0.8

100 7 1
                                    

Yeonjunla Soobin açılan büyük ve gösterişli kapıdan içeri girdiler. İçerisi biraz karanlıktı ve herşey siyah rengiyle dekore edilmişti. Adamlar, ikisi içeriye girince kapıları kapatıp kilitlediler.

Sert görünen, yüzünde her zaman olan o sırıtmasıyla adam ikisinin karşısında duruyordu. Adam ilk Soobin'i baştan aşağı süzüp sırıttı. Yeonjun Soobin'e baktığında Soobin'in yüzünde zerre kadar tepki yoktu. Yeonjun Soobin'i ilk gördüğünde olan olayı hatırladı, daha kaçırılmadan önce Soobin'in o adamı öldürürken ki surat ifadesini hatırladı, şimdikiyle aynı gibi görünüyordu.

Adam daha sonra Yeonjun'u baştan aşağı süzmeye başladı fakat bu sefer sesli bir şekilde gülerek Yeonjun'u süzüyordu. Adam onun yüzüne odaklandı, Yeonjun'un gözüne gelen saçları kulağının arkasına sıkıştırıp boğazını temizledi " Ah yeni çocuk anlaşılan bu ortamlarda pek bulunmadın galiba, yüzünde hiç yara izi bile yok, süt gibi bembeyaz ve pürüzsüz" Adam bunları söylerken Yeonjun'un yüzünü okşuyordu. Yeonjun titremeye başlıyordu tramvaları aklına geliyor durmak bilmiyordu. Adam durup Yeonjun'a baktı "Ben Joowon, kendimi tanıtmama gerek yok heralde ha" Yeonjun yere bakmaya devam ederken yavaş yavaş gözleri dolmaya başladı, istemiyordu ama engel olamıyordu aklı o an çok karışıktı.

Soobin Yeonjun'a bakıp onun ne halde olduğunu gördü. niye gözlerinin dolduğunu anlamamıştı Yeonjun her zaman korkusuz davranan taraf olmuştu. Soobin daha fazla düşünmeden hala Yeonjun'un yanağında olan adamın elini tutup arkaya doğru yavaşça onu itekledi. Yeonjun'a baktığında o hala yere bakıyordu. " Yeter artık Joowon ne işin varsa benle onla değil! Onu neden burada istediğini bile anlamıyorum fakat ben benim izimde olanları korurum ona ve diğerlerine burada olduğum sürece dokunmayacaksın. Dokunduğunda neler olduğunu hatırlıyorsun değil mi??"

Joowon sinirlenmiş olacak ki Soobin sözünü bitirir bitirmez onun boynunu yakaladı ve duvara yapıştırdı. Yine psikopat gibi sırıtıyordu
"Hatırlıyorum ama artık senin izinde değilim Soobin görmüyor musun senden kat ve kat daha iyiyim. Sen ise hala o salak kurallara uyarak devam ediyorsun. Senden daha iyi olmam sinirine gidiyor değil mi HADİ SÖYLESENE DURMA KONUŞ !!" diyerek Soobin'e yumruk attı. Sakin olan Soobin de artık o raddeden çıkmıştı. Yeonjun, Soobin'in "onu sinirlendirme" dediğini şimdi kendisi yapmıştı. Kavga ediyorlardı. Odadaki baskı o kadar fazlaydı ki Yeonjun hem az önce olan olaylardan hem de şuan gözünün önünde gerçekleşen şeylerden korkuyor ve titriyordu.

Soobin de sinirlenip Joowon'a yumruk attı. Joowon yere düştü adamları hareketsiz kalıp ciddi bir tehdit olmadıkça ikiliye yaklaşmıyordu. Soobin yerde olan Joowon'un iki yakasını tutup tekrar yumruk attı ve nefes nefese konuşmaya başladı " Herşeyin o kadar basit olduğuna inanıyorsun değil mi Joowon, zamanında sizi korumak için neler çektiğimin haberinde bile değilsin başıboş gibi çeteyi terk ettin ve..." Soobin biraz nefes alarak devam etti. "SENİN YÜZÜNDEN KARDEŞİM GİBİ GÖRDÜĞÜM İNSAN ÖLDÜ VE HEPSİ SENİN SUÇUN JOOWON BU SEFER HAYIR, SENİ ÖMRÜM BOYUNCA AFFETMEYECEĞİM" Yeonjun daha ne olduğunu anlamadan Soobin o an ki siniriyle onun kolunu sertçe tutarak kapıya doğru yürüdü.

Soobin bile bu olayların olacağını tahmin etmemişti. İçinde olan biten herşeyi söylediği için az da olsa rahatlamış hissediyordu. Adamlar durup patronlarına baktılar ona göre kapıyı açacaklardı. Joowon her ne kadar bu olanları duyduktan sonra üzülse bile içinde hala kendisini haklı görüyordu. Herkes onu Soobin ile kıyasladığı için aslında kardeşi gibi gördüğü Soobin'i artık tehlikeli derece de kıskanıyordu yaptığı tüm şeyler bunun sonucuydu. Soobin'in dediği şeyler ağrına gitmiş,kendisine yedirememişti. Adamlar Joowon'a baktıklarında O Soobin'in sırtına bakarak onay verdi ve adamlar kapının kilidini açtılar. Açılan kilit sonrasında Soobin adamlar daha kapıyı açmadan bir hışımla kapıyı açıp arkasından Yeonjun'u sürükledi.

Olaylardan sonra bu mafyalık işlerinin üstesinden geleceğine inan Yeonjun'un inancı yıkılıp, geçmişte olan tüm kötü şeyleri tekrar hatırlayarak göz yaşı döküyordu. Ağlamasını kendisine yediremiyordu. Soobin ile yürürken onun ağlamasını görmesini ve duymasını istemiyordu. Yeonjun kendinden utanıyordu o arkadaşları tarafından takılan egolu lakabı sanki burda hiç olmamış gibi yok olmuştu.

Soobin ise yeterince sinirliydi. O deli adam Yeonjun'a birşey yapmadığı için rahat hissediyordu fakat Joowon'un bu hali onu çok sinirlendirmişti, ölen arkadaşını hatırlıyor ve ağlamak istiyor ama kendisini tutuyordu.

Soobin Yeonjun'un kolunu tuttuğu elini bırakıp kaldıkları kovuş gibi yere sinirle girdi. Odadaki üyeler ilk Soobin'e sonra Soobin'in arkasında saklanıyor gibi duran Yeonjun'a baktılar. Soobin'in Hyunjin'e kıyasla buraya ikinci düşüşüydü ve geçen sefer kendisi burdan kaçmıştı ve şimdi yine kaçacaktı fakat bu sefer tek kendisi değil büyük bir ekiple kaçacaktı "Yarın burdan gidiyoruz bizi bulmalarını bekleyemeyiz diğer koğuşta kalan üyelere bir şekilde haber verin. Biliyorsunuz yarın mafyalar için önemli bir toplantı günü ve bu toplantı için gerçekleşecek parti burda olacak bizde bu sırada kaçacağız. Her şey anlaşılmıştır umarım!!"

Mafia Boy || YeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin