The Dirty Past

94 12 112
                                    

(Günümüzden 8 yıl önce)

"Parmaklarını şuraya yerleştir.. tamam şimdi de penayı eline al"

Sarı saçlı çocuk, hyungu ne derse onu yapmaya çalışıyordu. Gitara söylendiği gibi ellerini yerleştirip sonraki kpmutu bekledi.

"Bak, şarkıya başlamak için önce parmaklarını D'ye getirmelisin, yani Re notası çalmalısın. Ardından 3. Tel G ve ardından B"

"Sen bu işte çok iyisin hyung"

"Sende iyi olacaksın. Şimdi sırayla dediklerimi çal. Sana nota okumayı öğretmiştim. Bu kağıttan çalmayı bir dene"

Sarışın, kağıda bakarak zorda olsa birkaç mırıltı çıkartabilmişti.

"Sadece pratik yapman gerek. Gitarın sendeki duruşu bile çok güzel"

"Gerçekten mi..?"

"Evet şapşal, baksana kendine aynada! Sarı saçlarınla kırmızı gitarın rengi bile uydu"

Çocuk ayağa kalkıp aynada kendine baktı. Gerçekten çok güzel duruyordu. Gitarın üzerinde ellerini gezdirdi.

"Yarın öğrettiklerimi pratik yapıp gel. Sonra sana bilindik şarkılardan öğretmeye başlayabilirim"

Çocuk ellerini gitardan çekti ve koltuğa geri bıraktı. Nasıl öğrenecekti ki? Kedi gitarı bile yoktu. Hem evde ses çıkartamazdı. Yoksa ceza alırdı. Hem yazın evden dışarıda deneyimlediği bu olay, kış ayında zorluk çıkartabilirdi.

"Hey.. belkide başlamadan bıraksam iyi olur"

Büyük olan, küçüğe sorgular bir şekilde baktı.

"Neden birden böyle düşündün?"

"Benim gitarım yok, Seojun hyung. Yani pratik yapamam. Alacak paramda yok. Sedece sana gelip gitmeylede öğrenemem sanırım"

"Bu gitarı sen al"

"Ne?"

"Dediğimi duydun. Sana benden daha çok yakıştı"

Çocuk çok şaşırmıştı. Neden bu pahalı gitarı ona vermek istesin ki?

"Bunu kabul edemem"

"En azından bu günlük sende kalsın o zaman. Pratik yaparsın"

Ne diyeceğini bilemedi. Sadece çok mutluydu. Kendinden yaşça biraz büyük arkadaşına sarıldı.

"Teşekkür ederim.. ben gerçekten ne diyeceğimi bilemiyorum"

"Senin için bu önemli bir şey değil Yongbok. Hem zaten geri getireceksin. Ondan lafı bile olmaz"

Keşke gerçek abim sen olsaydın hyung.. diye geçirdi içinden. Sarılırlarken gözleri duvardaki saate kaydı. Saatin 9 olmasına tam olarak 15 dakika vardı! Arkadaşından ayrıldı.

"Hyung benim hemen gitmem gerek. Bu iyiliğini hiçbir zaman unutmayacağım"

"Abartma lütfen.. bu önemli değil. Ses kutusu ve kulaklığıda al. Bu sayede çaldıklarını sadece sen duyabilirsin"

Çocuğun sarı saçlarını karıştırdı.

"Teşekkür ederim. Ani olduğu için üzgünüm. Gitmeliyim"

Seojun, gitarı kılıfına koyup çocuğun sırtına astı.

"Görüşürüz Yongbok"

Yongbok karavandan evden çıkıp hızla kendi evinin yolunu tuttu. Geç kalmıştı işte! Bu saatten sonra asla yetişemeyecekti.

Fever Dream // HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin