Bu bölümde daha hiç kimsenin evlenmediği sadece birlikte takıldıkları zamanlara ait. Yaşı 18 ikenki zamandır.
Cho-Hee aynadan bir süre kendine baktı. Daha uyanalı 10 dakika bile olmamıştı. Yüzümü yıkadıktan sonra günlük rutin işlerini yapmaya başladı. Kahvaltıyı bu gün Akame hazırlayacaktı. Zaten aşağı indiğinde buram buram waffle kokusu geliyordu. Telefonuna bir süre bakındı ardından masaya oturdu.
Cho-Hee: Günaydın!
Akame: Günaydın
Kahvaltının hazırlanmasına yardım etmişti. Tüm üyeleri tek tek uyandırdı ardından telefonuna gelen bildirim ile yarım ağız sırıttı.
Felix'im: Saat 12.00'da hazır ol tüm günümü seninle geçirmek istiyorum bebeğim ❤️
Kahvaltı yaptıktan sonra hazırlanmaya başladı.
Binna: Hayırdır ne oldu ne bu hazırlık?
Cho-Hee: Felix birazdan gelicek onunla dışarı çıkıcaz dolaşıcaz
Binna: İyi sana kolay gelsin
Cho-Hee tüm kıyafetlerini çıkarmıştı ama bir türlü seçemiyordu. Elbise mi? yoksa alt üst ayrı mı? Etek mi şort mu? Crop mu bluz mu? Birçok seçenek vardı en sonunda dolabının bir köşesinde pembe çicek desenli beyaz bir mini etekli elbise buldu. Kısa kollu derin göğüs dekolteli oldukça güzeldi. Ne gündelik duruyordu nede fazla abartılı. Yüzüne hafif bir makyaj yaptıktan sonra saçlarına şekil verdikten sonra tamamen hazırlanmıştı.
Geriye sadece takıları kalmıştı küpesini takarken bir tanesi yer düştü ve yatağın altına doğru yuvarladı. Küpeyi alırken altaki bazı resimler dikkatini çekti. Felix ile geçirdiği tüm güzel zamanların fotoğraflarıydı. İlk düetlerinden tutun daha geçen haftaki buluşmalarının fotoğrafı vardı. Resimlere bakarken çağrılması ile irkildi. Resimleri çekmesine yerleştirdi ardından hızlı adımlarla aşağı indi. Felix elinde bir buket mor lavanta ile bekliyordu. Sevgilisine sarıldı ardından evden ayrıldılar.
Cho-Hee: Seni çok seviyorum sevgilim hemde çok
Felix: Bende seni çok seviyorum meleğim
Az ileride bir banka oturdular uzunca sohbet ettiler. Daha erken olduğu için dolaşmaya karar verdiler. Ellerini birbirlerine kenetleyerek yürüyüşe başladılar. Onları gören herkes parmak ile ikiliyi gösteriyordu. İkili gelen bakışları umursamıyordu. Bir kafeye gelmişlerdi bir masaya oturdular.
Garson: Hoşgeldiniz efendim ne alırdınız?
Cho-Hee: Vanilyalı milkshake alayım
Felix: Soğuk kahve alayım
Garson siparişleri not almıştı.
Cho-Hee: Felixie~
Felix: Efendim?
Cho-Hee: Biz ne zaman evlenicez?
Bunu her buluşmasında Cho-Hee Felix'e soruyordu. Ne zaman evlenicez Lix? Ne zaman ayrı eve çıkıcaz sevgilim? Gibi gibi sorular sürekli olarak alıyordu Felix. Her seferinde daha hazır değilim desede Cho-Hee laftan anlamıyordu. Çünkü 4 yıldır sevgililerdi. O da istiyordu elbet her normal insan gibi bir aile olmak. Cho-Hee'nin sorusunun ardından derin bir sessizlik oluştu. Felix'in çalan telefonu ile sessizlik bozulmuştu.
Felix: Efendim hyung?
Minho: Felix biz çook sıkıldık ve Jisung'da Cho-Hee'yi özlemiş gelelim mi sizin yanınıza
Felix: Bekle bi... Aşkım Minho hyunglar da gelmek istiyormuş gelsinler mi?
Cho-Hee: Evet gelsinler çok özledim bende onları
Minho: Hanımcı seni
Felix: Hyung sen kendine bak önce-
Jisung: Minho aşkım kiminle konuşuyorsun sen öyle
Minho: Felix ile konuşuyorum
Jisung: Bırak çabuk o telefonu da hazırlanmama yardım et
Minho: Peki Felix bana konumu at yarım saate orada oluruz
Felix: Tamam hyung
Telefonu kapatıp geri sevgilisinin gözlerine bakmaya başladı.
Felix: Birazdan gelirler miş
Sohbet ederken siparişleri gelmişti. İçeceklerini yudumlarken aynı zamanda sohbet de ediyorlardı. Çok geçmeden Minho ve sevgilisi Jisung gelmişti. Birer sandalye çekip masadaki sohbete dahil oldular.
Şimdi ise ChoLix evli iken ki bir kısmı yazmaya kara verdim.
Cho-Hee yine bir sancı ile ayaklanmıştı hamileliğin 8. ayında idi. Bu günlerde geceleri sürekli olarak sancısı oluyordu.
Cho-Hee: Felix çok sancım var
Felix: Hığ ne oldu?
Cho-Hee: Çok sancım var
Felix yataktan hemen kalktı. Arabanın anahtarını alıp Cho-Hee'yi hastaneye götürdü.
Doktor: Endişelenecek hiçbir şey yok yalancı sancı imiş
Felix derin bir oh çekti.
Doktor: Bu yalancı sancılar daha çok olur onun için çok fazla endişelenmeyin
Şimdide çocukların doğduğu bir zaman getirelimm
Bebeğin ağlaması ile Cho-Hee sızlanmaya başladı.
Cho-Hee: Lixie Minnie ağlıyo sen baksana
Felix yorgun gözler ile ayağa kalkıp Minnie'yi kucağında sallamaya başladı.
Felix: Yeter kızım uykum var
Bebek sadece ağlıyordu. Yaklaşık yarım saat sonra bebek geri uykuya dalmıştı. Felix birkaç kelime mırıldandıktan sonra yine yatağa geçip uyumuştu.
Aklıma bir türlü fikir gelmedi en fazla bu kadar yazabildim. Umarım beğenirsiniz bebişlerim 💋✨❤️