𓆩39𓆪

440 50 5
                                    

Yine akşam yine aynı mekanda Jungkook ve Taehyung birlikte oturmuş bira içerek konuşuyordular. Taehyung buraya ilk kez bu kadar mutlu geldiğin farketmişti. Jungkook tabiki onun için farklıydı. Aynı zamanda Jungkook içinde çok farklı ve değerli biriydi Taehyung

"Ben gittikten sonra onu yalnız bırakmadığın için teşekkür ederim. Seni nasıl zor durumda bıraktığımı biliyorum"
"Elbette bırakmayacağım o benim arkadaşım. Ve beni zor durumda bırakmana gelirsek doğru olanı yaptın. Eğer ameliyyattan çıkamasaydın Jiminin ameliyyathanenin önünde yaşayacağı an bu 5 ayda yaşadıklarının yanında hiç olurdu. Onu bunca zaman ayakta tutan senin yaşadığına dair umuttu"
Jungkook başıyla onaylayıp birasından içti

"Onu çok üzdüm değil mi?"
"Onu sen üzmedin Jungkook. Hep diyorsun ya seni hep üzdüm ama sen onu hiç üzmedin. Bu 5 ay da bile onun, hayatının sonuna kadar üzülmemesi için savaştığını hepimiz biliyoruz işte bu yüzden seni suçlamak söz konusu bile olamaz"
Jungkook burukca gülümseyip Taenin omuzun sıktı
"Ama ben gittikten sonra neler oldu bilmek istiyorum"

"Sen gittiğin günün sabahı Jimin beni aradı ağlayarak gittiğini söyledi. Yanına gittim. Çıldırmış durumdaydı onu ilk kez böyle görüyordum. Bıraktığın mektupa sıkıca sarılmış 'bize bunu yapamazsın' diyerek ağlıyordu. Sonra zar zor eve getirdim. Günlerce odasından çıkmadı sadece odasında kısılıp ağlıyordu. Aylar geçti ve açık söylemek gerekirse Jiminden başka hepimiz umudumuzu kaybetmiştik. Jiminse sürekli döneceğini söylüyordu. Ama bazen o da umudunu kaybettiğinde..."

Tae derin nefes alıp devam etti
"Krizleri başlıyordu. Kaç kez intihar etmeye çalıştı. Birkeresinde bileklerin kesmişti ve hayati tehlike atlatmıştı. Bir sürü krizler, gördüğü halisunasyonlar resmen delirmişti. Birkeresinde senin onda bir kazağın var çoğu zaman ona sarılıp uyurdu. Bayan Park istemeden yıkmamıştı ve Jimin yine delirmişti. Son zamanlarda özlemi o kadar artmıştı ki sürekli ağlıyor her şeye sinirleniyordu"

Jungkook ne zaman aktığın bilmediği gözyaşın silip başın elleri arasına aldı
"Tanrım o bunları haketmiyordu! Bebeğime neler yaşatmışım"
"Kendini suçlama. O ameliyyatı olmasaydın ve ölseydin işte Jimini kimse tutamazdı
"Bu 5 ayda nasıl vazgeçmedi? Hiç mi başka biri-"
"Aslında Yoonginin arkadaşı vardı Minwoo. Belki onunla yakınlaşırsa hayata döner diye düşündüm üzgünüm ama umudum yoktu senden ve Jiminin hayatına devam etmesi için çabalıyordum. Onu ortama soktuktan sonra bunlar arkadaş oldu. Bir kaç gün Minwoo her onu çağırdığında zorla gönderdim onun yanına. Ama Jimin arkadaşlık sınırından çıkmadı ve sen  gelmeden 3 gün önce  çocuk Jimine açıldı ama Jimin sevgilisi olduğun söyleyip reddetti"

Jungkook bu sefer şaşkındı
"Anlıyorum Jimin için yaptığını. Aralarında bir şey olmadığına emin misin?"
"Hayır saçmalama. Her onun yanına gönderdiğimde o Jungkookun yerin dolduracak son insan değil tırnağı olamaz falan diyordu zor susturuyordum. Hatta bizim çocukların seni öğrenmesine bu olay sebep olmuştu. Jimin senden başkasın sevmedi sevemez bunu çok iyi anladım"

Jungkook burukca gülümseyip birasından içti. Aralarında bir süre sessizlikten sonra sessizliği Jungkook bozdu
"Senin o Jin denilen çocukla ne oluyor?"
Tae omuz silkip şişeyi kafasına dikti
"Karışık biraz boş ver"
"Aşık mısın ona?"
"Sanırım. İlk kez böyle saçma duygu yaşıyorum bu iğrenç"
Jungkook güldü
"Vay be bizim çok bilmişe bak. Açıldın mı ona?"
"Açılamıyorum. Aramızdaki ilişki çok garip. Onun duygularından emin değilim"

"O da seni seviyor ama duygularıyla yüzleşemiyor. Ona açılırsan kabul edecektir. Bir erkeğe ilgi duyduğunun yeni farkında gibi"
Tae şaşkınca Jungkooka baktı
"Nerden biliyorsun?"
Jungkook arkaya yaslanıp alayla konuştu
"Bunu anlamamak için o herife aşık olmak gerekiyor çok bilmiş herif. Sende ona aşık olduğun için bunu anlayamıyorsun"
Tae keyifle güldü
"Haklısın!"

