Zaman hızlı geçiyordu ve ikizlerimiz çabuk büyüyordu, şuanda askerler hakkında konuşurken kapı açıldı, o tarafa doğru döndüğümde barın ve eris koşarak yanıma geldi, kalkarak eğildiğimde hoseok içeri girdi.
"Durduramadım"
Gülerek bebeklerime baktım.
"Ne oldu?"
Eris kedi gözlerini büyüterek konuştu.
"Baba biz kasabaya gitmek istiyoruz ama hoseok babam izin vermiyo"
Barın kafasını sallayarak onayladı, gözleri hoseok'um un gözleri gibi ışıl ışıldı.
"Gidelim lütfeeen, orada bir sürü oyun oynayan çocuklar var"
Gülerek ikisini kucağıma alarak yanaklarını öptüm.
"Taehyung amca ile gidin, bir kaç asker de sizinle gelir"
Hoseok'un yanına gittim.
"Bir saat ama, babanızı endişelendimeyin, taehyung amcayı yormayı unutmayın"
Gülerek yanaklarımı öptüler, kucağımdan indiklerinde taehyung'un yanına giderken hoseok'un dudaklarını öptüm.
"Endişelenme"
"Endişelenmiyorum, çok yaramazlar sadece"
Gülerek kafamı salladım, yanağımı öptü.
"Fazla yorulma"
Elimi sıkarak gittiğinde yutkundum ve geri yerime döndüm, namjoon ve jin gülerek bakarken adam anlatmaya başladı.
Jimin'e baktım.
"Kook ile çocukları gözetle,5 asker de yanınızda olsun"
Kafasını salladı ve odadan çıktı, asker alımında yaşı küçültmek zorunda kalıcaktık.
"20 yaşında olan eli kılıç tutan herkes orduya katılsın"
Kafa salladıklarında kazançlara geçtiler, çok sıkılıyordum, hoseok'a sarılıp bir çocuk yapmak için ikna etmeyi şuana tercih ederdim.
Sonunda bittiğinde koşarak odamıza gittim, içeri girdiğimde hoseok kitap okuyordu, yanına giderek oturdum, bana döndüğünde dudaklarına kapandım.
Gülerek boynuma sarıldığında beline sarılıp üstüne gittim ve uzandırıp geri çekildim, boynuna indiğimde elleri saçlarıma karıştı.
"Yoon"
"Hmm"
Tatlı kokulu boynunu öpmeye devam ederken yutkundu.
"Dur hadi"
Geri çekilerek gözlerine baktım.
"Neden?"
"Akşam olunca, çocuklar birden odaya dalıyor, şimdi geri dönmek için tutturmuşlardır"
Göz devirdiğimde gülerek boynuma sarıldı, kafamı boynuna sakladığımda saçlarımı öptü.
"Seni seviyorum"
Boynunu öperek sıkıca sarıldım.
"Bende, çok seviyorum"
Çocuklar ın sesi geldiğinde güldük, kapı açıldı, geri çekildik, ortamıza geçtiklerinde sıkıca sarıldık, barın kafasını göğüsüme yasladığında eris çoktan hoseok'un boynuna girmiş uyumaya başlamıştı.
"Söylemiştim"
Gülüp ikisininde saçlarını öperek gözlerimi kapatarak hoseok'un elini tuttum, parmaklarımızı kenetlediğinde uykuya daldım.
Ailem ile huzurlu bir şekilde yaşadığım için tanrıya ne kadar minnet duysamda azdı, hayatım boyunca bir arada olmamız için elimden geleni yapmaya yemin ediyordum.
/+/
Finaal, çok tatlı olmadı mııı 🥺🥺
ŞİMDİ OKUDUĞUN
paint : sope
FanficLanetli olarak adlandırılan prens hoseok ve gözünden yaralı kral yoongi