Behind The Mask | Taekook

17: Uzun bir gece

Oy sınırı: 11

Oy ve yorum atmayı unutmayın

İyi eğlenceler 😽

__________________

Hyungwoo:
"...özellikle Taehyung. Bakışları hoşuma gitmedi."

Hyungwoo'nun birden mutfağa girip gergin bir şekilde kurduğu cümleler karşısında kendimi tutamayıp gülmüştüm. Gülmemi solduran şey ise Hyungwoo'nun hemen arkasındaki Taehyung olmuştu.

Hyungwoo neye baktığımı görmek için arkasını döndüğünde korkmuş ve geriye doğru sendelemişti. Taehyung ise Hyungwoo'yu es geçip yanıma gelmişti. Bir elini tezgaha koymuş bir eliyle de beni çenemden tutup kendisine çekerek dudağıma küçük bir öpücük bırakmıştı. Hemen sonrasında ise güzel sesiyle konuşmuştu.

"Ee kahveler ne zaman geliyor? Bi bakayım dedim. Yanımdan ayrılınca mutsuz oluyorum."

Hyungwoo'yu sevmediği her halinden belliydi."şimdi getiriyorum. Önümden çekil." dedim ve Taehyung'u ittirip bardaklara çoktan kaynamış olan suyu koymaya başladım. Bu sırada Hyungwoo gitmişti çoktan. Taehyung boşluktan istifade benimle konuşmuştu.

"Gerçekten hala yaşıyor. O zaman bana inanmamıştın değil mi?"

"Hayır inanmıştım."

"İnanmamıştın. Nasıl onu eve getirebildin? Belki de gerçekten öldürmeliydim ha?"

"Taehyung saçmalama. Ne bana ne de başkasına bir zararı yok. Sakın kötü bir şey yapayım deme."

"Belli olmaz Jeon."

Ellerini tezgaha yaslayıp beni vücudu ile arasına almıştı. Ancak kahveler soğuyordu. Bana soyismimle ilk defa seslenmişti. Ve açıkçası bunu yapması kalbimin çarpmasına neden olmuştu. Dayanamayıp dudaklarına küçük bir öpücük bıraktıktan sonra onu üzerimden ittim.

"Kahveler soğuyor çekil üzerimden. Senin yüzünden hala doğru düzgün oturup kalkamıyorum. Acı çekiyorum."

Demiştim bir yandan kahveleri tepsiye dizerken.

"Benim suçum değil. Sana acımayacağım dedim sende kabul ettin. Ayrıca karşımda böyle bir görüntü varken kendime engel olamıyorum. Tabi konuşup durman biraz sinir bozucuydu ama-"

"Tamam Taehyung sus artık da kahveleri bi götüreyim."

Sonunda Taehyung ile beraber kahveleri dağıtmıştık. Taehyung yanımda oturmak istediğinden ve Yoongi'ye kolaylık olması için Jimin'i karşı koltuğa göndermişti. Gerçekten çok kabaydı.

Yoongi hoşuna gitmiş olacak ki Jimin ile sohbeti kesmiyordu. Jimin ise durumdan memnun bir şekilde karşılık veriyordu.

"Gay olduğuma nasıl bu kadar eminsin?"

"Hakkında herşeyi biliyorum minnie."

"NE!"

Jimin ile Yoongi arasında geçen konuşmayı duyduğumda telefonuna bakan Taehyung'a dönüp konuştum "Bunu bana da söyledin. Ne demek istiyorsunuz?"

Taehyung telefonunu kapatıp Yoongi ve diğerlerine döndü "Sizce açıklamalı mıyız?" diye sordu gülümseyerek. Diğerlerinden de onay geldiğinde konuşmaya başladı:

"Kaçırdığımız kişiler belirli kişiler. Fark etmiş olmalısın. Evsiz, yalnız, kimsesiz ya da tek başına takılan insanlar. İnsanları araştırıyoruz. Güçlü bir hack sistemimiz var. Grupta konuştuğunuz herşeyi okuyabiliyorum. Meselaa benim hakkında yazmış olduğun şeyler. Okuduğumda çok komik gelmişti. Çünkü sonraki hedefimiz sendin ve korkmadığını söylüyordun. Kişiliğin belliydi. Seni rahat bıraktım o yüzden."