Konvoy halinde dışarı çıktılar. Kışyarının dışı da karla kaplıydı. Kardan atlar yürümekte zorlanıyordu ama Kışyarı atları soğuğa alışıktı. Yavaşça çevreyi gezmeye başladılar. Robert kuzeyin güzelliğine hayran kalıyordu. Bu karın ve soğuğun bambaşka bir güzelliği vardı. Kuzeylilerin hepsi bu soğuğu güneyin sıcağına tercih ederdi.

Robert sürüş sırasında yanına geldi. Atını hızlandırmak istedi ama babasının yakıcı bakışlarını gördü. Robert'e gülümseyip yola bakmaya başladı. Robert onun güzelliğine dair iltifatlar etmeye başladı. Klasik tavlama taktiklerini Lyanna umursamadı. Sadece iyi biri olmaya çalıştı. Yarın sabah abisiyle beraber gidecekti ve misafire kötü davranmak hoş değildi. Robert daha 17 yaşındaydı ama daha şimdiden bir piçi vardı. Lyanna'yı rahatsız ediyordu bu. Adam asla tek yatakta yapamazdı. Dönüş yolunda Robert ve Ned muhabbet etti. İçinden sessizce abisine teşekkür etti onu Robert'ten kurtardığı için. Döndüklerinde Robert hemen içmeye başladı ve kısa sürede sarhoş oldu. Lyanna bu kepazelikten hoşlanmıyordu. Yukarı çıktı ve banyo yaptı. Üstüne kadifeden yeşil bir elbise giydi. Lyanna aşağı iniyordu ki Ned onu durdurdu.

-Konuşmamız lazım Lyanna, dedi. Lyanna bu laftan hoşlanmadı. Sonu kesinlikle iyi bir şeye çıkmayacaktı. Abisini takip etti. Abisi onu büvet ağacının önüne getirdi. Dinlenme riskinin en az olduğu yerdi burası. Sadece dua etmek isteyenler burada olurdu.

-Benden ilk duymanı istiyorum çünkü hoşuna gitmeyecek. Orada kötü bir tepki verirsen babam seni asla affetmez. Bak bunu hanedanın iyiliği için düşün. Deli Kral tahtta olduğu sürece hiçbir şey kesin değil. Arkamızda duracak hanedanlara ihtiyacımız var, dedi Ned. Lyanna kendisi için bir eş bulduklarını anlamıştı. Sadece tahmin ettiği kişi olmamasını diliyordu.

-Kim, diye sordu Lyanna korkarak. Cevaptan çok korkuyordu ama öğrenmek zorundaydı.

-Robert, seni ilk gördüğünden beri senin hakkında konuşuyor. Senin ne kadar güzel olduğundan, sana karşı duygularından, dedi Ned. Lyanna yanındaki tahtadan banka oturdu. Önündeki büvet ağacına baktı. Gözlerinden akan kırmızı reçineyi inceledi. Bu konuda seçim şansı yoktu.

-Ned, o adam evlendikten sonra yatakta hiç zaman geçirmez. Şimdiden piçi var. Yaptığı alemler herkesin dilinde. Vadi'de yatmadığı fahişe kalmamış. Bunu bana yapma lütfen, dedi Lyanna ağlamaklı bir sesli. Ned durdu ve söylediklerini düşündü.

-Robert seni gerçekten seviyor. Tanıyorum onu. Çok fazla zaman geçirdik. O değişecek. Sana duydukları değiştirecek. Başka bir kadınla bir daha beraber olmayacak, dedi Ned. Lyanna bakışlarını yere sabitledi. Seçim şansı olmasa da şansını deneyecekti. Abisinin fikrini değiştirecekti.

-Aşk tatlıdır sevgili Ned, ama bir adamın doğasını değiştiremez, dedi. Ned üzüntülü bir şekilde oradan çıktı ve Lyanna'yı kendisiyle başbaşa bıraktı. Lyanna büvet ağacının önünd eğildi ve bu evlilik olmasın diye sessizce dua etmeye başladı. Gözyaşları yanaklarından süzülüyordu. Çok nadir ağlardı ve şu an ağladığı için kendisine kızıyordu.

Akşama doğru yüzünü silip yemek odasına gitti. Her şeye rağmen gülümsemeye çalıştı. Yemek sırasında nişan konusu açıldı. Ve Lyanna Robert'le nişanlandı. Gülümsemeye çalıştı. Mavi gözlerinde sevecek bir şey aradı ama bulamadı. Sessizce başını öne eğdi. Deli doluydu ama buna engel olamıyordu. Yemekte Harenhall turnuvasından bahsedildi. Ned ve Robert vadiden oraya gideceklerdi. Kışyarı'ndan Brandon ve gidecekti ve Lyanna ve Benjen da ona eşlik edecekti. Turnuva da yaklaşıyordu ve yakın zamanda yola çıkmaları gerekecekti.