çiçeklerin içerisinde bomba vardı. Bir anda içeri polisler geldi hemen Mike'ı tutukladılar sonunda kurtulmuştum bu beladan. Artık dışarı rahat çıkabilirdim. Mike ve polisler gitti hala şok olmuş bir şekildeydim. Telefonum çaldı arayan babam idi şaşırmıştım. Açtım.
Babam: Cho-Hee nasılsın kızım?
Cho-Hee: İyiyim baba sen nasılsın?
Babam: Bende iyiyim sizin gibi çocuklardan ünlü çıkmasını zaten bekliyordum
Cho-Hee: Öylemi bekliyor muydun şaka yapıyorsun herhalde
Babam: Hayır gayet ciddiyim seni görmek istiyorum çok özledim sizi
Cho-Hee: Beni göremezsin hem beni terk edersin hemde daha beni görmek istiyorsun!
Bağırarak konuşmamı tüm üyeler duymuş olmalıydı.
Babam: Sizi terk etmedim sadece
Cho-Hee: Sadece ne baba beni anlamıyorsun ve anlamayacaksın da
Babam: Sizi kimseye mahcup etmedim hiçbir zaman her zaman yemeği içmeyi ben karşıladım
Cho-Hee: Her şey para ile olmuyor baba!
Bunu söyledikten sonra gerisi karanlıktı. Uyadığımda bir hastane odasındaydım. Akame ve diğerleri beni izliyorlardı. Gözümü açtığımı gördüklerinde hemen etrafıma toplandılar.
Akame: Cho-Hee iyi misin?
Cho-Hee: Evet ama bana ne oldu?
Maki: Stresten ve kaygıdan dolayı bayıldın
Cho-Hee: Bu gün çok yorucu bir gündü hem babam denilen embesil aradı onun için böyle oldum
Jessica: Tamam ben senin çıkış işlemlerini hallediyorum
Jessica gitmişti benimde serumum bitmek üzereydi. Telefonuma baktım Felix'den 15 cevapsız çağrı bende geri aradım. Açtı.
Felix: Alo Cho-Hee iyi misin?
Cho-Hee: İyiyim aşkım
Felix: İçim sonunda rahatladı be sen şuanda neredesin?
Cho-Hee: Hastanedeyiz
Felix: Ne hastanede mı ne oldu?
Cho-Hee: Sadece bayılmışım bir şeyim yok
Felix: Geliyorum hangi hastahane
Cho-Hee: Biz şimdi hastaneden çıkıcaz zaten
Felix: Tamam o zaman sizin eve geliyorum
Cho-Hee: Gelmezsen ölür müsün hem ben evde uyuyacağım yorgunum
Felix: Tamam meleğim sen uyu
Eve gitmek için yola çıktık hemen uyumaya gittim. Saat zaten 22.42 olmuştu uykum iyice gelmişti uyudum yarın yine prova vardı ilk yurt dışı konserimiz 3 gün sonra yapacaktık. Londra'da verecektik. Hemen yatağa uzandım uykuya daldım. Sabah erken kalkıcaktık saat 06.00 da uyandık kahvaltı yaptık stüdyoya vardığımızda saat 07.28 olmuştu.
Varır varmaz hemen başladık provoya. Bitirdiğimizde saat gece 02.45 olmuştu. Eve vardığımızda çok açtık. Hemen bir paket ramen yapıp uyumaya gittim. Yarın Londra'ya gidecektik orada 3 kere konser verecektik. Uykuya dalmıştım. Sabah saat 08.00'da uyanıp bir saat sonra uçağa binecektik. Hazırdık hemen Londra'ya doğru yola çıktık. Uçak çok rahattı. Londra'ya vardığımızda birçok lovely bizi bekliyordu. Aralarında tanıdığı. Birisi vardı bu bu babam cidden mı zaten yeterince sinirimi bozması yetmemişti herhalde burada da bozacaktı.
Hemen hotele yerleştik bu hotel epey büyüktü. Odada tek başıma kalacaktım. Odaya yerleştikten sonra yayın açtım.
Cho-Hee: Merhaba lovelyler
Yayına birçok kişi girmişti aralarında Felix,Chan ve Jeongin'ds vardı. Sürekli chat'e birşeyler yazıyorlardı.
Chat:
Felix'de mı burada
Sevgilin nerde Cho-Hee?
Nerdesiniz Londra mı orası?
Seni seviyorum Sevgilim
Konser yarın verilecekti. Yayını biraz daha sürdürdüm ardından kapatıp çalışmaya gittim.
