Beni Öptüğünü Farkındasın Değil Mi?"

550 32 30
                                    

Mun başta şoka uğrasa da Hana'nın öpüşüne karşılık verdi. Jeok Bong "Bay Choi ve Bayan Chu geldi." diye bağırırken Hana geri çekilmeyi düşündü ancak Mun öpmeye devam ettiği için geri çekilmek istemedi.

Öpüşmeye devam ederken Jeok Bong yine bağırmaya başladı. "Juna da geldi." Mun geri çekilecekken Hana Mun'u daha şiddetli öpmeye başladı. Mun için buna karşı koymak neredeyse imkansızdı.

Jeok Bong "Hey, neredesiniz siz?" diye bağırmaya devam ederken Mun istemeyerek geri çekildi.

Hana : "Sorun nedir?"

Mun kızararak cevap verdi. "Bizi bekliyorlar."

Hana kaşını kaldırdı. "Yani?" dedi.

Mun "Yukarı çıkmalıyız yoksa onlar aşağı inecek." deyince Hana yaklaşmaya devam edip "Görmesini istemediğin biri mi var? dedi.

Mun gülümseyerek "Bunu sormak için biraz geç kalmadın mı?" dedi.

Hana, Mun'un omzuna vurarak "Soruma cevap ver hemen!" dedi.

Mun sırıtarak "Yapma, elin acıyacak noona!" dedikten sonra Hana" Noona mı? Hâlâ mı?" diye iç geçirdi.

Jeok Bong merdivenlere doğru ilerlerken Mun ve Hana'nın peş peşe geldiğini görünce "Neredesiniz siz?" dedi.

Mun, Jeok Bong'un kolundan çekerek "Buradayız işte." dedi.

Jeok Bong olduğu yerde kaldı."Hey! Kaç kez çağırdım sizi, ne yapıyordunuz?"

Aynı anda cevap verdiler. Hana "antrenman" derken Mun "pansuman diye yanıtladı.

Mo Tak öne atıldı. "Antrenman mı, pansuman mı?"

Mun, Hana'ya bakarak durumu toparlamaya çalıştı. "Yani önce antrenman, sonra pansuman yaptık. Ama Bayan Chu, Hana noonanın elini iyileştirmeniz gerekiyor."

Hana iç geçirdi. "2 oldu."

Bayan Chu: "Biliyorum, Jeok Bong olanları anlattı. Haber vermediğin için ayrıca kızacağım ama önce elini iyileştirelim.

Bayan Chu, Hana'nın elini tutup tedavi edecekken Jeok Bong düşünceli bir şekilde Hana ve Mun'a baktı."Bir dakika yoksa siz? Siz? Ne? Hayır hayır? Bunu yaptınız mı? dedi.

Hana ve Mun göz göze gelirken Jeok Bong devam etti "Burada olduğumu bile bile mi bunu yaptınız?"

Herkes bakışlarını ikisinde toplarken Mun "Şey.. Tam olarak öyle değil. Anlık gelişti." dedi. Hana Mun'a çenesini kapatmasını işaret ederken Jeok Bong hayal kırıklığına uğrayarak "Aşağıda dondurma yerken beni nasıl çağırmazsınız? dedi.

Hana ve Mun'un yüzündeki endişe solarken Mo Tak, Jeok Bong'un kafasını kolları arasında sıkıştırıp "Seni serseri, Hana'nın yaralanmasına neden olduğun yetmiyormuş gibi bide ödül mü bekliyorsun?" dedi.

Jeok Bong, Mo Tak'tan kurtulmaya çalışırken Bayan Chu, Hana'nın elini iyileştirdi. Daha sonra hep birlikte akşam yemeğini hazırlamaya koyuldular.

Masaya geçtiklerinde Juna yarın ülkesine döneceğini söylediği için sessizlik hakimdi. Bay Choi yarın Juna'ya veda etmeden önce birlikte zaman geçirmeyi önerdi.

Juna: "Hiç gerek yok, yeterince sizi yordum." dedi. Hana'ya bakarak söylemişti bunu. Herkes yormadığını söylerken Hana bu durumla ilgilenmeden yemeğini yemeye devam etti.

Mo Tak gülümseyerek "Belki de bizimle değil erkek arkadaşıyla... yani Mun'la olmak istiyordur." Onaylamak için birine sorma ihtiyacı hissedip ekledi. "Ne dersin Hana?"

MUNHANA-TUC - THE UNCANNY COUNTER 3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin