"ama kendini öldürme."
b'den, a'ya mektup.
iyi okumalar. 🧚♀️
özür dilerim.
ben hiç italya'ya gitmedim, aybike'm. uçağa bindim, yapamadım. seni kilometrelerce gerimde bırakıp gitme hissi mahvetti içimi. seninle yapamıyordum, ama seni görmeden de yapamazdım. annem gitti, ben kaldım. bir ev tuttum. sade, sıradan apartman dairesinde hep sen vardın aklımda. sadece seni düşünüyordum.
bahsetmişsin ya mektubunda, bir kızdan... c'den. c, hiç olmadı sevgilim. ben hiç işletme bölümüne sempati duymadım. beni unutman, hayatına devam edebilmen ve vazgeçebilmen için sarp'ın uydurduğu şeylerdi sadece.
hatırlıyorum sahilde öpüştüğümüz o günü. nasıl unutabilirim ki altıma aldığım o en güzel, ince, zarif bedeni? uzuvların kaplıydı sırlarla. dokundukça sevmek, sevdikçe öpmek ve ileri gitmek istedim. bana güvenip sunduğun her bir kıvrımındaki sırları çözebilmekti hayalim. huylandığın yerler, hoşuna giden yerler, muzipçe seni eğlendirebileceğim yerler...
ben, her sırrını çözdüğümü zannederken en önemli sırrı çözememişim meğer.
özür dilerim. taşımak zorunda olduğun o sırrın ağırlığı altında eziliyorum. annem sandığım kadın uçakla uzaklara, çok uzaklara gitti. ikiz kardeşim şehir dışında okuyor ama hiçbir şeyden haberi yok. ona nasıl söylerim bilmiyorum. hayatım yalanmış, her şey yalanmış...
öz annem satmış beni. karşılığımda para alacak kadar mı nefret etmişler acaba benden? çok mu çirkinmişim, fazla mı ağlıyormuşum? kızıl oluşumu mu sevmemişler?
hiçbirinin cevabını bulamıyorum.
hiçbirinin cevabını alamıyorum çünkü bu mektubu toprağını okşarken yazmak çok acı.
özür dilerim, aybike... mektuplarını çok geç okudum.
özür dilerim, gitmeni engelleyemedim.
hayatımdaki tek gerçek sendin. sen, bana rağmen yine bana tutunan kalbimdin. kıymetini bilemedim. o evi, sen içindeyken yakmaktan başka çare bulamamıştım çünkü aklıma artık beni sevmediğin dışında hiçbir ihtimal gelmiyordu.
canım acıyor, aybike... mektubum hiçbir zaman teslim edilemeyecek sana.
büyük bir yumru hissediyorum boğazımda. keşke yanımda olsaydın. ben, aylar sonra cesaret edip okuyabildiğim o mektuplardan sonra saçını okşamak isterdim.
buklelerini toprağın üstünden hissedemiyorum ki can tanem...
sahilde söylediğin o şarkıyı hiç silmedim.
o, senden bana kalan tek şarkı kaydı. üstüne eklemek isterken nereden bilebilirdim ki telefonda var olabileceğini?
canım yanıyor.
evim yok olmuş.
kucağın yok artık. toprağını mı evim bilmeliyim şimdi? yüzüm yok.
seni çok özlüyorum.
yanıma gelmeni çok isterdim.
ama artık...
ben, yanına iki kere geldim ve sen beni hayal sandın. oysa hayal değildim, gerçektim. söylemişsin ya hani mektubunda... hayal olamayacak kadar gerçek gibi. öyleydim.
aybike... ben yapamıyorum, dayanamıyorum. lütfen sen de hayal olamayacak kadar gerçek olup gelebilir misin yanıma? ellerim çok üşüyor, ısınmıyorlar sensizken.
b'nin a'ya bu kadar uzak olabileceğini düşünemezdim, demişsin.
ben de a'nın b'ye bu kadar uzak olabileceğini düşünemezdim, aybike.
b, a olmadan nasıl dayanacak?
b, a'yı çok özlüyor.
lütfen geri gel,
seni çok özlüyorum.
kızıl çocuk.
iletilemedi, hiçbir zaman iletilemeyecek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
b / ayber
Fanfictionberk özkaya'ya eski sevgilisinden gelen pişmanlık dolu mektuplar.