"Jaeyun değil mi?"
"Evet, sen de Beomgyusun di mi?"
"Evett. Çok tatlısın bu arada."
"Teşekkür ederim sen de."
"Biz eltimle çok iyi anlaşıcaz gibi."
"Bence sen Sunoo'yla da çok iyi anlaşırsın."
"Sunoo-"
"Sunoo kim?" dedi Taehyun Beom'un sözünü keserek. "Yakın arkadaşım. Merak etme sevgilini çalıcak hâli yok. Onun sevgilisi var zaten."
"İyi neyse."
"Canım kuzenim ve yengem. Artık müsaade ederseniz üstümüzü değiştirelim yoksa Jaeyun hasta olucak."
"Ben bakarım eltime olursa."
"Beomgyu hasta olursa Heeseung da bakabilir ona."
"Ohoo siz şimdiden bizi paylaşamıyosunuz. Biz yakın olunca ne yapıcaksınız?" dedi ve bana dönüp göz kırptı
"Bence Taehyun seni paylaşamıyor. Heeseung bir tepki vermedi."
"Aa hiç verir mi? Alttarafı o kadar kıskanmış ki bana bile öldürücü bakışlar atıcak." dediğinde Heeseung'a döndüm.
"Kuzeninin sevgilisini kıskanmıyorsun di mi?"
"Hiç hiç kıskanmıyorum. Neyse artık üstümüzü değiştirelim."
"Tamam o zaman. Beom biz Heeseung'la üstümüzü değiştirelim, sonra seninle konuşuruz."
"Tamam eltim. Git giyin de hasta olma."
"Sonunda." dediğini duyduktan sonra elimi tuttu Heeseung ve beni odaya sürüklemeye başladı.
Odaya girdiğimizde kapıyı kapattı ve kilitledi.
"Ne oluyo?"
"Hiçbir şey." dedi ve dolabın önüne gidip kıyafet bakmaya başladı. O bakınırken ben de kendi tişörtümü çıkardım.
Arkamı döndüğümde tişörtünü çıkardı ve kenara fırlattı. Elindeki diğer tişörtü giymesine fırsat vermeden koştum ve çıplak bedenine sarıldım.
"Jaeyun senin sevgilin hatta ve hatta parmağındaki yüzüğün sahibi benim biliyorsun di mi?"
"Biliyorum tabii ki. Nerden çıktı bir anda?" dediğimde bana döndü ve kollarını bana sardı.
"Benden başkalarına bu kadar ilgi verince hatırlatiyim dedim."
"Hiç kıskanmıyorsun değil mi?"
"Seni her şeyden kıskanıyorum."
"Peki bu kıskançlık ne kadar büyük?"
"Sana bakan herkesi teker teker bulabileceğim kadar."
"Güzel şakaymış."
"Di mi? Bence de şaka olsa güzel bir şaka olurdu."
"Heeseung."
"Jaeyun."
"O adama bir şey yapmadın di mi?"
"Yapmadığımı ben dahil sana Taehyun da söyledi."
"Yapmazsın zaten bana söz verdin."
"Yapmam zaten sana söz verdim."
"E o zaman o adama ne oldu?"
"Bilmiyorum."
