• Geçmiş
Ryan kütüphanede kitap okuyan çocuğun yanına yaklaşıyordu,elindeki kahvesiyle.
Ryan'nın tanışmak için adım atması üzerinden çok geçmişti, o gün kendileri hakkında konuşup kaynaşmışlardı. Şuanda ikisi arkadaştı tabi ama Ryan bu süre içerisinde hislerinin farkına varıp Sebastian'a ilk neden yaklaşamadığını anlamıştı. Çocuğa farkında olmadan bir ilgisi başlayıp aşık olmuştu.
Kütüphanedeki koltukların üzerinde oturan çocuğun yanına oturdu. Sebastian ilk başta irkilmişti çünkü farkında olmadan kitaba fazla kaptırmışı kendini.
"Kahve aldım,korkuttuysam özür dilerim. "
dedi Ryan elindeki kahveyi ona uzatarak. Sebastian kahveyi aldı ve teşekkür ettiğine dair kelimeler mırıldandı. Kütüphanede oldukları için sessiz olmaya çalışıyordu. Ryan'da ona kafa salladığında kafasını Ryan'ın omzuna koydu.
Ryan bu ani temastan dolayı heyecanlanmıştı. Minik bir temas olsada bu temaslar Ryan için çok önemliydi. Hisleri kendini açığa çıkartıyor ve belli oluyordu. Yinede dikkatini toplayıp Sebastian'ın elindeki kitabı okumaya başladı. Tabi ne kadar okuyabilirse.
Kitabı bir yarım saat civarı okumuşlardı.Saat geç olmuştu,eve geçmeleri gerekiyordu. Planları kütüphaneye gidip kafalarını boşaltmaktı. İkisininde hayatı bu aralar fazla dolu,yorucu ve stresli geçiyordu. Sessiz bir ortamda herkesten uzak olmak kesinlikle güzel bir plandı.
"Saat geç olmuş,eve geçelim istersen?"
dedi Ryan sessizce,etrafındakileri rahatsız etmek istemiyordu.
"Olur,iyi olur aslında."
İkiside sessizce ayağa kalktı ve kütüphaneyi terk etti. Reşit olmadıkları için araba süremiyorlardı arabaları olsada. İkiside şoförünü arayıp evlerine gittiler.
○
○
○
○ Yarım saat sonraAynı yerde olmasalar bile iletişimlerini kesmiyorlardı. İnstagram üzerinden yazışıyorlardı.
Ryan:Hala arabada mısın?
Sebastian:Malesef bizim şoför biraz yavaş
Ryan:Ben çoktan eve geldim. Eve geçtiğinde yazarsın
Sebastian:Tamam o zaman görüşürüz
Ryan:Görüşürüz
○
○
○• Günümüz
Sebastian'nın bugün maçı vardı. Sebastian'ın ilk maçı Çağdaş Bodrum'la olan maçtı. Sebastian heyecanlı olsada ne yapması gerektiğini biliyordu. Takımına elinden geldiğince yardımcı olacaktı. Hem takım kaptanıyla yani Melih'le de konuşmuştu fazla heyecana gerek yoktu. En iyi bildiği işi yapıcaktı. Oyunu istediği şekilde ilerleticekti yani skorda büyük bir fark bırakacaktı.
Takımdaki 13 numaralı formayı giyen arkadaşı yanına geldi. Öğrendiğine göre bu takımda 16 yaşından beri vardı.
"Heyecanlı mısın?"
"Yani biraz ama çokta gerekli olduğunu düşünmüyorum. Ne yapacağımı biliyorum sonuçta. "
Kafa salladı karşısındaki. Umarım beni egolu biri olarak görmez diye düşündü Sebastian, nede olsa doğruyu söylemek egolu olmak değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Amour •Sebastian Szymanski Ryan Kent
Novela JuvenilAmour:Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu ,aşk