Tom: Ee ne bu?
Mattheo: Rubbie'nin günlüğünden bi sayfa.
Draco: Günlüğünü mü okudun?
Mattheo: Yok Draco. Öylesine buldum sayfayı. Mal mısın evet okudum.
Draco: Ya siz Riddle'lar niye böyle sinirlisiniz ya delirtmeyin insanı ben gidiyorum iyi geceler.
Draco gittikten sonra Tom Mattheo'ya sert bir tokat attı.
Tom: SEN NE YAPMAYA ÇALIŞIYORSUN!! Bizi ele vermeye mi çalışıyorsun? DRACO ANLASAYDI NOLCAKTI HE SÖYLESENEE!!
Mattheo: Abi kız bizim yüzümüzden acı çekiyor! Anla biraz. Onun bize zararı yok. Onun bize zararı olmadığı gibi güçlerininde zararı yok. Sen nasıl bir kalpsizsin ya. Duygusuz birisin. Odunsun tamam mı. YETER ARTIK!!
Tom: MATTHEO SENİ ÖLDÜRMEDEN ÇIK GİT ODADAN!!
Mattheo odadan çıkmıştı. Duygularına hakim olamıyordu fakat hakim olduğu bir şey vardı. Ne pahasına olduğu önemli olmaksızın seni koruyacaktı. Buna yemin etmişti o an. Dudağında ki kanı sildi ve yanına geldi. Hala uyuyordun. Mattheo üstünü değiştirmeden kendi yatağına yattı.
Gece saat 4 suları*
Garip bir yerdeydin. Tam olarak nerede olduğunu çözememiştin. Etrafına bakındın etrafta sayılamayacak kadar çok çiçek vardı ama senin içinde soluyordu. Biraz ilerledin.
Rubbie: Kimse yok mu?
Etraf oldukça sessizdi sesin yankılanıyordu. Etrafta birilerini ararken bir anda çiçeklerin solmuş yaprakları etrafında uçuşarak seni içine aldı ve annen ile babanın öldüğü kaza gününe gittin.
Rubbie: Anne, baba.
Kaza gözünün önünde bir kez daha canlandı etrafta ki renkler anlamını yitirdi boş bir kirliliğe döndü. Sözler, kelimeler, hisler kısa bir süreliğine kesildi. O an kulakların dayanılmaz derecede çınladı gözün karardı ve bayıldın.
Gerçekte*
Mattheo: Rubbie!! Uyan. Hadi kızım uyansana be.
Rubbie: A-anne baba nerdesiniz?
Mattheo: Olum uyansanaa!!
Titreyerek uyandın. Gözlerini açtığında gözlerinde yaşlar süzülüyordu. Karşında endişe ile sana bakan Mattheo'yu gördün seni omzundan tutmuş uyandırmaya çalışıyordu. Sesi boğuk geliyordu.
Rubbie: Mattheo
Mattheo: Şükür uyandın iyi misin?
Rubbie: İyiyim.
Mattheo: Belli oluyo ne kadar iyi olduğun. Anlat ne gördün rüyanda. Yine o hep gördüğün kabus mu ?
Rubbie: Evet o. Ama bu sefer..
Dedin ve nefes verdin.
Rubbie: Annemle babam kayboldular...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YILLARIN SIRRI
FanfictionOnunda bir hayali vardı ama emin ol onun hayali bu değildi.