Büyük Plan

5 1 10
                                    

Sonunda her şey hazırdı! O ajan bozuntusunu etkilemek için özellikle seksi bir elbise giymiştim. Evet ilk tanıştığımızda Kuzey in bana aldığı mavi elbise...
Kuzey 25 kilimetreyi yeniden yürümeyelim diye evin deposundaki çift kişilik bisikleti çıkartmıştı.
Kendisi öne oturdu ve yola çıktık. Şu an korkmam mı lazım? Veya heyecanlı mı hissetmem gerekiyor? Hayır hiçbirini hissetmiyordum... Yalnızca bu iş olsa da bitse diye düşünüyordum. Ne var bana zarar gelmeyecek sonuçta! Yoksa gelicek mı?...

Sonunda eski evimizin önündeydik. İçeriye dogru bir adım atmadan önce Kuzey e döndüm
"Kuzey bana bir söz verir misin"
"Ne sözü birtanem"
"Ne olursa olsun beni iyi hatırlar mısın"
"Ah şapşal bir, bize bir şey olmayacak ve iki, seni hep iyi hatırlıyorum zaten sen benim her şeyim varım ve yokumsun..."
Gülümsedim,"tesekkür ederim..." dedim ve içeri girdim. Bu da ne?! Evin bir kilidi veya anahtarı olmadığı için içeriye biri girmiş ve her yeri dağıtmıştı
Tak
Tuk
Tak
Tuk
"Kuzey..." dedim korkuyla ve Kuzey e sindim. Kuzey bana döndü ve fısıldayarak "içeride biri var" dedi. Sonra bir kahkaha sesi geldi. "Sonunda evinize geldiniz! Sizi merak etmiştim. Özellikle de seni güzellik!" Bu o ajan bozuntusuydu!
Yanımıza yaklaştı ve bana doğru yürüdü. Kuzey tam ajan ın üzerine atlayacakken onu iri yarı bir adam tuttu.
Geriledim ama bir adam da benim arkamdaydı! Hızla belimden tuttu ve ağzımı kapattı. Ava giderken avlandık ne güzel!
Önümdeki ajan gözlerime bı bandana bağladı ve "Ben Emre... Memnun oldum güzellik" dedi.

Gözlerimi bir odada yatağa zincirlenmiş bir şekilde açtım. Ananı si- . O sırada karşımda Kuzey i gördüm
ya ben niye yatakta bağlıyken o sandalyede bağlı! Haksızlık kardeşim
Başımı yana doğru çevirdiğimde Emre mıydı Emir mıydı ismi lazım değil duruyordu. Bana bakıyor ve sanki acıyordu. Sıçayım senin acımana! Bir anda patladım ve "Ne var kardeşim! Ne bakıyon bir b*k mu var" Güldü ve "Var sıkıyor mu" dedi ve gözlerini belime çevirdi. Ha ne?! Belimin etrafında zincirler dönüyordu ve onlar da yatağa bağlıdı. "Yok ebesinin nikahı! Bu ne lan" güldü ve "senden her şeyi bekliyorum o yüzden işimi şansa bırakmadım" dedi. Daha sonra dışarıya seslendi. "Fatih! Gel şu gereksizi al!" Gereksiz ben miyim ya! Daha sonra içeriye bir adam girdi ve hâlâ baygın olan Kuzey in yüzüne vurarak uyandırdı. "Kalk!" dedi ve Kuzey in iplerini çözüp kolundan tuttuğu gibi sürükledi.
Zavallı Kuzey daha ne olduğunu anlamadı...
"Eeee" dedim. "Çok afedersin ama si*meyi mı planlıyorsun". Emre "Belki" dedi ve omzunu silkti. Ve odadan çıktı...
Beş dakika sonra odaya girdiğinde tüm kaslarını sergiliyordu ve sanki altındaki şort hariç çıplak olduğunu umursamıyordu. Göz devirdim, ay çok umurunda senin kasların yanıma geldi ve belimdeki zincirleri çözdü. Göz kırptı ve "engel olurlardı" dedi. Hı canım hı
Elleri üzerime uzandığında kıpırdandım. "Hay hoşt ulan!" diye bağırdım. O ise "canımı sıkmaya başlıyorsun sevgilim" dedi. Ya biz ne ara sevgili olduk?
Hiç umursamadan elleri elbisemin askıları a gitti ve ordan aşağı doğru indi. "Bak sakın!" diye bağırdım. "En azından üzerimi çıkartma lütfen" dedim ağlamaklı.
Başını salladı ve üzerime çıktı. Ben daha onu üzerimden atmak için hareket edemeden dudakları dudaklarımla buluştu ve hiddetle üzerime kapandı. Elleri belimin çukurundan, köprücük kemiklerime kadar geziyor ve bedenimi keşfetmeye çalışıyordu. Üzerimde bir ton ağırlık vardı ve ellerim zincirlerle bağlıydı. Elimden bir şey gelmiyordu ve bu canımı sıkmıştı.
Gözümden bir damla yaş süzüldü. "Aww o kadar sıkıcı mıyım ben?" dedi gülerek. Daha sonra elleriyle göğsümü kavradı ve sıktı "o zaman biraz daha eylenceli hâle getirelim" dedi. Göğsümü sıkan eli aşağı indi ve bacaklarımın arasında dolanmaya basladı. "Aaaaaa" Kuzey Allah belanı versin seni de zincirlemediler ya!
Ben kafamdan daha ne kadar dayanabileceğimi ölçerken bir anda kapı açıldı. Dudaklarımı Emre den kurtarıp. Bir umut Kuzey in geldiğini düşünüp bağırdım "Kuzey! Yardım et." Tam isabet kapıdaki Kuzey in ta kendisi! O anda Emre üzerimden kalktı ve Kuzey e doğru yürüdü. Ve komodinin üzerine bıraktığı elektirikli şok silahını aldı. "Sakın adım atma" dedi tane tane ve silahı Kuzey e doğrulttu "Kuzey!" diye boğazımı yırtarak bağırdım.
Ama çok geçti Kuzey vurulmuştu. Ağlamam şiddetlendi ve "ona ne yaptın!" diye bağırmaya başladım.
Emre bir şey olmamıs gibi "Sadece uyuttum" dedi. Sonra yüzünü ekşitti "Keyfim kalmadı yarın devam ederiz" dedi. Ve tam kapıdan çıkacakken bağırdım. "Aşağılık or*spu!"
Bir anda hiddetle arkasını döndü ve "Ne dedin!" diye bağırdı. Daha da hiddetlenerek bağırdım "Duymadın mı yaşlı sincap! O zaman tekrar edeyim or*spu!"
Hiddetle gelip dudaklarımın tam üzerine yumruk geçirdi. "Ne dedin! Tekrar et" diye kükredi. Pışıkkkk. Başak Yakamoz o kadar kolay pes etmez cicim
"Eminsen ediyorum bak or*spu!"
Ben her tekrar ettiğimde ağzıma yumruk atıyordu en sonunda ağzımdan kanlar akmaya başlayında durdu. Ve kapıyı carpıp cıktı.
Ergen!
Şimdi ne yapıcam ben? Kuzey le zort olmuştuk. Ve ben bu ismi lazım değil ahmagın elinde kalmıştım
Ne yapıcam ben...

Zaman OyunuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin