15/DÜNYA DEĞİL BEN DÖNDÜM

175 15 3
                                    

İki ormanın ortasında bir yol vardı. Oradan geçtim baya uzun bir yoldu. Çok ürpertici bir yoldu. Ağaçlar dev gibi.
Ama yinde ıslık çala çala gittim. Zaten arabada geçmiyor. Telefonum da yok. Evet korkmak için çok sebep vardır.

"Hey bana bak..!"

Sırıtıp etrafa baktım. Ben kafayı mı yiyorum yoksa biri bana mı seslendi.

"Arkana dön sana diyorum.!?" Ürpertici bir sesi vardı.

Yavaşça ona doğru döndüm tabi orman ortasından geçersem. Ama başka yol yok ki.

Yutkunup adama baktım.

Esmer tenlerin de, Siyah takım elbise, az saklı. Elinde silah bana doğru tutuyordu.

Nefes alıp verdim.

"Yaklaş..."Dedi sakin bir sesle.

Korkudan ayaklarım titriyordu bu benden ne istiyor? Yavaşça ona yaklaştım bir anda koşsam. Olamaz çok mantıkısız.

Aramızda iki adımlık mesafe tek vardı.

Bir anda beni kendine doğru çekti.

"Aç ağzını!!!"Diye bağırdı aç
ağzını mı?

"Bırak beni!"Diye bağırdım.

Ağzıma bir hap atı. Hapın yarsı mideme gitmişti. Havada silah sesi daha geldi ellerimi başıma koydum. Tüküremiyorum da.

"Eliz..."Dedi telaşla Atlas.

Silahı adama doğru tutu.

"Cihan bırak o kızı..!" Sakin bir ses tonla dedi.

Adam beni tut arabaya kadar götürdü. Hızlıca bir kenara torba atar gibi attı beni. Daha sonra da arabasına bindi.

O kadar hızlı atmıştı ki ölücektim.

"Eliz iyi misin?"Dedi tedirgin bir sesle. yanıma koştu.

Yere tükürdüm hapın yarsı yoktu. Gözümü sonuna kadar açıp Atlas bakatım.

"Ne.!?"Dedi anlamsız gözlerle.

Yakasından tutup sağa sola saldım.

"Biz bittik..."Dedim bıraktım gözlerim kararmaya başladı.

"Eliz sakin ol o su olmadan güzel olmaz. Gel sana su alalım."Dedi dalgacı bir tavırla ama ciddiydi.

Kör gözlerle ona baktım. "Bana...ne oluyo-"Dedim duraksadım.

"Kalk ayağa seni kusturma ya çalışalım nasıl fikir?"Dedi sakin bir ses tonla.

Başımı yere eğdim bütün dünya etrafımda dönüyor. Sırıtıp etrafa baktım.

Bir anda ayağa kalktım.

Atlas sorgular gözlerle baktı bana.

"Şşş çocuk otur hemen!"Dedi ters ters bakıp.

Yanına gidip omuzundan tutum.

"Demek o gün bunu yutup duruyordun. Bensiz."Dedim tek parmağımı kaldırdım.

Gülmümseyip bana baktı.
"Nede olsa bu günü unutucaksın çocuk."Dedi büyülenmiş bir sesle.

Onu ittim.

"Tipim değilsin ama Allah var. Yakışıklısın elini bir salla..."Dedim duraksadım sarhoş bir sesle. Gözlerim yavaşça kapanıyordu. "Elini bir sallasan elisi."Dedim pat diye çenemin üstüne yere düştüm.

Gözlerimi açtığımda.Hala ormandaydık. Evet hala sarhoştum

Çenemi elimi götürdüm o kadar canım acımıştı ki bir anda bağırdım.

"Eliz tamam sakin ol."Dedi rahat bir tavırla.

"Çeneme ne yaptın?"Dedim bağırarak.

Yüzünü buruşturup bana baktı.

"Hadi kalk gidelim bakalım."Dedi sert bir sesle. Sonrada kollarına aldı.

Ona sırıtıp baktım.

"Evimize gidiyoruz yani..?"Dedim naif bir sesle.