Tae biranda yerinden sıçradı
"Ona söylemem gerek"
"Saçmalama sarhoşsun yarın-"
"Hayır yarın vazgeçeceğim şimdi bu kafayla daha iyi"
Jungkook gülüp ayağa kalktı
"Seni böyle gördüm ya ölsemde gam yemem. Gel bırakayım"
Birlikte ordan çıktılar Taenin tarif ettiği gibi Jinin evinin önüne geldiler ve Jungkook Taehyungun Jinin evine doğru heyecanlı ama kararlı adımların izledi.

O anda sevgilisin özlediğin farkına varırken Jimini aradı hemen. Onu evlerinin biraz aşağısındaki parka çağırdıktan sonra arabayı çalıştırdı. Parka geldiğinde montuna sarılmış sevgilisin bekleyen Jimini gördüğünde hemen gülümseyip arabadan indi. Jimin sevgilisin gördüğünde hemen ayağa kalkarken Jungkook yanına varır varmaz ince beli kavrayıp dolgun dudaklara kapandı. Jimin önce şaşırsada ardından karşılık verdi zevkle. Sesli şekilde ayrıldıklarında Jungkook sıkıca sarılıp yüzün sevgilisinin boynuna gömdü

"Sevgilim?"
"Bebeğim?"
"Bir şey mi oldu?"
Jiminin korkarak sorduğu soruya Jungkook burukca gülümseyip başın kaldırdı
"Sevgilimi özleyemez miyim?"
Jimin utançla gülümseyip büyüğünün ensesindeki saçları okşadı
"Bende çok özledim Kookie belki rahatsız olursun diye aramak istemedim"
Jungkook kaşların çatıp sahte sinirle konuştu
"Bende diyorum bebeğim arasada huzur bulsam"

Jimin gülüp omiz silkti
"Oturalım mı biraz güzelim? Vaktin var mı?"
Jimin başıyla onayladığında oturdular. Jungkook Jiminin üşüdüğü için ellerin kollarına sürdüğün gördüğünde montun çıkarıp küçüğünün beline atıp onu sıkıca sarmaladı. Jimin gülümseyip daha çok sokuldu ona
"Jimin"

Jimin aşağdan yukarı sevgilisine bakarken dinlediğini belirten mırıltılar çıkardı
"Neden bekledin?"
"Ne?"
"Neden bunca zaman beni bekledin? Hiç mi yaşattıklarım için bana kızmadın veya nefret etmedin?"
Jimin kaşların çatıp dikleşti
"Tabiki hayır. Çünki oraya bizim için gittiğini biliyordum. Başka yolun yoktu"
"Ya gelmeseydim? Hayatına devam etmeyecek miydin? Hiç mi başka birin düşünmedin?"
Jimin bakışların yere indirip mırıldandı
"Yapamadım Kook. Senden başkasına aşık olamam ben. Hiçkimse sen olamaz"

Jungkook gülümseyip dolgun dudaklardan öptü. Jimin yeniden sevgilisinin göğsüne yatıp konuştu
"Biranda buraya gelmek nerden aklına esti?"
Jungkook sarı saçları okşayarak konuştu
"Taeyle buluştuk sonra onu sevgilisinin yanına bıraktım seni özledim yanına geldim"
"Jin hyunga mı? Ne konuştunuz ki?"
"Evet. Senden, benim yaşattıklarımdan yaşadıklarından. Yani kendimden nefret edeceğim bir sürü şeyden"
"Yapma Jungkook"

"Haketmedin bebeğim. Yaşadığın hiçbir şeyi haketmedin. Hayatım boyunca ne yapsam bunu affettiremem"
Jimin gözyaşın silip sıkıca sarıldı
"Affedecek bir şey yok! Seni yıllarca beklesem yine pişman olmam Jungkook"
Jungkook küçüğünün boynundan yanağından öpüp sıkıca sarıldı

"Üşüyorsan gidelim. Benim evim daha doğru seçim olur"
Jimin güldü
"2 gün ardardına sendeydim zaten"
"Evlensek mi ya biz böyle olmayacak?"
Jimin kahkaha attı
"Evet evet evet"
Jungkook da güldü.
"O günü sabırsızlıkla bekliyorum bebeğim. İşte o zaman yaşıyorum diyeceğim"
Jimin gülümseyip sevgilisinin dudaklarına kapandı

♬♩♪♩♩♬♬♩♪♩♪♩♬♬♩♪♩ ♩♪♩♬♬♩♪♩♬♬♩♪♩♬♩♪♩♩♬♪♩♬

Merhabaa

Yeni bölümm. Umarım beğenmişsinizdirr💜💞

Yeni bölümde görüşmek üzere

My Best MistakeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin