Jungwon POV:
"Jungwon, gözlerin beni benden alıyor."
Ben ne okudum az önce?! Bu çocuk benle dalgami geçiyor?! Zaten geçiyorda, ne bu Aşk-ı ilanmı?! Hah, yapacak birşey yok. Katlanacağım her türlü. Sadece umursamayacağım, hepsi bu! Evet! Umursamayacağım!
Anlatıcı POV:
Jungwon sinirliydi, ama yapacak birşeyide yoktu. Derin bir nefes aldı ve derse odaklanmaya çalıştı. Bu sırada Sunoo Jungwon'a bakıyordu. Yazdığı şeyi okumuştu. Belliydi.
...
Zil çalmıştı. Sunoo sırasından hızlıca kalkıp Jungwonun yanına gitmişti. Jungwonun sırasının önüne bir sandalye çekip oturdu.
"Ee tepkin ne? Yine o sinirli ifadenimi yapıcaksın yoksa?" Dedi ve kahkaha attı. Jungwon'un ona bakmadığını anlayınca Jungwon'a el salladı.
"Jungwon? Tripmi yiyorum?"
"Ne tribi, ne saçmalıyosun. Yazdığın nottan sonra normal normal davranman beni bozuntuya uğratıyor."Dedi göz teması bile kurmayarak.
"Tam olarak nasıl davranmam lazım, öğret o zaman." Dedikten sonra Jungwon Sunoo'ya baktı. Sunoo şeytan gibi sırıtıyordu.
"Siktir..." Jungwon dedi ve sırasından kalkıp lavaboya gitti. Aynada kendisine baktı. Karnında hiç yaşamadığı bir his vardi. Belkide aşktır? Hayır, değil. Herşeyiyle nefret ettiği birine aşık olamazdı. Olabilirdide. Ama o öyle hissetmiyordu. Derin bir nefes aldı, ve verdi.
Lavabodan çıktı ve sınıfa doğru yürümeye başladı. Sınıfa girdi sırasına doğru yürürken-
"Ahanda geldi Jungwon! Gel yanımıza sosyalleş!" Jungwon'a el salladı. Yanında okulun ateşli kızı Karina, herkesin 'sözde' aşık olduğu çocuk Soobin ve her okulda olan bad boy Mingyu. Ve diğer kankileri. Ama bunlar en popülerleriydi. Jungwon Sunoo'ya doğru tiksinmiş bir yüz ifadesi yaptı ve sırasına geçti.
Oturduğu sırada yanına Soobin geldi.
"Selam, Jungwon. Sunoo seni bize çok anlatırdı. Sonunda tanışma şansı bulduk, değil mi?" Dedi, yüzünde tatlı bir gülüş vardı. Jungwon sert biri bekliyodu, ama değilmiş.
"Ben Choi Soobin. Belki taniyorsundur aynı kattayız hatta."
Dedi ve elini sıkması için Jungwon'a uzattı.Jungwon 1 dakika boyunca Soobin'e baktı ve gerçekliğe dönünce o da kendini tanıttı.
"A-Ah- Bende Yang Jungwon! Evet, tanıyorum okulda popülersin, ahah..." Dedi çekingenlikle ve Soobin'in elini sıktı.
"Popülermi? Hah, haberim oldu en azından, sağol." Dedi ve kıkırdadı.
Garip bir şekilde Jungwon'un... Hoşuna gitmişti. Belki de Soobin çok nazik biri olduğundandır. Kim bilir? Soobin, Sunoo zırlağından daha iyidir diye düşündü. Jungwon derin düşüncelere dalmıştı.
"Eyyy! Jungwon! Nasılsın? Sunoo seni anlat anlat bitiremedi, bizde kendi gözlerimizle seni görmeye geldik!" Dedi Mingyu ve Jungwon'a omuz attı. Ardından da Karina geldi.
"Cidden, Sunoo başımızı ağrıttı... Bu arada ben Yoo Jimin, ama Karina adını kullanıyorum. Tanıştığımıza memnun oldum!" Dedi ve Jungwon'a doğru gülümsedi.
