Omega/Taekook

-12-

Çalan zille televizyonu kapatmış ve kapıyı açmaya gitmiştim. Tae ile beraber küçük bir köpek içeri girmişti. Benim yanıma gelip beni koklamış ve ardından gitmişti.

"Beni çok sevmedi sanırım."

"Sever sever merak etme."

"Umarım."

Mutfağa geçip dolaptan muzlu süt almıştım. Salona geçip televizyonun karşısına geçip izlemeye başlamıştım.

Yeontan pıtı pıtı salona girmişti.

"Ne arıyorsun ufaklık? Baban burda değil."

Bir kaç kez havlayıp yanıma gelmişti. Bende onun o küçük bedenini ellerimin arasına alıp havaya kaldırmıştım. Kucağıma alıp biraz sevmiştim. Şapşal şey hemen uyumuştu. Bende onun rahatını bozmadan televizyon izlemeye devam etmiştim.

"Siz napıyorsunuz? Bu kadar çabuk alışacağını düşünmemiştim."

Kafamı kaldırıp Taehyung'a bakmıştım.

"Yalan yok ben de beklememiştim. Kucağıma alıp biraz seviyim dedim hemen uyudu."

Ben bunu dedikten sonra esneyerek uyanmıştı. Tae gülüp kucağımdan indirmişti.

"Bakalım göründüğü kadar rahat mı?"

Kafasını kucağıma koyup koltuğa uzanmıştı.

"E hadi."

"Ne hadi?"

"Beni de onu sevdiğin gibi sev işte."

"Tae çocuk musun?"

"Hadi yaa! Bir kerecik yap bari."

Gülmüş ve yavaşça saçlarında gezdirmiştim elimi. Saçları cidden yumuşacıktı. Gözlerini yavaşça kapatmış, kollarını da birbirine bağlamıştı. Gülümseyip telefonu elime almıştım. Nasıl oldu hatırlamıyorum ama bende orda o halde uyumuştum.

Havalanma hissiyle gözlerimi açmıştım. Tae beni yatak odasına götürüyordu. Yatağa yatırdıktan onra üstümü örtmüş ve hemen yanıma girmişti. Kollarını bütün bedenime sardığını hatırlıyorum en son.

Babam arabada açtığı şarkıya eşlik ediyor bir yandanda babamla cilveleşiyordu. Hava yağmurluydu ama o kasvet kesinlikle arabanın içine işlemiyordu.

"Abi yaa bende oynamak istiyorum bana da ver!"

"Ya Jungkook rahat dur senin yüzünden kaybedicem şimdi."

"Banane ben de istiyorum."

"Çocuklar rahat durun. Neden birbirinize sataşıp  duruyoraunuz?"

"Baba bende oynamak istiyorum ama abim izin vermiyor."

"Tamam babacım abin zaten birazdan sıkılır sana verir neden durduk yere sataşıyorsunuz."

"Babanız haklı çocuklar. Durduk yere kavga etmeyin. Hem sabah sen oynuyordun hep."

"Banane ya ben şimdi de oynamak istiyorum."

Abimin üstüne atlayıp tetrisi almaya çalıştığımı hatırlıyorum. Babamların ikiside dönüp bize bakıyordu. Sonrası çok bulanık yoğun bir far vurdu arabaya sonra bir kaç bağırışma. Araba iki kere takla atıp sürünerek durmuştu. Gerisi karanlık. Gözlerimi geri açtığımda etrafta bir sürü ışık ve siren sesleri vardı. Ağlamaya başlamıştım.