1.3( operasyonun son kısmı)

58 7 12
                                    

        

           Yorum yaparsanız sevinirim ;)

Yazar:

Soobin silah teslimatı yapacağı adamın yanındaydı şimdi. Yeonjun'un yanından ayrılalı bir saat olmuştu. Bazı sorunlar yüzünden adam hala silah teslimatını verememişti. Soobin bu işi bir an içinde bitirmezse düşmanlar dolmaya başlayacaktı. Onun için sorun değildi ama Yeonjun ile birlikte burdan çıkmak onu baya zorlayacaktı. Bıraktığı yerde olması için dua ediyordu. Koskoca CHOI SOOBİN şuan ne için endileşendiğini sorguluyordu.

Soobin " 5 dakika daha bekleyeceğim. Sorunu çözmezsen ölürsün, anladın mı?" Dedi. Adam hala olduğu gibi duruyor bir şey yapmıyordu. "Anlamadın galiba" adamı daha da korkutmak için tetiği çekip doğrulttu adama. Ve işte bu kadardı işleri hallolmuştu. Çözümün her zaman daha kolay bir yolu vardır.

Soobin bardan çıkmak için merdivenlerden aşağı inip herkesin olduğu yere doğru ilerledi. Bir kalabalık oluşmuştu içki masasının orada. Diğer mafyaların geldiğini  düşünüyordu. Meraklanmıştı ama şimdi Yeonjun'u aramak gibi zor bir görevi olduğundan merakını ikinci plana attı. Bıraktığı yerde olmayacağını biliyordu Yeonjun'un ama yine de bakmaya gitti.

Diğer taraf :

Soobin adamın peşinden gideli yarım saat olmuştu. Canı sıkılan Yeonjun
"Nerede bu?? Off onu mu bekleyecem. Umarım iş bana kalmaz zaten kalırsa orta da bir CHOI YEONJUN da kalmaz. Bu, dünya için oldukça kötü bir haberr! Neyse Yeonjun kendine gel aslanım bir içki al kendine gelirsin"  diyerek ilerledi içki masasına.

Bir kadeh içti, iki ,üç derken biraz sersemlemişti Yeonjun. Kendini içkiye dayanıklı biri olarak görüyordu. Öyleydi de . Ama yine de sersemlemişti  yürüyemiyordu bile. Kafasını ellerinin arasına almış duruyordu öylece. Yanındaki sandalyeden sesler duymaya başladı. Biri oturmuştu yanına. Yeonjun hala kafasını tutuyordu, içki içtiğinden kafası çıkacak gibi ağrıyordu. Baygın gibi hissediyordu ta ki silah patlayıncaya kadar. Arkasına döndü Yeonjun direkt. Arkasındaki kalabalıkta insanların yüzlerini seçmeye başladı. İlk Soobin'i aradı gözleri ama bulamadı, hala o adamın yanında diye düşündü. Sonra dikkatli bakınca onlarla aynı gün teslimat alacak diğer mafya gruplarından tanıdık yüzler gördü. Bu yüzleri biliyordu hepsinin özelliklerini, nelerde iyi olduklarını. Aynı zamanda onlarda Yeonjun'u biliyorlardı. Özellikle Yeonjun'un birden bire gruba katılması diğer grupların ilgisini çekmişti. Bunu bildiği için Yeonjun masadan kalkıp lavobaya gitme kararı aldı. Yoksa sıkılacak diğer kurşun ona olacaktı.

Fark ettirmeden çıkmak için ayağa kalktı ve içtiği içkilerin parasını ödüyordu. Yanındaki de kalktı ayağa. Konuşmaya başladı Yeonjunla . Onlar konuşurken arkada bir bir insanlar ölüyor, çığlık çığlığa insanlar kaçacak yer arıyordu
"Afedersiniz! İyi birine benziyorsunuz. Yardıma ihtiyacım var da"  dedi ve ayağını gösterdi. Yeonjun adamın ayağına baktı. Kırılmış, alçıya alınmıştı.  "Gördüğünüz gibi ayağım sakat bana yardım etseniz. Otoparka inmeme yardımcı olsanız olur mu?" Diye ricada bulundu adam. Yalvarırcasına bakıyordu Yeonjun'un gözlerinin içine.

