10.

1.5K 15 1
                                    

Adar çevrim içi

Adar : ateşin nasıl oldu?

Adar : içim hiç rahat değil...

Deran : 38.8

Deran : olsun kendi hastanen değil sonuçta.

Deran : her yerim ağrıyor.

Deran : dün senin yüzünden o kadar saat dışarıda bekledim, kesin o yüzden oldu.

Deran : yeni uyandım ama gözlerim felaket derecede ağrıyor.

Adar : bekledik*

Adar : ben sana eve gidelim dedim ama sen istemesin Deran.

Deran : eve gelip ne yapacaktık Adar?

Adar : o ne demek şimdi Deran?

Deran : evde canım çok sıkılıyor.

Deran : evde herkes bana uzaylıymışım gibi bakıyor üzülüyorum Adar.

Deran : burada kimse benimle konuşmuyor ve soru sorsam da kimse cevap vermiyor.

Adar : abartma Deran.

Deran : neyi abartıyorum Adar?..

Deran : anca sen eve geldiğin vakitler, bütün herkes benim varlığımı hatırlıyor ve işte o zaman herkesin aklına geliyorum.

Adar : sen Payitahta da yalnızdın Deran.

Deran : tarih desen var...

Deran : evet İstanbulda da yalnızdım ama mesleğimi yapıyordum ve her gün farklı insanlarla tanışıp melekler ile ilgileniyordum ve yalnızlığımı unutuyordum.

Deran : sizin yüzünüzden buraya sürüldüm ve senin resmen oyuncağın oldum.

Deran : her neyse ben uyuyacağım.

Deran çevrim dışı

Görüldü 12.56

Adar çevrim dışı

******

Adar

Deran ile konuşur konulmaz içime kurt düşmüş bir şekilde bütün işlerimi bırakarak hastaneden de zar zor izin alarak eve resmen koşarak gelmiştim.

Deran'ın evde dışlandığının ya da eve daha tam anlamı ile alışamadığının ben de farkındaydım ve ikimizin de rahat edebilmesi için birkaç gündür başka bir ev bakıyordum ama daha tam anlamı ile içime sinen bir ev bile bulamamıştım.

Deran tüm gün boyunca odasında kedi ile beraber oturuyordu ve onun için üzülüyordum.

Elimden geldiğince onunla sohbet etmeye çalışsam da işin sonunda ikimiz de kavga ediyorduk ve ikimizden birinin kalbi kırılıyordu.

Eve gelir gelmez koşarak Deran'ın odasına girdiğim zaman onun yatakta uyuduğunu görmüştüm.

Kedisi ayaklarıma miyavlayarak sürtünüp odadan dışarıya çıktığı zaman kediye bakmayı kesip odaya girip kapıyı kapatmıştım.

Yatağa doğru yavaş adımlarla ilerleyip uyuyan adama bakıp burukça gülümsemiştim.

Gelen yemeği bile yememişti garibim...

"Deran." Onu korkutmamak için yavaş bir şekilde dürttüğüm sırada yüzünü bana doğru dönüp yorgun bir şekilde bana baktığı zaman ona bakıp burukça gülümsemiştim.

Ani bir hareket yapıp onu korkutmak istemiyordum ve izin verse de vermese de ona yardım etmek istiyordum ama bana sinirli olduğu için buna izin verir miydi onu bile bilmiyordum...

"Neden geldin?" Yorgun sesi ile bana yönelttiği soru ile gülümsememi bozmadan konuşmuştum ve diğer taraftan da ateşine bakıyordum.

"Sana bakmaya geldim, unutma iyi günde kötü günde." Ateşini fark ettiğim zaman daha fazla bir şey demeden üzerindeki yorganı asılıp yere atmıştım.

"Duşa gireceksin, ateşini düşürmem gerekiyor." Ona doğru eğilip kucağıma aldığım zaman Deran bir şey demeden bıkkın bir şekilde iç çekmişti.

O istese de istemese de zar zor ona bu duşu aldırmam gerekiyordu çünkü Allah korusun, havale geçirmesi büyük olasıydı...

Deran ellerini boynuma sarıp kafasını da göğsüme koyduğu zaman derin bir nefes alıp zar zor banyonun kapısını açmıştım.

Sanırım bu duş düşündüğümden daha zor olacaktı...

Aşiret Damadı /bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin