Yorum yaparsanız sevinirim yavrular.
***
"Ya Emre," Dediğimde Emre telefonunun ekranını kapatıp adımlarını durdurmazken gözlerini bana çevirdi.
"Efendim?"
"Şimdi ben senin gözyaşın olsaydım beni siler miydin, yoksa dudağının kenarına gelince yalar mıydın?" Dedim merakla.
Kaşlarını çattı ve sorumun saçma olmasını umursamadan "Bebeğim gözyaşı yalama gibi bir fantezim yok." Dedi.
Ben de kaşlarımı çattım. "Aşkım ama o gözyaşı benim."
"O halde amuda kalkıp gözüme geri sokardım. Ne gözümden, ne gönlümden düşmene izin vermem." Dediğinde dudaklarım aralandı ve gözlerim büyüdü.
"Ohaa." Dedim romantik(?) cümlesine şaşırarak. Adımlarımı durdurup kollarımı ona doladığımda afallayarak kollarını kaldırdı. Hızla etrafına bakarken bir elini belime koydu.
"Biri görecek." Haklı olduğu için geri çekildim. Okul yolundaydık ve her yerden bir tanıdık çıkabilirdi.
"Yılbaşında ne yapsak acaba?" Dedim ellerimi montumun cebine koyarken.
"Bilmem, bana pek fark etmiyor."
Ofladım. "İyi, boş boş oturalım." Diye sinirli bir sesle konuştum. Emre her şeyi o kadar boşveriyordu ki sinirleniyordum.
"Tamam la kızma." Deyip düşündü biraz. "Hava soğuk olur, dışarı kar yağmadıkça çıkmayalım. Evde kalıp anime izleyebiliriz, oyun oynayabiliriz, bizimkileri çağırıp eski maçları izleyebiliriz, bol bol sevişip öpüşebiliriz." Gülümseyerek başını eğip bana baktı. "Seçenek çok."
Dayanamayıp ben de gülümsedim.
Dakikalar sonra okula geldiğimizde bahçeye girdiğimiz an üzerimde hissettiğim gözlerle etrafıma baktım. Bize garip bakışlarla bakan birkaç kişiye anlamaz gözlerle baktım.
Koridorda yürürken bizim sınıftan iki kızın koridorun başında bize bakıp fısıldaşarak konuşmalarıyla kaşlarım çatıldı.
"Garip hissediyorum." Diye mırıldandı Emre ben gibi kaşlarını çatmışken. O da üzerimizdeki bakışları hissetmişti.
Aklıma gelen düşünceyle yutkundum. Anlamışlar mıydı? Anlamış olamazlardı çünkü biz Emre'yle 9. Sınıftan beri böyleyiz yani hep birlikte takılıp yakın davranıyorduk, şüphelenecek herhangi bir davranışta bulunmamıştık.
Biri de söylemiş olabilirdi. Bir tek Mert biliyordu, ki Mert'in söylemeyeceğine adım gibi emindim.
Duraksadım. Ediz de biliyordu. Söylemiş miydi? Emre'yle araları hâlâ çok kötüydü. Bunu geçen akşam toplandığımız zamanda birbirlerine olan bakışlarından anlayabiliyordum. Söylememesi için bir neden yoktu. Ama Ediz'in bu kadar kalleş biri olduğunu sanmıyorum.
Sınıfa girdiğimizde gözlerim ilk sınıftaki topluluğa takıldı. Sınıftaki neredeyse herkes her kış olduğu gibi peteğin önünde toplanmış konuşuyorlardı. Ama garip bir şekilde normalden daha kalabalıklardı.
"N'oluyor amına koyayım." Diye mırıldandı Emre bir adım atıp beni arkasına almaya çalışarak. Onun önümde durmasına izin vermedim.
İlk Eda'nın gözleri döndü bize. Ardından diğerlerine gözleriyle bizi işaret edince aralarındaki konuşma bitti ve hepsinin tüm odağı biz olduk.
"Hayırdır?" Dedi Emre çatık kaşlarıyla onlara bakarken. "Bir şey mi oldu?"
Okan birkaç büyük adım atarak öne çıktı. Bize ilk defa insan görmüş gibi bakan Eda'yı eliyle kenara iteledi. Herkes kavga çıkacağını anlamış gibi yaslandıkları yerden ayrılırken Emre ceketimin kenarından tuttu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAPIK -BXB
Random0532..: Meme Taş çocuk: Anlamadım? 0532..: Memeleriniz diyorum beyefendi memeleriniz -Yarı texting-