Amour •Sebastian Szymanski Ryan Kent

Épisode 7

• Geçmiş

Daha yeni başlayan ilişkilerinin nazar boncuğu olmuştu birbirlerine küsmeleri. Daha doğrusu Ryan'ın Sebastian'a küsmesi.

Sebastian'a düpedüz yürüyen çocuğa karşı dikkatli olmasını söylemişti Sebastian'a. Onunla konuşmasını, göz göze gelmesini istemiyordu.

Sebastian onun dediğine uysada malesef ki iyi tarafı ağır basmış, çocuk ona soru yönelttiğinde onu cevaplamıştı. Ryan bunu uzaktan gördüğü için yanlış anlamış, sevgilisinin açıklamasını beklemeden oradan uzaklaşmıştı.

Ayrılıp ayrılmadıklarını da bilmiyordu Sebastian. Büyük bir bilinmezlik içerisindeydi.

Okulun bahçesindeki bankta oturan sevgilisinin yanına gitmek istesede,onun tepkisinden korkuyordu.

Yanında istemeyedebilirdi, konuşmakta istemeyebilirdi. Çok istedi sevgilisinin yanına gidip sorunlarını halletmek. Sevgilisi onu hiç dinlememişti çünkü.

Yanına gitmeyi istiyor sonrada bu düşünceleri aklından kovuyordu. Olayın üstünden 1 gün geçmesine rağmen sinirli olabilirdi. Hiç konuşmamıştı onunla. Konuşmak istediğinde ise Ryan dinlemiyordu,oradan uzaklaşıyordu.

Yinede kendine engel olamadı ve Ryan'ın yanına ilerledi. Yoldan geri dönmek istesede Ryan'ın bakışları onu bulunca bundan vazgeçti.

Yanına ilerledi ve oturduğu bankta yanına oturdu sevgilisinin.

"Sözümü kesmeden beni dinleyeceksin Ryan. Sinirli halinle aniden karar verip, sorumsuz davranamazsın. İlişkimizi düşünüyorsan ani kararlara yer yok. Sağlıklı bir ilişki kurabilmemiz için. "

"Dinleyecek bir şey yok aslında Sebastian. Sağlıklı bir ilişki kurmayı düşünüyorsan karşı tarafın düşünce,istek ve uyarılarını dikkate almalısın. "

Sakin bir iletişim kurmalarına şaşırmıştı Sebastian. Sevgilisi söylediklerinde haklıydı ama oda haksız değildi.

"Sen benim düşüncemi dinlemiyorsun ama,açıklama yapmama engel olup,iletişim kurmamızı engelliyorsun."

dedi ve devam etti.

"Neyse birbirimizi suçlayarak bir şeye varamayız. İlişkiyi nasıl yaşamamız gerektiğini birbirimizden ve yaşadıklarımızdan öğreneceğiz. Açıklama yapmama izin verir misin?"

"Dinliyorum?"

"Matt yanıma geldi. İlk başta onu umursamadım istediğin gibi göz teması da kurmadım. Sonra birşeyler sordu,soru sorunca onu cevapladım. Bu kadar,sandığın gibi birşey yok."

"Cevap vermek zorunda değilsin ki Sebastian? Ne diye rahatsız olduğumu ve bu durum yüzünden onunla kavga ettiğimi bildiğin halde onunla konuşuyorsun? Anlamıyorsun, seni uyardım ve sende bunu dikkate almayıp onunla konuştun. Uyardığım şeylerin yapılmasından rahatsız oluyorum ve emin ol sevgilim olmasan bu durum umrumda olmazdı. Ben yanımda düşüncelerimi ve uyarılarımı dikkate alan birini istiyorum."

diyip oturduğu banktan kalkmış ve oradan uzaklaşmıştı. Sebastian'ın yapamadığını o yapmıştı.

Sebastian sevgilisinin ardından bakakalmıştı. Bu konunun bu yere gelebileceğini düşünmemişti. Düşüncesiz biri değildi,hatta baya dikkat etmişti dediklerine uymaya,ama bu olayın bu kadar büyüyeceğini gerçekten tahmin etmemişti. Aralarında halledebileceklerini düşünüyordu. Sadece bir cümle kurmuştu ama Ryan'ı da suçlamıyordu. Demekki bu konu onu fazla rahatsız ediyor ve üzüyordu.

Tekrar iletişim kurmaya çalışacaktı Sebastian. Şuan kendini haklı konumda gördüğünden dolayı objektif bakmayı reddediğini biliyordu.

Banktan kalkıp,sınıfa ilerledi. Sınıfa girince direk sırasına oturmuş,başını sıraya yerleştirdiği kollarının üstüne koymuştu.