Merhabalaaar...
Dün gelecek olan bölümü çok üzülerek bu akşam atıyorum.
Şunu da söylemiş olayım, bölümleri kısa tutuyorum hem böyle daha hızlı yazıyorum hem de tadında oluyor bence. Zaten Kurşuni'yi yazmak benim zamanımı almıyor, daha sık bölüm yazabiliyorum böylece.
Teşekkürlerimi ve özürlerimi gönderiyorum sizlere...Keyifli okumalar!
Bölüm Şarkıları
Sema - Fikrimin ince gülü
Teya Dora - Džanum
OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYALIM! ☆
🌝
Annem, babam yönünden çok şanslı bir kadın olduğu için onların evliliğini ve aşkını hep kıskanırdım. Babam, annemi öyle güzel seviyordu ki...
Bende kendimi böyle bir eş bulacağıma daima inandırmıştım. Ama şimdi ise ne hayal ettiğim gibi bir düğün yapıyordum ne de hayal ettiğim kişiyle evleniyordum.
Aynada yansımama bakarken düşündüğüm şeylerden sadece bazılarıydı bunlar.
Üst kattan gelen seslerle eşya taşıdıklarını anladım.
Son kez aynada rujumu sürmeye başladığımda kapıyı tıklatıp Aleyna içeriye girdi.
"Yanarım, sana kına yapamayacağımıza yanarım."
Ona buruk bir şekilde gülümsediğimde ruju kapatıp küçük çantaya attım ve beyaz elbisemi tekrar düzelttim.
Sabah kargocu tarafından kapıma bırakılan bu elbiseyi Karan'dan başka kimse göndermezdi.
Kutunun kenarındaki papatya buketini elime aldığımda Aleyna'nın dolu gözleriyle göz göze geldim.
"Sanırım ağlayacağım." Yanına gidip ellerini tuttuğumda benim de gözlerim dolmuştu.
"Bu iş bittiğinde, yeniden evleneceğim ve biz deli gibi eğleneceğiz." Kahkaha atmaya başladı.
"Göreceğiz." Altında yatan imayı umursamadım.
Nikah saatine çok fazla bir vaktimiz kalmamıştı, sabahtan beri sadece evin içerisinde koşturduğum için dışarıda ne olup bitiyor hiç bilmiyordum.
Aleyna, nikahta yalnız olmayacağımızı, Karan'ın ve onların askeriyeden arkadaşlarının geleceğini söylemişti.
Kapı çaldığında Aleyna hızlı adımlarla gidip kapıya baktı. Üzerinde siyah, yırtmaçlı, kısa bir elbise vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURŞUNİ
General Fiction!YETİŞKİN İÇERİK / ASKER KURGUSU ! "Ne kadar da yakışmış bu kurşuni renk sana." Yine beni görmezden geldiği bir gün daha. Alışıyordu insan, bir süre sonra sevilmemeye, yok sayılmaya, itip kakılmaya. Alışıyordu insan, tanıdığı bir insanın artık yaba...