• Geçmiş
Sebastian sevdiği yemeği karnını ağrıtacak kadar yedikten sonra sonunda sofradan kalkabilmişti.
Oturma odasına geçip,kendini koltuğa bırakmıştı.
"Of Ryan,bugün çok yemek yedim. Neden durdurmuyorsun?"
"İştahla ve severek yiyordun yavrum,neden durdurayım?"
"Karnım ağrımaya başladı çünkü."
dedi sızlanarak.
"Gel ovalayayım."
"Hayır, ağrısı giderse biraz daha yemek isteyeceğim. Sonra baya yerim ve bu sefer kusarım. Kusmak istemiyorum. Midemin bulanmasını da istemiyorum."
Ryan kaşlarını çattı ve konuştu. Sevgilisine yardımcı olmak istiyordu.
"Ama acı çekeceksin?"
"Ağrı geçerse daha fazla acı çekeceğim?"
"Oda doğru. Ama olsun sonra yemene izin vermem,gel ovalayayım. "
"Hayır ben gidiyorum."
dedi ve kalkmaya çalıştı. Kalkamayınca yerinde duraksadı.
"Ryan yardım et,kalkamıyorum. Kaldır beni."
Ryan yerinden gülerek kalktı ve Sebastian'ın koltuktan kalkmasına yardımcı oldu.
"Odaya çıkartmamı ister misin?"
"Yok birazcık yürümem lazım galiba."
dedi yüzünü buruşturarak. Ağırlık çökmüştü üstüne. Hem yediği yemekten dolayı hemde uykusu gelmişti. Normaldi ağırlık çökmesi. Bedeni yeterince güçsüzdü zaten.
Merdivenleri yavaşça çıktı ve odalarına girdi. Öncesinde dişlerini fırçaladıktan sonra odalarındaki yatağa girdi.
Mayışmıştı,uykusu gelmişti haliyle uyumak istiyordu. Ama odaya girip onu uyutmayacak Ryan odaya girene kadar.
"Bebeğim?"
"Efendim sevgilim."
"Uyuyacak mısın?"
"Mayıştım biraz,yemek yedim ya uykum geldi."
"Bu saatte uyuyacak mısın gerçekten?"
"Evet,gel sende beraber uyuyalım. "
Ryan yorganı kaldırdı ve içerisine girdi.
"Ben başka şeyler yapmak istiyorum. Özledim seni,sevmek istiyorum seni."
"Çok yorgunum,üzgünüm ama olmaz."
"Ama koca bebeği çok özlemişler, sevmek istiyormuşlar."
"Biraz sevebilirlermiş ama yorgun olduğu için çok ileri gidemez,karşılık veremezmiş."
"Ama çok özlemişler,yetmezmiş. "
dedi Ryan dudaklarını büzerek.
"Koca bebek çok yorgunmuş,bugün çok yorulmuş. "
"Diyorum ya aşırı özlemişler, dünyalarr kadar."
demişti Ryan dünyalar kelimesini uzatarak.
"Koca bebek çok bitkinmiş,kendini o modda hissetmiyormuş ama ne yapabiliriz ki?"
"Bilmiyorum ama herşeye rağmen kabul ediyorlar, koca bebeği çok sevdikleri için en ufak sevgisine bile muhtaçlarmış şuanlık yetebilirmiş bir ihtimal."
"Peki o zaman koca bebek de tamam demiş. "
Ryan gülümseyerek sevgilisinin yanağına bir öpücük kondurdu. Minik bedeni koluyla kavrayıp,kafasını boynuna gömdü. Oraya kısa süreli birkaç tane öpücük bıraktıktan sonra yüzünü kaldırdı ve sevgilisinin dudağına yöneldi. Sebastian'ın dudağına öpücükler kondururken ağzından bir şeyler de mırıldanıyordu.
Dudaklarını ayırdı ve sırıtarak konuştu Sebastian.
"Gerçekten özlenmiş koca bebek."
"Demiştim çok özlemişler koca bebeği. "
"Tamam o zaman devam edebilirler."
dedi ve duraksadı.
"Dur bir,koca bebeği özleyen kim peki?"
"Koca bebeğin sevgilim diye seslendiği,Ryan isimli biri."
"Koca bebek kim?"
"Adı Sebastian'mış doğru hatırlıyorsam."
"Yaaa öyle mi?"
"Öyle,Sebastian'ı çok özlemiş Ryan."
