AŞM| Bölüm: 34
Yıkılmaz bir dağ değildim ben, sarsılmaz bir duruşa, yenilmez bir güce sahip değildim. Güvenilir bir liman olmadım hiçbir zaman, zaten kendime de sığınak olduğum yoktu. Yine de her şeye rağmen ayakta duracağıma inanmıştım. İnandım, inandığım noktada yenildim tekrar ve tekrar...
Anna Meryem Aksel
"Baba," diye seslendim, sesime yansıyan korkumu gizlemeden. Babamın televizyon kanalında gösterilen diziye odaklanmış bakışları anında beni bulduğunda oturduğum yerden hızlıca ayağa kalktım. Halının üzerine döktüğüm oyuncaklarımı ardımda bırakarak direkt babama doğru yürüdüğümde kollarını açarak beni bekledi.
Çekyata uzanmış babamın yanına tırmanıp göğsüne sokulduğumda o güvenilir ellerini bana sardı babam. Başımı göğsüne yasladım ve güven verircesine atan kalbinin sesine kulak kabartırken iç çekercesine nefes alıp verdim.
"Ne oldu kızım," diye sordu babam endişeli tınısıyla. Saçlarımın arasındaki parmakları beni mayıştırırken, "Hasta mısın? Bir yerin mi ağrıyor Meryem'im?" dedi babam.
Tam karşımda oturan annemin endişeli bakışlarına denk geldiğimde hiç dercesine omuz silktim. "Hasta değilim," diye mırıldandım kısık çıkan sesimle. "Sadece sana sarılmak istedim babacığım."
"Oy, benim nazlı kızım," dedi babam beni göğsüne hapsederken. Dudaklarını saçlarıma bastırdı, "Sarıl kızım, sen sadece babana sarıl. Ben hep burada olacağım," dediğinde kollarımı boynuna sardım. Babam keyifli bir şekilde mırıldandığında kafamı kaldırdım ve çenesinden öptüm. Bu hareketim her zaman hoşuna gitmişti ki o anda da sımsıcak bakan gözleriyle beni izlemeye başladı babam. "Seni çok seviyorum babacığım," dedim kafamı tekrardan göğsüne yaslarken. "Beni sakın bırakmayın tamam mı?"
"Seni nereye bırakıyorum," dedi babam başımın üzerinden öperken. "Hiçbir yere bırakmam ben seni. Yaşlanıncaya kadar yanımdan ayırmayacağım seni. Unuttun mu babayla birlikte yaşlanacaktın. Hem bu da nereden çıktı?"
"Hiç," derken son harfi uzatarak omuz silktim. Yine de bir kez daha uyarıda bulunmadan duramadım. "Ama beni yalnız bırakmayın olur mu?"
"Baban seni hiç bırakır mı nazlı kızım?" dedi babam dudaklarını şakağıma bastırırken. "Nefes aldığım sürece hep yanında olacağım, her zaman elinden tutacağım, düştüğünde kaldıracağım, hiç yalnız hissetmeyeceksin Meryem'im, bunu sakın unutma."
Kafamı onaylarcasına salladım, iç çekercesine nefes alıp verdiğimde bakışlarım istemsiz bir şekilde tekrardan ekrana kaydı. Oğlunun yatağında uzanmış ve ağlayan kadına baktım. Annesi Ali'yi özlüyor mudur?
"Baba, Ali korkuyor mudur?" Ben korkmuştum. Kötü adamlar onu kaçırınca ben onun için üzülmüş, sonra da ya bende aynısını yaşarım diye çok korkmuştum. Babam sessiz kalınca kafamı arkaya yatırdım ve annemle bakışan babama baktım. Sonra anneme döndüm. Ancak ikisi de bana cevap verecek gibi değildi. Sanırım annem ve babam da Ali için çok üzülmüş olmalıydı. "O kötü adamlar ya beni de götürürlerse," dediğimde babam bana döndü. Korku dolu gözlerle ona baktığımda istemsiz bir şekilde alt dudağım öne doğru büzüldü.
"Ya beni sizden alırlarsa ya bir daha sizi göremezsem... Siz de Ali'nin annesi gibi üzülür müsünüz ben yokum diye? Beni bulursunuz ama değil mi? Babam gelip kurtarır beni kötü adamların elinden, değil mi babacığım?"
"Meryem," diye seslendi annem endişeli bir şekilde. Oturduğu yerden ayağa kalktı ve doğruca bize doğru yürüdü. Yere dizlerinin üzerine oturduğunda eliyle saçlarımı okşamaya başladı. "Annem o sadece bir film," dedi annem hayıflanarak. Bana bakarken ne diyeceğini bilmiyor gibiydi. "Onlar gerçek değil ki!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALABORA | Şah & Mat ✔
Mystery / ThrillerCihanşah Serisi - I +18 - Yetişkin İçerik (Küfür, argo, cinsellik... içerir.) ♤ Geçmişin gölgesi, geleceğin kaygısıyla debelenirken, bir de bakmışsın ki yıllar geçmiş çoktan. Sen ise olduğun yerde karanlıklar i...