Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Arif...
_
Uzandığım yerden bir süre kalkamayınca artık götüm ağrımaya başladı.
Dün cenan'la cafee den sonra bir bara gitmiştik. Hayatım da ilk defa alkol kullanmıştım. Tabiki de ilk olduğunu cenan'a söylemeyip aksine hergün içtiğimi iddia etmiştim.
Pişmandım öyle dediğime. Alkol öyle baş ağrısı ve etkisinde bırakmıştı ki hayatım da ilkim ve sonum olabilirdi.
En son kendimi barda hatırlıyordum ama baş ağrısıyla uyandım da kendimi evde bulmuştum.
Tek başıma evdeydim. Ama daha baş ağrım geçmedi. Kalkacak halim bile yoktu. Bir kahve yapsam iyi gelirdi ama üşendiğim için götüm'ün üstünden hiç kalkmadım bile.
Karnım da değişik şeyler hissediyordum. Bu nedenle de lavabodan çıkmak dahi istemiyordum.
Şimdi kalkıp tuvalete gitmem gerekiyordu. Götüm'ün üstünden kalktığım an karıncalanma hissettim.
Keşke dün kendimi durdurup alkol almasaydım bile.
Lavaboya doğru adımladım. Ve midemin bulanmasıyla hemen kustum.
Kendimi temizleyip çıkmam için adım atarken tekrardan midem bulanıp kustum.
Bir kaç defa daha böyle olurken bilmem kaç dakikadır içindeydim bilmiyorum artık çıkmıştım lavobodan.
İçeriye doğru adımladım koltuk odasına geçtim ve uzandım çift koltuğa. Televizyonu açtım zaman geçsin diye ama geçmiyordu bile.
Keşke şuan cenan olsaydı. Zaten dünden sonra onu hiç görmedim bile, nerdeydi bu adam?
Tam telefonu elime alacakken kapı çaldı. Kimdi bu?
Ayağa kalkmaya üşenen ben kapıya doğru adımladım. Ve kapıyı açtım.
Cenandı.
"Ne zaman uyandın sen?" Diye sordu birden.
"Yarım saatten biraz fazla." Dedim.
Hiçbir tepki vermeden içeriye doğru adımladı. Elinde market poşetleri ile.
Yine yakışıklıydı.
"Başım ağrıyor Cenan." Diye mızmızlandım.
"Ben sana dedim o kadar içme diye ama sen 'yaa her gün içiyorum zaten. Bana bir şey olmaz, delikanlı adamım ben.' diye söylendin." Anlattı arkası dönük bir şekilde.
"Yaa tadı o kadar da fena değildi ama ağrısı kötü işte. Bilmiyordum ben böyle olacağını." Çocuk gibi çıkan sesimle konuştum.
"Merak etme kahve yaparım sana içersin. Sonra da yemek yeriz beraber ilaç alırsın. Ağrın dinmezse doktora gideriz." Poşetleri tezgahın üstüne yerleştirerek konuştu.