Yeonjun reddedecek gibi olunca"Bakın benim bir kızım var. Ben bir babayım. Burda ölemem. Lütfen!" Deyince Yeonjun dayanamadı. Otoparka doğru ilerlediler. Otoparka indiklerinde Yeonjun'un bilinci kapanmıştı. Çünkü o çoktan birinin oltasındaydı. Adam baygın olan Yeonjun'u aldığı gibi bagaja attı. Görevi başarıyla tamamlamışlardı. Ya da öyle sanıyorlardı.

Diğer tarafta :

Soobin heryeri kolaçan etmiş ama hala bulamamıştı Yeonjun'u. İçine kurt düşmüştü. Tüm ihtimaller aklından geçerken telefonu çaldı. Chan arıyordu
"Soobin hala halletmediniz mi? Meraklanmaya başladık.  Seojun ve ekibi içeride biliyorsun değil mi?" " Biliyorum biliyorum da Yeonjun'u arıyorum. Hiçbir yerde yok" "Emin misin So-" " Alo Chan noldu? Alo! SES VERSENE CHAN"  Soobin'in sinirleri boşalıyordu artık. Bağırmaya başladı. Chan tekrar konuşmaya başladı 
"Soobin bizimkiler görmüş Yeonjun birinin arabasında otoparktan çıkış yapıyorlar. Yanımıza gel ve hemen çık ordan. Barı patlatacaklar!" Soobin arka kapıdan çıktığı gibi arabasına atlayıp Chan'ın verdiği plakayı görür görmez gaza bastı. Arada kilometrelerce fark olsada Soobin yakaladı arabayı. Şimdi iki araba birbirine sürterek ana yolda ilerliyordu. Soobin silahını çıkarıp arabanın içinden adamı vurmaya çalıştı. İlk cam kırıldı, adam hala son gaz gaza basıyordu. En son Soobin'in attığı kurşunla adam kafasından vurulmuştu. Araba ani frenle yana doğru döndü.

Arkadan gelen ekiple Soobin koşarak arabadan çıktı ve Yeonjun'u bagajdan çıkarmaya çalıştılar. Kafasından şelale gibi kanlar akan Yeonjun bagajdan çıkarılmıştı.

Şimdi tüm ekip yuvalarına, malikanelerine geri dönüyordu. Kimseden ses çıkmıyordu. Soobin'in sinirden soluduğu havanın sesi tüm ekibi susturmaya yetiyordu. Soobin olan biten herşeyi tekrar kafasında tartıyor nerede yanlış yaptığını anlamaya çalışıyordu. Eskiden yaşadıkları, koruyamadıkları aklına gelince bu süreç tekrarlanıyordu. Korkuyordu Soobin ölmekten değil, koruyamamaktan.

Arabaları malikanenin otoparkına park ettiler. Soobin aldı Yeonjun'u, Chan ve ekipte teslimatları almıştı. İçeri girdiler. Kalan ekip geldiklerini görünce şükürler ettiler. Soobin Yeonjun'u ekibin doktorlarına verdi. İyileşmesinin hızlı olmasını umuyorlardı.

Teslimatın sonuçlarını anlatmak için yanına  ChoHee geldi. "Efendim! Aldığınız teslimatlar sonu-" " Şimdi değil ChoHee" Soobin odasının kapısını sertçe kapattı. Yeni görevine başlayan ChoHee'nin yüzü düşmüştü ve ekibin yanına gitti. Soobin kendini banyoya bile girmeden direkt yatağa bıraktı. Gözleri kendiliğinden kapandı. Tek fark gözyaşlarıyla...

Çoooooook geç güncelliyorum biliyorum ama sınav döneminde olduğum için olan bu malesef.

Mafia Boy || YeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin