Üstteki siyah BMW Alazın temsili arabası;)
"Eliana hanım çok mühim
bir sebepten buradayım" ve dedi ve sanki bir şeyi düşünüp doğruyu tartamaya çalışıyormuşçasına kaşlarını hafıfçe çattı,kısa bir süre sonra yüzüne yapmacık bir gülümseme kondurup heyencanlıymış gibi konuşmaya devam etti,"Nişanlımın uzun süredir
ona almamı istediği ve tamda onun gibi narin olan bir elmas kolye almaya geldim ve evet, aldımda malum bir tık pahalıydı ama değer. " Tekrar zoraki bir şekilde gülümsedi.Ardından ise tam ben konuşacakken tekrar araya girdi ve hafifçe boğazını temizleyip normal bir ses tonu ile,"Eliana hanım umarım bunu kimseye söylemezsiniz çok makbule geçer nişanlımın ona vermeden haberinin olmasını istemiyorum da.."Yine yapmacık bir şekilde gülümseyip konuşmama bile müsaade etmeden yanımdan koşar adım ayrıldı.
Yanımdan hızlı adımlarla ayrılırken gözüm istemsizce kuyumcuya kaydı ve arkama dönüp bakışlarımı parlak cama çevirdim.
Gözlerim , birdenbire demin yarım yamalak gördüğüm çevik adamla kesişti.Dükkanın içinde arka kapının hemen önünde gözlerini kısmış bir şekilde bana bakıyordu ve vücudu tamamen kapıya dönüktü..
Gözleri dışında hiçbir yeri gözükmüyordu çünkü yüzünde büyükçe ve siyah renkli olan bir maske vardı ve yüzünün ardındaki goruntüyü gizliyordu.
Net göremesem de gözlerinin renginin koyu turuncu olduğu olduğu aşikardı.Uzun boyluydu ve gerçekten yapılıydı.Gözleri sanki bir şeyi anlamaya çalışıyormuşçasına kısılmıştı ve bakışları gerçekten tehlikeliydi.Soğuk ve sorgularcasına karşısındakini bakışları ile eziyordu.
Birden arka kapıdan koşarak çıktı ve yine gözden kayboldu.Dükkanın içine girip,gidip gitmediğine baktım ama tam da tahmin ettiğim gibi yoktu.
Birşekilde bir plan yapmıştı ve kendini her seferinde harika bir şekilde uzaklaştırabiliyordu.Belki adam gitmişti ama o soğuk bakışlarının ardında büyük anlamlar saklıydı öyle bakmasının bir nedeni olmalıydı.Arkamı döndüm ve acaba başkasına mı baktı ,diye bakışlarımı çaresizce etrafta gezindirdim.
Hayır, kesinlikle bana bakmıştı ve o bakışları unutulacak cinsten değildi.Unutmak amacı ile kafamı salladım ve kırtasiyeye doğru yol aldım.Aklım hala o bakışmada olmasına rağmen ihtiyaçlarımı alıp eve gitmem lazım diye düşündüm ve elim dosyaların olduğu raflarda gezindi.
Yapacağım araştırmayı bu dosyada toparlayacaktım bir süre daha rengi seçmeye çalıştıktan sonra siyahın hem dikkat dağıtmayacğını, hemde oldukça ciddi durduğuna karar kılıp elime aldım ve işaretleme için fosforlu işaret kalemlerinin olduğu rafa ilerledim ve düşünmedem elime onlu seti alıp kasaya yöneldim.
Parayı ödedim ve hızlı adımlarla dükkandan çıkıp avm çıkışına doğru ilerledim.
Avm den çıktım ve otobüs olmadığı için mecbur kaldırımlara yönelip oradan yürümeye başladım.Bugün o kadar yorulmuştum ki yer ayağımın altından kayıyor gibi hissediyordum ve zaten birkaç kez de düşecek gibi olmuştum ama tekrar toparlamıştım kendimi zorlukla.
Yürüdükçe yol daha da uzuyor gibiydi ve elimdeki poşetler gerçekten de ağırlıklarını hissettiriyorlardı.
Ben kaldırımda dengemi koruyup yürümeye çalışırken aniden gelen korna sesiyle irkildim ve küçük çaplı şokun ardından ,gözlerimi irice açarak sesin geldiği tarafa döndüm.
Siyah üstü açık bir BMW tam yanımda park etmişti ,arabanın içindeki kişiyi görme amacı ile yorgun adımlarla arabaya doğru yavaşça ilerledim ve gördüğüm tanıdık sima ile nedensiz bir heyecan kapladı içimi.O gelmişti..
Arabın içindeki kişi Alaz'dı ve şuanda bana el sallıyordu ,gerçekten şaşırmıştım çünkü asla böyle bir şey beklemiyordum.Aramızdakı sessizliği ilk bölen Alaz oldu.Bana doğru dönüp muzip bir şekilde gülümsedi ve arabayı göstererek,
"Eliana istiyorsan seni evine bırakabilirim zaten bu saatten sonra otobüs de gelmez ve hem elin dolu hemde hava kararmaya başladı ve biliyorsunki geceleri buralar pek de güvenilir degil." Ve benim ısrar etmemem için tekrar araya girip,
"Eliana bak hayır deme yaa ben seni elindeki poşetlerle bu saatte bırakamam , evim yakın diyeceksin belki ama yinede olmaz Eliana hiç ısrar etmeden bin arabaya tamammı?"
Tepkimi görmek için endişeli bir şekilde yüzüme bakmaya başladı.Ben ise ısrarlarını haklı bulup hiçbişey demeden arabaya bindim ve poşetleri Alaza göstererek,
"Bunları nereye koyayım Alaz?" Elimdeki poşetleri elimden çevik bir hareket ile alıp kendi camını açtı ve kafasını bana doğru uzatıp,
"Sen orada bekle Eliana ben bunları bagaja koyayım,ha bu arada bunlar baya ağırmış ."Gülümseyerek bagajı açtı ve hızlı bir şekilde poşetleri koyup geri yanıma oturdu.
Arabayı çalıştırdı ve bana dönmeden yola bakarak,
"Ee günün nasıldı Eliana?"
Hafif düşünüyormuş gibi yaptım ve gülümseyerek,
"Gayet güzeldi ama bugün.." Ve sustum çünkü Demir bey onu kimseye söylememi istemişti.Ama Alaz birşeyi söylemekten vazgeçtiğimi anladı ve kafasını bana doğru çevirerek sorgular bir ifadeyle tek kaşını hafifçe kaldırıp,"Eliana bugün birşey dikkatini çekmiş ve sen bana söylemiyorsunn..?"Hafifçe gülümseyerek ikna etmeye çalışırcasına,
"Hadi söyle endişeye düştüğüne göre gizli bişey ama merak etme benden laf çıkmaz.."Karizmatik bir şekilde göz kırpıp geri önüne döndü.Ben ise hafifçe kafamı ikna olduğumu gösterircesine salladım,
"Evet, aslında oldu ama lütfen kimseye söyleme Alaz ,neyse ben kırtasiyeye gidecekken kuyumcunun önünden geçtim ve geçerkende kuyumcunun içinde Demir bey ile başka uzun bir adamı yanyana kasada bir şey alırken gördüm.Belki birşeyler almaya gelmişlerdir diyeceksin ama ellerindeki şey bir bezdeydi ve parıldıyodu ,kasadaki adama gösterdiklerinde adam gerçekten şok olmuş gibi duruyordu .Ve ayrıca sanki yasa dışı birşey yapıyolarmış gibi tedrginlerdi.
Kısa bir süre sonra ise Demir beyin yanındaki adam bezi alıp arka kapıdan koşarak çıktı.Sonra ise zaten Demir bey beni gördü ve bana nişanlısına hediye alacağını falan söyledi ama yinede......
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yarım Kaldık
Romanzi rosa / ChickLitEliana adında 23 yaşında bir kızın polisiye bürosunda çalışırken ansızın bir gece onu terkeden annesi ona gizemli bir mesaj yazar ve hayatı o dakikadan sonra hayal bile edemeyecegi noktaya gelir,bu zor dakikalarinda onun hayatini kurtaran ve ona des...