BÖLÜM 15 :KIZIL

312 8 12
                                    



*Bölümün bu kadar erken gelmesinin sebebi bir arkadaşımın istemesi (asla silah zoru yok) . Şunu unutmayın Denizler ölmez... Ama esmer yeşil gözlü beyefendilere ölünür.**

        'Zümrütü kıskandıran gözlerine benden başkasının bakmasına katlanamıyorum. Çok yakında tekrar görüşeceğiz...'

                                                                                                                                                                                    Kerem Ateş

      Nottaki yazıyı yazanın ismini görmemle hissettiğim korku duygusu arkamda beliren adamla ikiye katlanmıştı. Arkamdaki silüetten değil onun yapacaklarımdan korkuyordum bana değil benim dışımdaki herkese yapacaklarından...

"O ne Deniz ?"diyen Koray ile elimdeki kağıdı buruşturdum. "Hiç Tuana çiçek göndermiş." Dedim gülümseyerek. Ona ilk defa yalan söylemiştim ve şimdiden pişman olmuştum. "Tuana mı ?" Dedi tek kaşını kaldırarak. "Elindeki buruşturduğun kağıt ne öyleyse?" Kafasını yana yatırarak.  "Önemli bir şey değil Koray lütfen." Dedim gözlerine bakarak.

       Kapattığım elimi tutarak tek hamlede açmıştı. Kağıdı alıp yazıyı okumaya başladığında boynunda belirginleşen damarları beni fazlasıyla korkutuyordu. Elimdeki çiçeği yere koyarken Koray'a yaklaşıp kolunu tuttum. "Koray sakin ol lütfen." Dedim gözlerine bakarken. Neyine sakin olayım lan elin adamı benim karıma-" dedi devamını getiremeden yumruk yaptığı elini ısırdı ve Arkasını döndü.

Telefonuma gelen ard arda bildirim sesi yüzünden telefonu açtım.

'Bilinmeyen Numara'- Beyefendi çok sinirlendi galiba bu daha başlangıç . Koray bir anda kafasında ki delikle yere yığılsa ne yapacaksın Deniz ?

Telefonu titreyen ellerimle yere düşürdüm. Düşen telefon yüzünden bana dönen karalara bakmaya cesaret edemedim. Yere düşen telefonu alıp mesajları okuyan Koray ile gözlerine baktım. İçgüdülerimin anlamsızca beni Koray'ın önüne itmesiyle Koray'ın önüne geçtim. Kerem'in dedikleri mi bana bunu yaptırandı ? 'Koray bir anda kafasındaki delikle yere yığılsa ne yapacaksın Deniz ?'

       Aniden vücudumun sol tarafında hissettiğim sıcaklıkla elimi o tarafa götürdüm. Elime bulaşan kanı görmemle Koray'ın kucağına yığıldım. Korkulu gözlerle bana bakan Koray'ı görmemle nefes alışverişlerim sıklaştı. "Deniz!" Diye bağıran Koray'ı duyan kulaklarım başka bir şey duymak istemiyormuşçasına kapandı. Sesler o kadar uzaktı ki.

       "Deniz Deniz sakın. Sakın. Sakın Deniz sakın bunu yapma bana sakın."

      Elini yanağıma koyarak donuklaşan gözlerime baktı. Vücudum mu üşüyordu ? Hemde yazın ortasında. "Üşüme üşüme Deniz sakın üşüme." Dedi ısıtmak istercesine gövdeme sarılırken. "Koray." Diyebildim gücüm tükeniyordu. "Seni seviyorum." Dedim zorlukla. Kapanmak için direnen gözlerimi kapattığımda Koray beni kucaklamıştı. Bilincim hala kapanmamıştı. Gözlerim kapalıydı ama Koray'ı azda olsa duyabiliyordum.

       Beni arabanın ön koltuğuna oturtup kendiside hemen yanıma bindi ve hızlıca arabayı çalıştırıp gaza bastı. "Deniz , uyuma güzelim uyuma geldik hastaneye hadi yalvarırım." Diyen Koray yüzünden gözlerimi azda olsa açtım. Ellerimdeki kana baktım yavaşça gücüm tamamen tükenmişti kıpırdayamıyordum bile. Hala fazlasıyla kan kaybediyordum.Canım fazlasıyla acıyordu. "Koray çok acıyor."

        Son gaz yolda kayıp giden arabayla beraber çektiğim acıya ve gözlerimin direncine dayanamayıp gözlerimi kapattım. Bilincimde kapanmıştı.

Deniz'e SürgünHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin