Uyandığımda hala kafamın newt'in omzunda olduğunu gördüm.
Rose: newt.
Newt: ah uyandın mı?
Rose: evet...şey beni neden uyandırmadın, omzun ağrımıştır.
Newt tam cevap verecekken kapıdan birisi girdi.
Mattheo: o zaman masaj yap ve ödeşin.
Newt: sen bizimi dinliyordun!
Mattheo: kim?
Newt: sen.
Mattheo: nerde?
Newt: kapının önünde.
Mattheo: ne zaman?
Newt: az önce.
Mattheo: rose güzelmi?
Newt: evet.
Mattheo: AHA GÜZEL DEDİ!
newt: ne! hayır!
Rose: güzel değilmiyim?
Newt: hayır güzelsin!
Mattheo: demek rose'yi güzel buluyorsun?
Newt: hayır! Yani şey! Evet! Ya! MATTHEO!
Mattheo gülerek kulübeden çıktı.
Newt: rose yani şey...
Rose: sorun değil Newt.
Dedim gülerek. Açıkçası bu hali çok tatlıydı.
Newt ensesini kaşıdı.
Newt: ımm...o zaman gidelim mi?
Rose: nereye?
Newt: yemek yemeye. Acıkmışsındır.
Rose: aslında doğru, çok acıktım.
Newt güldü.
Newt: tamam Hadi bakalım!
Birlikte frypan'ın yanına gittik.
Frypan: rose! Sonunda geldin! Ben özür dilerim...seni kırmak istemedim sadece minho'nun böyle bir yalan söyleyeceğini tahmin etmedim ve-
Frypan'ın sozunu kesen şey benim konusmamdi.
Rose: sorun yok fry. Seni tanıyorum.
Frypan: tamam o zaman! Prensesimiz ne yemek ister!
Rose: ne varsa!
Frypan ve ben güldük. Çok uzun sürmedi çünkü içeri minho girdi.
Newt: pekala hadi oturalim.
Mattheo minho'nun arkasından koşarak geldi.
Mattheo: NABER SARI LIDER!
buna herkes gülmüştü çünkü Mattheo bunu bağırarak söylemişti.
Newt: seninle isim bitmedi!
Dedi ve mattheo'yu kovalamaya başladı.
Ben oturmak için yürüyordum ama newt ile mattheo'ya bakmaktan önüne bakmıyordum bu sebeple birisi ile çarpıştım. Herkesin gülümsemesi bir anda kesildi. Carptiğim kişiye baktığımda bunun minho olduğunu gördüm.
Minho: özür dilerim...
Felix: ne için? Çarptığın için mi yoksa onun hakkında yalan haber çıkardığın için mi?!
Rose: felix tamam.
Minho: ikisi içinde...Rose,özür dilerim. Biliyorum yanlış yolu seçtim ama o çocuk seni kullanacağını söylediğinde dayanamadım!
Rose: ...pekala,seni affediyorum.
Minho tam bana sarilacakken aramıza seojun girdi.
Seojun: boş yapmayın bak döverim hepinizi! Açım be!
Yeonjun: boz ayı! Doymuyorsunki!
Chuck: off cidden bende açım!
Yeonjun: sus be cüce!
Chuck: ven cüce değilim!
Seojun: ve ben boz ayı değilim!
Yeonjun: öylesiniz!
Bu sefer seojun ve chuck, yeonjun'u kovalamaya başladı.
Minho elini bana uzattığında ben geri çekildim.
Minho: hani affetmiştin?
Rose: affettim, ama hala sana güvenmiyorum.
Dedim ve minho'nun yanından geçip felix'in yanına gittim.
Mattheo: çok büyük bir yanlış yaptın dostum.
Minho sadece mattheo'ya bakmakla yetindi.
...
Yemeğimizi yemiştik. Ben ormana.gifip oturmaya başladım.
Yeonjun: hey.
Rose: hıh! Oh korkuttun jun..
Yeonjun: üzgünüm. Bir sorun mu var?
Rose: ben...dayanamıyorum jun...
Yeonjun gelip yanıma oturdu.
Yeonjun: anlat bana rosie.
Derin bir nefes aldım.
Rose: ya bir hataysam?
Yeonjun: ne?
Rose: yani...saçma, buraya benden önce hiç kız gönderilmedi. Niye şimdi? Ya ben bir hataysam?
Yeonjun: hayır rose...sen bir hata değilsin.
Rose: buraya ait değilim...güçlü değilim,dayanıklı değilim, zeki değilim...
Yeonjun: rosie...sen bu cehenneme ayak bastın. burdan çıktığımızda söz veriyorum. Seni dans ettireceğim ve senin ellerinden tutacağım. o tuttuğum elleri asla bırakmayacağım. Ve kavga edebilirsin,haklıda, haksızda olsan seni savunacağım. Ama ben olmazsam sert kız olmak zorundasın. Sana söylüyorum; kendine iyi bak, senin için değerli olan kişileri koru.{ insanlar hata yapar,ama düzeltemez }
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇAK
Mystère / Thrillerizinsiz bir misafir labirente girerse ve o kız ava paige'in kızı çıkarsa sizce olaylar nasıl gelişir? işte burda bunu öğreneceğiz. İyi okumalar.