"Sebastian'da özlemiş Ryan'ı."
Yeşil gözlü sevgilisinin yüzünü elleri arasına aldı ve dudağını uzunca öptü.
"Ryan vazgeçmiş,bu kadarı yeterli değilmiş "
dedi gülerek mavi gözlü.
○
○
○• Günümüz
Yatakta sağa sola dönsede bir türlü uyuyamıyordu Sebastian. Tüm sessizliğe zıt olarak dış kapının kilidi açıldı.
Anahtar girişinin sesini duyduğu için Ryan olduğunu anlamak pekte zor değildi. Bu yüzden herhangi bir paniğe girmemişti.
Kısa süreli açmış olduğu gözlerini geri sımsıkı kapadı ve Ryan'ın odaya çıkmasını bekledi.
Ama beklediğinden de uzun sürmüştü sevgilisinin odalarına gelmesi. Elinde bardaktan yudumladığı suyla odaya girmişti.
Bardağı odanın içindeki komidinin üzerine bıraktı ve Sebastian'ın yanına adımlayıp,önünde durdu. Eğildi ve sevgilisinin yüzünü daha net görebilmek için yatağın yan tarafında dizlerini kırmış bir biçimde oturdu.
Sevgilisinin tüm düşüncelerinin tam tersi gelmişti. Bırakmamıştı onu. Bırakmak aklından hiç geçmemişti daha doğrusu. Ondan ayrı bir yaşam sürdürebileceğini,hayat yaşayacağını düşünemiyordu.
Her şeyde o vardı. Ryan'la alakalı çoğu şeyde Sebastian vardı. Geçmişinde,geleceğinde,bugününde, hatta hayatının bütününde Sebastian vardı. Var olacaktı da.
Eşinin üzerindeki battaniyeyi biraz daha yukarı çekti mavi gözlü. Üşümemesini isterdi. Ayağa kalkıp odalarındaki banyoya girdi ve duşa girdi. Kısa bir duştan sonra dişlerini fırçaladı ve banyodan çıktı.
Bu sürede Sebastian hala uyanıktı. Ne yapacağını merak ediyordu. Gidebilme ihtimalini fazla düşündüğü için bu ihtimali unutturacak bir şeye ihtiyacı vardı. Eşinden bir hamle bekliyordu.
İzlendiğinde kalp ritmine sahip çıkamamıştı ve bir şok etkisi oluşmuştu, şimdi ise sakince bir temas bir yakınlaşma istiyordu. Fazla temasada ihtiyacı yoktu. Gitmeyeceğine inandıracak kadar olsa yeterliydi.
Ryan yatağa girdi ve üzerine yorganı çekti. Sebastian'ı belinden kavrayıp,kendine çekti ve aralarındaki mesafeyi azalttı. Kafasını boynuna gömüp,kokusunu içine çekerek öpücükler kondurdu boynuna sevgilisinin.
Sebastian'ın saçlarından yoğun koku gelince burnunu sarı saçlara bastırdı, kokuyu ciğerleri dolana kadar çekti. Uyuşturuyordu kokusu Ryan'ı. Saçlarına uzunca bir öpücük bırakıp gözlerini kapattı Ryan.
"Sen duşa mı girdin? Mis gibi kokuyorsun."
dedi ve cevap bekledi sevgilisinden. Uyanık olduğunu anlamadığını mı sanmıştı gerçekten? Cevabı alamayınca tekrar konuştu.
"Sebastian uyumadığını biliyorum balım. Saklamaya gerek yok."
Sebastian hafifçe kafasını salladı ve konuştu.
"Sen gelmeden iki saat önce girmiştim galiba. Ayrıca duşa mı girmem lazım güzel kokmam için?"
"Hayır,sen hep güzel kokuyorsun. Sadece şampuan kokun daha yoğun geldi. Mis gibi kokuyor."
Sebastian sessiz kaldı, söyleyecek bir şey bulamamıştı. Ryan'ın tekrar konuşmasını bekliyordu.
"Uyu hadi,yarın antrenman var."
Sebastian yavaşça gözlerini kapattı ve Ryan'dan gelen kokuyu solumaya çalıştı. Gitmeyeceğine emin olduğuna göre uyumaması için hiçbir neden yoktu
(777 kelime)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Amour •Sebastian Szymanski Ryan Kent
Fiksi RemajaAmour:Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu ,aşk