Ödevler ile uğraşmak canımı sıkıyordu.Dolmabahçe sarayının tarihiyle ilgili ödevim vardı.
Dolmabahçe'ye gidecektim.
Sabah 6si uyanmıştım. Üstümü giyip makyaj yaptıktan sonra evden çıktım...
Bahçeden başladım gezip gördüğüm mimarinin fotografini çekiyordum
Bir yandan not alıyordum.
Sarayın içine girdiğimde daha da güzel bir hal almisti burası
Merdivenlerden üst kata çıkıp
Bir odaya girdim.
Masanın üstünde duran vazo çok ilgimi çekti elimi atmam ile yere çakılması bir oldu.
Parçalar etrafa yayıldı.
Güvenlik görevlisi gelip beni atacak diye korktum ve hatta tarihi esere zarar vermekten tutuklanabilirdim.
Ne yapacaktım yerdeki parçaları toplamaya başladım elim kesildi. Elim kesilince kenara bırakıp odadan çıktım. Değişiklik mı vardı yoksa bana mı öyle geliyordu saraydan çıktım ve çıkmam ile şok oldum.Binalar, asfalt yollar arabalar yoktu burası farklı bir yer olmuştu sanki 100yil öncesi gibi
Koşup caddenin olduğu yere ulaştım
Burası eski İstanbul
Karşıdan gelen kadını durdurdum-neresi burası
- deli mıdır nedir örf adet kalmamış çıplak çıkmış sokağa ayıp
- sene kaç
- 1337
- ne 1337 si be
- sen gavur takvimi mı soruyorsun kadın ne bileyim ben
Diyip yoluna devam etti. Zaten Türkçesi farklıydı.
Söylediği takvim hicri takvimdi galiba
Demek hala hicri takvim kullanılıyordu. 1337 miladi takvimde kaç oluyordu. Hesaplamaya başladım ve 1919!-1919 yılındayim, daha cumhuriyet kurulmamıştı.Atatürk'un Samsun'a çıkması gerekiyor. Oldu mu acaba
Kendi kendime konuşuyordum hava soğuktu. Kar yağıyordu hafiften.
Yanımdan geçen insanlar dönüp dönüp bana bakıyordu. Kadınlar çarşaflı erkekler ise fes başında geziyordu ve benim kıyafetim ne mevsime ne de döneme uyuyordu.- kış mevsimi olduğuna göre 19 Mayıs'a daha var hala kurtuluş savaşı başlamadı demek ki
Yavaş yavaş yürümeye başladım
Nereye gidecektim bu soğukta
Ve ben nasıl buraya geldim
Daha ne yaşadığımın şokunu atlatamamışken bir de deli gibi üşüyordum.Yürüdüm yürüdüm koşmaya başladım belki hareket edersem ısınırım diye ama nafile.
Dışardan deli gibi görünüyordum.Bı sokağa döndüm döndüğüm gibi bir adama çarpıp yere düşmem bir oldu.
Başımı kaldırdığımda meraklı mavi gözlerle bana bakan adamın elini uzattığını gördüm. Beni inceliyordu şaşırmış bir şekilde yer ıslaktı her yerim mahfolmustu. Ellerim çamur olmuştu adamın elini tutup ayağıya kalktım
- pardon
Tek kaşını kaldırdı
- pardon demek ki nerelisiniz lady?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İngiliz Subay~ Thomas
Historical Fictionzamanda yolculuk yapıp kurtuluş savaşı dönemine giden ve İngiliz subay ild tanışır. Yaptığı şeyled sadece onu değil ülkenin geleceğinide etkiler. Pera palas'ta gece yarısı dizisinden alıntı uyarlama