Omega/Taekook

-7-

İşte şimdi boku yemiştim. İşiticeğim azarı hayal etmek bile ürkütücü. Stresle tırnak etlerimi kaşımaya başlamıştım.

Bir anda bana engel olan ellerle kafamı kaldırmıştım.

"Yapma şunu kendine zarar veriyorsun."

Dolu gözlerimi saklamaya çalışarak kafamı eğmiştim ama lanet olası göz yaşım onun eline düşmüştü.

Bir anda nazikçe çenemden tutmuş ve kafamı kaldırmıştı.

"Noldu Jungkook?"

"B-ben sadece gerginim. Babamlar çok kızacak bana."

"Sana neden kızsınlar Jungkook saçmalama."

"Bilmiyorsun Taehyung zaten son zamanlarda bana olan güvenleri düşmüştü. Sürekli kavga ediyorduk. Bir de bir alfa ile takıldığımı duymaları benim hapishane garantim. Kesin beni eve kapatacaklar."

Sakince gözlerimi silmiş ve önümde çöküp ellerimi tutmuştu.

"Hiçbir şey olmayacak Jungkook, sadece sakin ol tamam mı? Ben buradayım ve her şeyi halledicem. Sakın endişelenme."

Gözlerimi gözlerine kenetleyip bakmıştım sadece.

"O nasıl olacak ki?"

"Ben omegama sahip çıkabilecek bir alfayım Jungkook. Üstelik sen benim kaderimde olan omegasın. Bu zamana kadar seni saklamış olmaları seni bulamayacağım anlamına gelmedi. Seni buldum ve bırakmak gibi bir niyetim de yok. Senden tek istediğim bana güvenmen ve bana bir şans vermen."

Şuan sorduğu soru tüm hayatımı etkileyecek olan o soruydu. Zaten ilk seferimi onunla yaşamanın verdiği bir duygusal bağ varken bir de bu şekilde davranması beni zorluyordu. Ne diyeceğim veya ne karar vereceğim hakkında hiçbir fikrim yoktu. Biraz zamana ihitiyacım vardı. Onu daha hiç tanımıyordum ki ben.

Mesela günlük hayatında ne yapardı? Ailesi nasıl insanlardı?..

"Benim düşünmem gerekiyor Tae. Seni nerdeyse hiç tanımıyorum ve bu şekilde önemli bir kararı vermem çok zor."

Hiç bozuntuya vermeden konuşmuştu.

"O zaman ne yapalım biliyor musun? Benimle üç hafta vakit geçir, sen benden hoşlanmazsam istediğin gibi reddedebilirsin ama hala peşinde olacağım"

Sanırım bu dediği olabilirdi. üç hafta içinde ne kadar tanıyabilirdim bilmiyorum ama şuanlık kabul etmek daha mantıklı gibi.

"Tamam, bu dediğin mantıklı gibi. Bunu kabul edebilirim."

"O halde benimde üç hafta geçirmeye hazır mısın güzelim?"

Gözlerimi kaçırıp rastegele bir yere bakmıştım.

"Teklifini onayladığıma göre?"

"O halde bugün ne yapmak istersin? Gitmek istediğin bir yer var mı?"

Gözlerimi hemen gözlerine çevirmiştim.

"Akvaryum. Akvaryuma gitmek istiyorum."

...

"Woaaah! Bu vatoslar düşündüğümden daha da büyük."

Demiş ve kafamı kaldırmıştım. Alttan bakınca çok tatlı duruyordu.

"Şuna bak alttan bakınca gülümsüyor gibi."

"Evet Jungkook. Cidden öyle gözüküyor ama senin kadar güzel gülümsemiyor."

O öyle diyince utanarak başımı eğmiştim. Ufak bir kıkırtı duyunca yavaşça ilerlemiş ve diğer balıklara bakmıştım.

"Burdan çıktıktan sonra gitmek istediğin başka bir yer var mı?"