"Taehyung ile aranızda bir şey var mı hyung?" diye sordu Jimin.
Saat gece 2'ye geliyordu. Seokjin ve Namjoon, Yoongi'nin üç kişilik mavi koltuğunda birbirlerine sarılmış bir şekilde sızmıştı. Aralarında en fazla içen Taehyung tekli koltukta kafasını arkaya atmış horluyordu. Jimin ile Yoongi ise yere oturmuş kalan birayı içiyordu. İkisi de acayip sarhoştu. Bir saattir sadece onlar uyanıktı. Jimin sessizliği bozana kadar konuşmamışlardı.
Günün erken saatlerinde, mutfakta Yoongi, Jimin'e "Kal." dedikten sonra birbirlerinin yanına pek yaklaşmamışlardı. Yoongi özellikle gençten uzak duruyordu ama sanki Jimin'de onun istediğini yapıyor ve mesafesini koruyordu.
Gecenin başında Yoongi sarhoş olup yanlış bir şeyler söylemekten, sırrını ifşa etmekten korkarak alkol almamaya çalışmış ama Jimin'in sarhoş olmaya başladığını fark edince kendisine rahatlama izni vermişti. Bir şey söylese bile genç muhtemelen hatırlamayacaktı.
"Ha?" diye sordu Yoongi, Jimin'in dediğini yanlış anladığını düşünerek.
"Taehyung ile aranızda bir şey var mı? Romantik olarak yani."
Yanlış anlamamıştı ve bu, Jimin'in şu ana kadar ona söylediği en saçma şeydi.
"Taehyung çocukluk arkadaşım." dedi düz bir sesle. Jimin'in durup dururken böyle bir şey sormasına, daha doğrusu ilgilenmesine anlam verememişti. Onu alakadar eden bir şey yoktu sonuçta.
"Evet biliyorum ama biraz..." Jimin bir an durdu, önce ellerine sonra Yoongi'ye baktı. Sanki söyleyecek doğru kelimeleri arıyordu. "Yakınsınız gibi."
"Tabii ki yakınız." dedi Yoongi. Tekrar ağzını açmadan önce hala uyuduklarından emin olmak için Seokjin ve Namjoon'a baktı. "Taehyung benim en yakın arkadaşım. Hayatta en güvendiğim kişi."
"Taehyung senin erkeklerden hoşlandığını söylemişti. Ben de sandım ki, siz..." Karşısındaki adamın kaşlarının çatıldığını fark eden Jimin susup dudaklarını birbirine bastırdı. Yanlış bir şey söylediğini anlamış gibiydi.
Yoongi duydukları karşısında ister istemez sinirlenmişti. Evet, gay bir adam olarak bu ithamlara daha önce de maruz kalmıştı ama böyle saçma bir şeyi Jimin'in sorması özellikle sinirini bozmuştu. "Sadece erkeklerden hoşlanıyorum diye arkadaşlarıma atlayacak değilim Jimin." dedi, sonra sırtını koltuğun alt kısmına yasladı ve kafasını geriye attı. Yumuşak minderle Seokjin'in bacağı arasında bir yere denk gelmişti. Kendi bacaklarını da iki yana açtı ve iyice yayıldı.
Jimin "Onu demek istemedim!" dedi kıpkırmızı bir yüzle.
"Konuyu kapatabilir miyiz lütfen?"
Taehyung, Jimin'in erkeklerden hoşlanıyor olabileceğini söylemişti. Yoongi bunun üzerinde hiç durmamıştı ama şimdi kesinlikle öyle olmadığından emindi. Jimin'in tepkisi Taehyung'un yanıldığının en büyük kanıtıydı. Gerçekten erkeklerden hoşlansaydı böyle bir şeyi asla ima etmezdi.
Yoongi gözlerini kapattı. Uzun zamandır kimse cinsel yönelimi konusunda yorum yapmamıştı. Bunun ne kadar kötü hissettirdiğini unutmuştu. Daegu'dayken durum daha beterdi. Taehyung'un tepkisinden sonra Yoongi yönelimini sır olarak saklamaya karar vermişti. Kısacası yine rol yapmaya başlamıştı. Ablası dışında ailesinden kimse gay olduğunu bilmiyordu. Üniversiteyi kazanıp da Seul'a gelince rol yapmamaya yemin etmiş, sadece kendisini olduğu gibi kabul eden insanları hayatında tutmuştu. Şimdi Jimin'in, sadece erkeklerden hoşlandığı için Taehyung ile arasında bir şey olabileceğini ima etmesi ona gerçekten dokunmuştu. Kısa bir süre bile olsa Jimin'i beğendiği için rahatsız oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beauty| Yoonmin
FanfictionKaybettiği bir iddianın cezası olarak kız kılığına giren Yoongi, ilk görüşte aşka inanan ve onu kız sanan Jimin ile karşılaşır.