Villa çok uzakta değildi kapılar açıldı. Evet ben Atlas'ın kollarında. Acar, Ayaz yanımıza geldi.

"Eliz?"Dedi Acar nutku tutulmuştu.

Gülümseyip ona baktım.

"Merhabalar."Dedim ellimi sallayip

Atlas baktım "Şu yürüyen kibir ve buzluk ta buradaymış."Dedim fısıltıyla.

"Ağabey bu kızın ne işi var..?"Dedi Ayaz yine soğuk yani.

"Buzlu-"Derken Atlas ağzımı tutu.

Elini çekip "Çenem ağrıyor anlamıyor musun?"Dedim söylenerek.

Atlas asansöre doğru yürüdü.

"Eliz ne yaptın ağabey.!?"Dedi sinirli sinirli Acar.

Mimik sizce Acar'a döndü Atlas.

"İçip gelmiş o kadar."Dedi Atlas sakin bir ses. Gözleri dönmüş gibi bakıyordu ama.

"Yalan söylemeyi kes o kız öyle biri değil çoçuk mu kandırıyorsun?"Dedi Acar.

Asansöre girdi "Evet çoçuk kandırıyorum!"Dedi en son kat düğmesine bastı.

Odasına girdik beni yatağına koydu.

"Hadi uyu artık..."Dedi nini gibi sesle.

"Tamam tamam."Dedim sarhoş bir sesle sonra da gözlerimi kapattım yavaşça.

***************

Sabah olduğunda gözlerimi açtım. Üstümde saten siyah gecelik. Hızlıca yorganı yüzüme çektim gözlerim tek dışarda kalacak şekilde çektim yorganı.

Atlas az ileride duran koltukta uyumuştu. Başım çok kötü ağrıyordu.Laboya gittim odada labo ve tuvalet vardı.

Aynaya baktım yüzümde çenemin üstünde dev gibi bir morluk vardı. Nefes alıp verdim.Ne olmuş yüzüme? Ben bizimkilere ne diyecektim? Aa bide dün de gidemedim ben bittim.

Hızlıca Atlas'ın yanına gittim.

"Atlas ben bittim..." Evet adamı böyle uyandırdım.

Gözlerini yavaşça açtı.

"Ne oldu? Eliz sen hep bittin zaten."Dedi yorgun bir sesle.

Yanına hızlıca oturdum.

'Bir hiçbir şey hatırlamıyorum iki yüzüm mosmor olmuş.Üç dün ev'e gidemedim."Dedim korka korka.

"Bir tane daha ekleme mi ister misin?"Dedi soğuk bir sesle.

Korkarak ona baktım.

"Ne..?"Dedim.

"Cihan bilmeme hatırlıyor musun? O muhtemelen senin peşine düşer."Dedi rahat bir tavırla.

"Nasıl ya neden ben..?"Dedim.

"Şimidi kısaca anlatayım sana. Bundan yıllar önce benim babalık yani babam iş adamı olmak istemiş. Biraz borctan zarar gelmez. Demiş uzak bir arkadaşından biraz para istemiş ama adam aşiretmiş küçük bir aşiret...O zamanlar."Dedi sakin bir ses tonla.

"Daha sonra bunlar ikisi. Büyümüşte büyümüş Cihan dün bize misafirliğe geldi aşiretin ağası babası ölmüş ama kendisi işin peşini bırakmamış. Bizden Küçük kardeşim Senayı istedi. Sena zaten evliydi o zaman boşansın dedi..."

Ben hemen sözüne atladım.

"Ne tür bir manyak." Dedim.

"Bizde hayır diyince seni benim odamda çıkarken görmüş. Yani sana takacak bize dün sizin eşiniz,sevgiliz kim varsa onu bulucam dedi Cihan."Sırıtıp bana baktı.

"Hmm bana çabuk kıyafet getirsinler okula gitmem lazım."Dedim telaşla telaş.

Hafifçe çeneme dokundu."Bu ne olucak?"Dedi dalgacı bir tavırla.

"Sargı sararsız düştüm derim. Cihan"ı sonra düşünürüz."Dedim hızlı düşünmem peki.

"Tamam anlaştık."Dedi göz attı.

Banyoya girdim.

TENHA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin