****
Adar
Deran'ı hiç zorlanmadan yataktan direkt olarak kucağıma aldığım zaman yaptığım hareketle ben de şaşırmıştım ama şu an bunu görmezden gelmek en iyisiydi.
Yüzlerimiz oldukça yakındı ve onun bana saf saf bakması ile benim bütün vücudumu sıcaklık dalgası kaplamıştı ve bana neler olduğunu az çok tahmin edebiliyordum.
Daha birkaç günlük elamanı arzulamam saçma değil miydi a.ına koyayım?
Gerçi eleman değil, kendisi eşimdi...
Elim olsa bile birbirimizi hiç tanımıyorduk ve ben sözde onun kardeşinden hoşlanıyordum.
Aynen reis aynen.
Bak hoşlandın şu an.
Deran'ın tüy yumağı bacaklarıma sürtünmeye başladığı zaman anca girdiğim hayal aleminden çıkmıştım ve çıkar çıkmazda kollarımı serbest bırakarak Deran'ın yatağa düşmesini sağlamıştım.
Aslında o kadar zayıf biri de değildi.
"Ya hayvan mısın, Allahın belası." Deran, nefesi kesilmiş gibi konuştuğunda kafamı aşağıya eğerek ona doğru bakmıştım.
Gözlerim bütün vücudunda dolanıp en sonunda tüysüz baldırlarına odaklandığım zaman sadece iç çekmek ile yetinmiştim.
Bişi yok bişi yok bişi yok.
İyice sapık olup çıkmıştım...
Daha önce birkaç tane erkekle birlikteliğim olmuştu olmasına ama hiçbir kimseyi bu kadar bir bakışı ile arzuladığımı hatırlamıyordum ve benim en kısa zamanda kendime gelmem gerekiyordu.
Onlar geçmişte kalmıştı ve şu an ben evliydim, evliliğim boyunca da eşime ihanet edecek değildim.
Adamlığa sığmazdı, ne de olsa erkekliğin adamlığa ihtiyacı vardı.
"Irz düşmanı" Deran, boğuk sesi ile konuşup bacağıma tekme attığı zaman bakışlarımı baldırlarından çekip sinirden kızarmaya başlamış gözlerine odaklamıştım.
Uzun zamandır kimseyle birlikteliğim olmamıştı ve büyük ihtimalle onun acısı şu an yeni yeni çıkıyordu, evliydim ve yapacak bir şeyim yoktu.
Deran'a da zorla sahip olacak değildim.
Kocalık zorbalık değildi.
"Özür dilerim, seni dışarıda bekliyorum." Sesimi alçak çıkartmaya çalıştığım zaman Deran'ın bakışları yumuşamaya başlamıştı ve bu hali nedense bana sevimli gelmişti.
"Çık dışarı." Cırlarmış gibi konuştuğu zaman gülümseyip yüzüne doğru eğilmiştim.
Bu adam benim birkaç gündür ayarlarım ile oynuyordu.
"Seni öpebilir miyim?" yavaş bir biçimde sorduğum soru ile Deran'dan sadece, "Hı?" tarzında bir kelime kazanmıştım.
Saçlarını öpüp geri çekildiğim zaman gevşediğimi hissetmiştim ve bu his nedense bana huzur vermişti.
Arkadaşlar kafayı yemiştim.