"Bende Kim Mingyu, umarım daha iyi geçiniriz Jungwon'cuğum!" Dedi ve Jungwon'a doğru güldü.
Jungwon yutkunda. Ve elleriyle oynamaya başladı.
"Bende sizinle tanıştığıma memnun oldum..." Dedi sessizce. Sunoo Jungwon'un etrafını sarmış arkadaşlarının yanına gitti.
"Hadi ya Jungwon! Biraz sesin çıksın! Sana arkadaş buldum, hatta popülerler." Dedi ve Jungwon'a doğru baktı.
Jungwon sessiz kaldı. Çekiniyordu, çünkü etrafında popüler kişiler vardı ve bütün gözler Jungwon'daydı. Ellerine doğru sıranın aşşağısına baktı.
"Jungwon?" Mingyu başını eğdi ve Jungwon'a baktı. "Bir sorunmu var?" Diye sordu.
"Ah- ah yok yok! Sadece aklıma birşey takıldıda, onu düşünüyordum."
Dedi ve sahte bir gülüş yüzünde belirdi."Jungwon, gülüşünün yapmacık olduğunu biliyorum ama gülerken tatlı duruyorsun." Dedi Soobin Jungwon'a doğru yumuşakça gülerken.
"Ben? Benmi?" İşaret parmağıyla kendini gösterdi, çekingen bir şekilde.
"Ahah, evet sen."
Jungwon yine başını eğdi.
"Teşekkürler..."
Soobin Jungwon'a doğru güldü.
"Kesin şu işleride, hadi dışarı çıkalım. Teneffüs'ün bitmesine 15 dakika daha var." Dediği anda Karina, Jungwon ve diğerlerini oturdukları yerden kaldırıp koridora sürükledi.
...
Jungwon okulda nerdeyse ilk defa dışarı çıkmıştı. Ve artık herkes, evet herkes Jungwon'a bakıyordu. Popüler kişilerin arasında normal birimi? Tam dedikodu kaynağı.
Jungwon sessizce yürüyordu, diğerleri ise sohbet ediyordu. Sunoo, Jungwon'un sessizliğini fark etti ve Jungwon'un sağına geçti.
"Huhu, neden sohbet etmiyorsun? Yinemi utangaçlığın tuttu yoksa, hm?"
Dedi ve Jungwon'a doğru güldü."Komik değilsin. Ve ben utangaç biri değilim. Uydurma." Dedi çok ciddi bir şekilde.
"Ohh? Öyle olsun o zaman Jungwon'cuk" der ve Jungwon'un omzuna kol atar.
"Ne yapıyorsun?! Çek şu kolunu! Havalı falan değilsin!" Jungwon Sunoo'nun kolunu omzundan çekmeye çalışıyordu ama Sunoo bu konuda inatçıydı.
"Hm, hayır." Dedi ve daha sert bir şekilde tutmaya başladı. Jungwon bu durumdan iğrenmişti.
"Ah, Jungwon! Bu arada Sunoo bana telefonunun olmadığını söyledi. Maddi durumundanmı?" Dedi Karina Jungwonla göz teması kurarken.
Jungwon POV:
Sen kesin kimlik numaramı falanda söylemişsindir. İt.
Anlatıcı POV:
"Hayır maddi durumumla alakalı değil, sadece sosyalleşmek istemiyorum. O kadar." Derken, Jungwon hala Sunoo'nun kolundan kurtulmaya çalışıyordu.
"Ama bizimle arkadaşsın artık, bizimle iletişim kurman gerek değilmi?" Dedi Karina.
Jungwon POV:
Ne? NE?! Arkadaşmı?! Dalgamı geçiyor bu? Bu kadar kolaymı bu şey?!
-_--_--_--_--_--_--_-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Onun Gözleri °-Sunwon-°
Romansa"Ah, Jungwon. Gözlerinle beni baştan çıkarıyorsun." 'Chase Atlantic-Friends'